Geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan Battlefield V, dün de resmi olarak bir video ile duyuruldu. Ancak ortalık da bir anda karıştı. Sebebi de oyundaki kadınlar. #NotMyBattlefield? etiketi ile ortalık yıkılıyor. Oyum forumlarında, sitelerde herkes bunu konuşuyor. Hatta iş o kadar ileri gitti ki bunun siyasi bir karar olduğunu bile söyleyenler çıktı. Kesinlikle ayrımcı değilim. Kadın ve erkeğin her aşamada eşit olması gerektiğini de savunurum. Birçok oyunsever İkinci Dünya Savaşı'nda kadınların ön planda olmasına tamamen karşı. Bunun tamamen seksist bir yaklaşım olduğuna inanıyorum. Neden diye sorarsanız, bugüne kadar izlediğimiz filmlerin birçoğunda kadınlar, cephede sadece hemşirelik yapan insanlar olarak gösterilmesini gösteririm. Tarih bilgimizi sadece filmler ile sınırlamamak lazım. Örnekleri ile anlatmaya çalışacağım.
İkinci Dünya Savaşı'na geri dönelim. Tüm dünyayı derinden yaralayan, milyonlarca insanı hayatından, evinden eden bir savaştı. Bugün bile etkileri hala devam ediyor. Savaşta çocuk, genç, yaşlı çarpışmış ve ölmüştü. Kabul ediyorum, bunların çoğu da erkek idi. Ancak bu öylesine bir savaştı ki tüm dünyayı içine almıştı. Bir kitlenin ya da grubun savaşı değildi. Bugüne kadar genelde hep Amerika cephesinden bakıldığı için de sadece onların gözü ile görebildik. Savaşın bir sürü farklı cephesi olduğunu unutmamak lazım. Mesela Yugoslavya'dan bahsedelim. Birçok kadın cephede ön saflarda yer almış, içlerinde rütbece yükselenler de vardı. Rusya'da ise kadınlar daha ön planda idi. 800binden fazla kadın orduda görev almıştı. Bunların çoğunun hemşire gibi görevleri olsa da ön saflarda çarpışanları da vardı. Hatta keskin nişancı Lyudmila Pavlichenko, 309 Nazi'yi öldürerek erişilmesi zor bir başarı elde etmişti. Örnekler o kadar çok ki anlatmakla bitmez. Ancak Amerikan ordusunda bile görev yapan kadınlar vardı. Mesela B17 uçakları ile düşman mevziilerini bombalayan Amerikalı kadın askerler gibi.
Elbette savaşta ön cephede elinde tüfek ya da silahla düşmana saldıranların birçoğu erkek olsa da, bu savaşta yer alan kadınları göz ardı etmemizi gerektirmez. Kendi yakın tarihimize baktığımızda, Kurtuluş Savaşı'mızda da şehit olan kadınları görüyoruz. Bunların bir kısmının ismi bilinse de, çoğunun adı, şanı çoktan unutulmuş durumda. Bu, onların orada olmadığını göstermez. İkinci Dünya Savaşı'nda da durum çok farklı değil. Cephede çarpışan erkekler gibi kadıların da adları unutulmuş, hatta akibetleri hakkında en ufak bilgi bulunamamıştır.
Tabii ki bir kadın ile bir erkeğin fiziksel gücü her zaman bir değil. Ancak bir kadının, erkekten farklı düşünebileceğini, hele ki ailesi, vatanı tehdit altında ise düşünmek mümkün değil. Bu sebeple Dice'ın bu çıkışını doğru buluyorum. Ancak bilmediğimiz bir gerçek daha var. Battlefield V'in konusu ve kadınların ne kadar yoğun olarak bulunacağı. Bu sebeple henüz üzerine ciddi yorumlar yapabilmek için erken. Belki bir kadınlarından oluşan birlikte yer alacağız, belki de tek görev için oyunda bir kadın kahraman olacak. Bunları bilmeden bol keseden sallamak, biz oyuncuların her zaman yaptığı davranış şekli. Bence şu aşamada sakin olup detayların gelmesini beklemek lazım.