Matebook 16 inceleme: Farklı kategorilerde iddialı ürünler çıkartan Huawei, Matebook modelleriyle de farklı segmentteki kullanıcılara odaklanıyor. Firma bu sefer daha büyük bir model ile karşımıza çıktı. Matebook ailesinin en yeni ve en büyük modeli olan Huawei Matebook 16 inceleme içeriğimizde bu laptobun özelliklerine, performansına ve tabi ki kullanıcı deneyimine bakacağız.
Matebook 16 modelini yaklaşık üç haftadır test ediyorum. Daha önce 2si1 olarak kullanılabilen Matebook E modelinin incelemesinde de bahsettiğim gibi ürünlerde deneyim kısmı bizim için oldukça önemli. Bu nedenle genel özelliklerin yanı sıra kullanıcı deneyimi tarafına da sık sık odaklanacağım. Ama öncelikle gelin kutu içeriğine bakalım.
Öncelikle her zaman olduğu gibi tasarımdan başlayalım. Matebook 16'yı ilk kullanmaya başladığınızda aslında o alışılmış çizgilerin pek bozulmadığını görüyoruz. Huawei her ne kadar Matebook X, Matebook ve D serisinde farklı fiyat segmentlerine odaklansa da tasarım çizgisini pek bozmuyor ve kaliteli bir metal aksan ile karşımıza çıkıyor. Sade ve şık bir görünüme sahip olan bu modelde metal bir alışım kullanılmış ve bu konuda işin hakkı fazlasıyla verilmiş.
Kapağı kaldırdığınız anda geniş aralıklara sahip başlıklar kullanılan bir çiklet klavye ile birlikte hemen sağ ve sol tarafa konumlandırılan hoparlör mazgalları dikkat çekiyor. 2W çift hoparlör sistemi sayesinde güçlü bir surround ses deneyimi elde edebiliyorsunuz. Sanal 7.1 desteği ile birlikte günlük kullanımda fazlasıyla yeterli bir performans sağlıyor.
Cihazın boyutu da hesaba katılarak büyük bir TouchPad kısmına yer verilmiş. Kullanırken oldukça rahat bir deneyim vaat ediyor. Aynı şey klavye için de geçerli. Yazması rahat ve aralık dengesi son derece iyi kotarılmış. TouchPad kısmında sevdiğim bir kullanımdan da bahsetmem gerekiyor.
Klavye demişken firmanın daha önceki modellerde kullandığı gibi kamera yine klavye üzerindeki bir tuşa saklanmış. 720p kayıt ile toplantılarda rahatlıkla kullanabileceğiniz bir kalite sunuyor. Fakat klavye üzerinde olduğu için açı olarak çok başarılı değil. Huawei yeni çıkan bazı modellerde kamerayı tekrar ekran çerçevesine almaya başladı fakat bu modelde bunu yapmamış. Zaten cihazın bana göre eleştirilebilecek nadir noktalarından birisinin bu olduğunu söyleyebilirim.
Cam bir alışımla kaplanan Touchpad kısmı ayrıca Huawei Share alanı olarak atanmış. Bazı modellerde sağda ufak bir alan oluyordu, bu kısmın kullanılması ile birlikte %200'lük daha geniş bir algılama alanı elde edilmiş. Bu kısmın hemen ön tarafında çift mikrofon yuvası bulunuyor. Yapay zeka gürültü engelleme destekli bu mikrofonlar aşırı gürültülü bir ortamda değilseniz işinizi fazlasıyla görecektir.
254.9 mm x 351 mm boyutlarına sahip olan Matebook 16'nin kalınlığı ise sadece 17.8 mm olarak tutulmuş. 2 kg ağırlığı ile taşınabilir olarak da sizi fazla üzmüyor. Giriş çıkış portlarına baktığımızda ise sol tarafta iki tane Tip C portu ile birlikte 3.5 mm'lik ses jakı ve HDMI portuna yer verildiğini görüyoruz.
Sağ tarafta ise iki adet USB 3.2 Gen 1 girişi bulunuyor. Yani giriş çıkış konusunda da Huawei geniş bir seçenek sunmuş. Belki video ve fotoğraf işi ile uğraşanlar bu modelde bir SD kart girişi olmasını da tercih ederdi.
Tasarımda tabi ki parmak izi güç düğmesini de unutmayalım. Artık bu kullanım bizim için de alışkanlık oldu diyebiliriz. Son derece hızlı çalışıyor ve Windows 11'i parola gerekmeden saniyeler içerisinde açabiliyorsunuz.
Matebook 16 adından da anlaşılabileceği gibi 16 inçlik bir ekrana sahip. üç tarafta 5.2 mm gibi ince bir çerçeve ile %90 ekran kasa oranı sağlanmış. Ekran zaten kapağı açtığınız anda kalitesini ve o net görüntüsünü belli ediyor.
TÜV Rheinland Renk doğruluğu ve düşük mavi ışık gibi özelliklere sahip olan bu ekranda 2.5K çözünürlüğün bulunması hem medya hem de kullanım tarafında çok daha keskin görüntüler elde etmenize olanak sağlamış. 2520 x 1680 çözünürlüğe sahip olan bu ekran 3:2 oranına ve 300 nit parlaklığa sahip.
Ekranda panel olarak IPS panel kullanıldığını görüyoruz. Kullandığım süre boyunca ekran kalitesinden oldukça memnun kaldım. Huawei zaten bu konuda artık rüştünü ispat eden firmalardan birisi. Ekranın 3:2 olması cihaza ayrı bir hava katmayı da başarıyor.
Matebook 16, Huawei'nin en güçlü bilgisayarı ve yüksek performans sunması için tasarlanmış. Bunun için cihaz içerisine sekiz çekirdekli AMD Ryzen 7 5800H işlemcisi ile birlikte 16 GB DDR 4 bellek yer alıyor. 512 GB kapasiteye sahip olan PCIe M.2 NVMe SSD sayesinde hem hız hem de dosya transferi gibi işlemler gayet hızlı gerçekleşiyor.
Kullandığım süreç boyunca hem Photoshop gibi uygulamalarda hem de günlük süreçte herhangi bir takılma, kasma problemi ile karşılaşmadım. Hatta test sırasında 10 dakikalık 3 katmanlı bir Premiere dosyası da işledim. Geçiş efektlerinin de olduğu bu projeyi 1080P çözünürlük 20 bitrate değerinde 4 dakika gibi bir sürede işlemeyi başardı.
Bu cihazda popüler bazı espor oyunlarını oynayabileceğiniz gibi grafiksel ayarları ile oynayarak league of Legends, Valorant, Minecraft ya da Dota, Overwatch gibi yapımları da rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. Isınma problemi yok ve cihaz gayet gürültüsüz çalışıyor. Video işlediği sırada tabi ki içerisinde yer alan çift Huawei Shark fanların sesini duymak mümkün. Yine bu fanlarla birlikte çift soğutma borusu ile bu konuda da iyi bir işçiliğe imza atılmış
Huawei firmasının bize alıştırdığı özelliklerden birisi de Huawei Share ve çoklu ekran paylaşımı. Ben test süresinde hem MatePad Pro 12.6 ile hem de Huawei P50 pro modeli ile sık sık kullandım. PC Manager uygulaması ile bu işlem çok rahat oluyor ve çoklu işbirliği gerçekten de Premiere gibi uygulamalarda çok işlevsel. Ayrıca telefonu bilgisayarınız üzerinden kontrol etmek, dosya transferi ve telefon hafızasına da bir depolama birimi gibi hükmedebilmek o eko sistemin keyifli kullanımını da ön plana çıkarıyor.
84 Wh bataryaya sahip olan Huawei Matebook 16 modeli 135W gibi oldukça yüksek bir hızlı şarj desteği ile birlikte geliyor. 50 dakikalık bir süreçte bu bataryanın %60'ını doldurabiliyorsunuz. Toplamda 12.5 saat kullanım sunan ürün, acil durumlarda da 15 dakika şarj ile 3.5 saat gibi bir kullanım imkanı sağlıyor. Tabi bu sadece döüman ve dolaşım gibi işlemler için geçerli. Yani 15 dakikada 3.5 saat video izleme gibi bir şansa tabi ki sahip değiliz.
Sonuç olarak Huawei farklı segmentler için farklı boyutlarda bilgisayarlar ile karşımıza çıkıyor. Yani D serisinden daha iyi performansa sahip ve büyük bir notebook arayışı içerisindeyseniz bu bilgisayara da göz atmanızda fayda var. Daha uygun bir model arıyorsanız D serisine ya da 2s1 arada kullanımlar için yine firmanın bizim de oldukça beğendiğimiz Huawei Matebook E modeline göz atabilirsiniz.