Hatırlayın, başrollerinde Stallone‘nin oynadığı, çok beğenilen, -benim de defalarca izlediğim “Yargıç” adlı filmi… Filmdeki “gelecek” herkesin çok ilgisini çekmiş, izleyenlere “acaba dünyamız ileride böyle mi olacak” dedirtmişti. İşte o filmin oyun uyarlaması olarak olan Judge Dredd: Dredd vs Death‘de aktörümüz de filmdeki Stallone gibi mevki sahibi, acımasız ve kararlı biri. Konu bu karakterin verilen görevleri yerine getirmesi çerçevesinde gelişiyor. O bir polis ve en büyük özelliği de suçlulara fazlasıyla kızmış olması!!!
Polis! İmdat!
FPS dediğinizde şöyle bir durun… Birçok oyunseverin aradığı, bence görsel zevkin doruklarına ulaştıracak oyun türü olan FPS’ler o kadar çeşitli ki artık, konu bulmakta zorlanıyor yapımcılar. Ama Judge Dredd : Dredd vs. Death öyle mi? Hayır, farklı ve çok güzel bir konusu var. Gelecektesiniz, polissiniz; her tarafınız suçlularla dolu ve yakalanmaya pek istekli değiller. Bazen hedef takibi, bazen de koruma şeklinde görevleriniz oluyor. Her önünüze çıkanı vurmayın çünkü aralarında masum insanlar da var. Bu da oyunu güzelleştiren bir başka unsur. Tabi ki polis olduğunuzdan tutuklama yapabiliyorsunuz, böylece herkesi öldürmüyor ve başınızı da belaya sokmuyorsunuz.
Oynayış şekli tipik bir FPS olan oyundaki görevler, bence biraz zor. Bazen ilerleyebilmek için onlarca dakika çıkış yolu aramak gerekiyor. Fazla vurulmamanız gerekli çünkü sizi bir kıstırdılar mı kaçış çok zor oluyor. Oyun biraz kısa gibi geldiyse de, aslında tam bitsin artık dediğimde bitti.
Burası gerçekten gelecek mi?
Aldınız, kurdunuz ve başlattınız, meşhur tabancanız belirdi. Şimdi durun, mousenizi yavaşça yukarı kaldırın, döndürün. Sanki gerçekten gelecektesiniz. Mekanlar süper, modellemeler harika. Bir an orda olduğunuzu hissediyorsunuz sanki. Karakterle de gerçeği yansıtıyor. Birkaç karakter hiç hoşuma gitmedi ama diğerlerinin güzelliği onları bastırıyor.
Sesler oyun grafiklerinin yanında biraz sönük kalmış olmasına rağmen kötü değil, ama daha iyi olabilirdi. Tabi ses donanımınıza göre değişiklik gösterecektir. Silah, ortam ve karakter sesleri grafiklerle birleşince fena da olmamış, oyun hızlanınca sesler daha gerçekçi geliyor. Burada bir ayrıntıyı belirtmeliyim. En çok hoşuma giden yer, suçlu avındayken kahramanımızın onlara hitap şekli. “Kımıldama serseri”, ”at silahını”, ”olduğun yerde kal”. Suçlular da bu sırada aynı tarzda cevap veriyor.
Silahlar yine çeşitli, ama benim en beğendiğim kombine tarzı, 5-6 değişik mermi atan tek bir silah, seken mermiden tutun da alev topuna kadar seçeneğiniz var, çok kullanışlı… Düşmanları başından vurmaya çalışın, çok daha etkili oluyor.
Grafik zengini olduğundan konfigürasyonu biraz yüksek sayılabilir, ama 128Mb ekran kartı fazlasıyla yetecektir. İşlemci de en az 1Ghz olmalı. Detayları full açarak oynamanızı tavsiye ederim, çok daha zevkli oluyor.
Değişik bir konu arayanlara tavsiye edilebilir, zevkli bir oyun. Hele hele benim gibi Stallone hayranı iseniz oyunu alacak, bitirecek ve oyundan hemen sonra tekrar “Yargıç” filmini seyredeceksiniz. Şimdiden kolay gelsin.