Oyuncu aksesuarları dışında ürün gamını geliştirmeye devam eden Razer, tüm bu ürünlerinde farklı segmentlere odaklanmayı da ihmal etmiyor. İşte firmanın giriş seviyesi konumlandırabileceğimiz yeni mikrofonu Razer Seiren V2 X modelini bir süredir kullanıyorum. Bu incelememizde de bu mikrofonun genel özelliklerine ve tabi ki performansına değineceğim.
Mikrofonun tasarımına baktığımızda gerçekten çok kompakt bir yapısı olduğunu görüyoruz. Arka tarafta tasarımı bütünleştirecek bir şekilde tasarlanan bir Tip C girişine sahip. Yani kabloyu buraya taktığınızda mikrofonun o oval yapısını da tamamlamış oluyorsunuz. Arka kısımda hemen üst tarafta ise kulaklık girişine yer verilmiş. Böylece kulaklığınız buraya da bağlayarak daha rahat bir kullanım elde edebiliyorsunuz.
Ön tarafa geldiğimizde ise altta gain tekerleği karşımıza çıkıyor. Burada bir göstergeye yer verilmemesi mikrofondaki sevmediğim noktalardan biri oldu. Yani yazılıma bakmadığınız sürece gain ayarının seviyesini tam olarak kestiremiyorsunuz. Hemen üst kısımda ise ufak bir ses tuşu bulunuyor. Mikrofonu buraya basarak anında aktif edebiliyor ya da sessize alabiliyorsunuz. Üzerindeki kırmızı ve yeşil led sayesinde mikrofonun durumunu kontrol etmek de çok kolaylaştırılmış.
Ayak kısmına geldiğimizde ise ikili bir aparat işleyişi karşımıza çıkıyor. Stand kısmı mikrofonu dilediğiniz şekilde yatırabileceğiniz bir yapıya sahip. Böylelikle hafif çarpraz olarak da kullanabiliyorsunuz. Mikrofonu tam kök kısmından çıkarmak ya da aradaki kısa bağlantı noktası ile br mikrofon ayağına bağlamak da mümkün. Bu konuda isteğe göre güzel bir yapı kullanılmış ama muhtemelen bir mikrofon koluna bağlarken ipli stand kullanmak daha avantajlı olacaktır.
Süperkardioid bir mikrofon olan Seiren V2 X, ön taraftaki sese daha çok odaklanıyor. Kardioid mikrofonlara göre ön kısımda daha dar bir alanı kapsadığı için yanı problemini minimuma indiriyor. Ayrıca bu ön odak dışında aynı zamanda arka taraftaki sesler için de dar bir alandan gelen sesleri kaydedebiliyor. Bu da mikrofonun aslında bireysel kullanıma daha uygun olduğunu ama acil durumlarda ya da gerekli anlarda podcast düzeninde kullanılabileceğini de bizlere gösteriyor diyebiliriz.
Ön kısımdaki dar açı sesinize odaklandığı için mikrofon ya da fare tıklamalarından gelen sesleri de mümkün olduğunca göz ardı etmiş oluyor. Tabi ki mükemmel bir iş çıkarmıyor ama fiyatını göz önüne aldığımızda üzerine düşen görevi fazlasıyla yerine getiriyor diyebiliriz. Yazılımla gürültü engelleme yaptığınızda ya da ses kurgularında denoiser gibi efektler ile çok daha iyi sonuçlar alabiliyorsunuz.
Seiren V2 X aslında yayıncılar ya da iş görüşmeleri için çok daha kaliteli bir sese ihtiyacı olan kullanıcılar için tasarlanmış. Ufak olması kamera kadrajına girmesini engelliyor. Fakat mikrofondan daha yukarda durdukça ve uzaklaştıkça seste daha çok kayıplar yaşayacağınızı da göz önüne almanız gerekiyor. Başta da dediğim gibi acil durumlarda tabi ki kullanılabilir ama daha çok tek kişinin kullanımı için tasarlanmış bir model var karşımızda. Boyutunun ufak olması hali hazırda bir pop filtera sahipseniz onun arkasında kaybolmasına da neden olabiliyor.
25 mm'lik bir sürücüye sahip olan Seiren V2 X sonuç olarak tak çalıştır bir mikrofon ve ses kalitesi ile sizi üzmeyecek bir kaliteye sahip. Yani çok profesyonel bir kayıt almıyorsanız ve ince ayar yapmadığınızda daha üst segmentte yer alan mikrofonlarla yarışabilecek kalitede bir ses sunduğunu söyleyebilirim. Fakat bu modellere göre saydığım dezavantajları da kullanıma göre ön plana çıkabiliyor. Hali hazırda Seiren X kullanıyorsanız ya da benzer bir mikrofonunuz varsa geçmek için çok büyük bir neden yok ama yeni bir mikrofon arayışındaysanız bu segmentte göz atmanız gereken modellerden birisi olmuş diyebilirim.
Ayrıca bakınız: