Son filmi haricinde şimdiye kadar tam 10 tane filmi beyaz perdeye uyarlanan Halloween hikayesi, yıllar içerisinde Hollywood'un temcit pilavı misali devamlı olarak ısıtıp ısıtıp önümüze sunduğu en büyük markalardan bir tanesi haline geldi. Halloween serisini, korku filmleri arasında kült bir seri olarak gösterilir mi? Tartışılır ancak serinin köklerine dönen bu film, son çıkan Halloween filmlerinden çok daha iyi bir şekilde karşımıza duruyor. The Shape'in haricinde serinin en ünlü karakteri olan Laurie Strode'un, Michael Myers ile son imtihanı olan bu filmde, hikayeye Michael Myers'ın geçmişini ve kişiliğini araştırmak isteyen iki gazeteciyle başlıyoruz. Michael Myers'ın neden böylesine bir şeytana dönüşmesinin yanında, filmde ülkemizin güzide aktörlerinden Haluk Bilginer (Dr. Sartain), filmde Myers'a içten içe bir hayranlık duyuyor. İlk hikayede yaşanan olaylardan sonra Michael Myers'ı akıl hastanesine kapatan yetkililer, Myers'ın sağlık durumunu tamamen Dr. Sartain'e emanet etmişler.
Michael Myers'ı bulunduğu akıl hastanesinden başka bir akıl hastanesine nakil etmekle başlayan korku serüvenimiz, nakil aracının yolda kaza yapmasıyla sarmal bir hale bürünüyor. Halloween döneminde Myers akıl hastanesinden kaçmış ve Laura Strode ise bu haberi aldıktan sonra yıllardır bu anı beklediği için hazırlıklarına başlamıştır. İlk hikayelerde başına gelenlerden sonra psikolojik olarak derinden etkilenen Strode, kızı Karen'ı da aynı psikolojiye sokmuş ve kendilerini bir gün Myers'ı evlerini ziyaret edeceklerine inandırmıştır. Yıllar içerisinde kızı Karen evlenip çocuk çocuğa karışında bu kötü psikolojiden çıkmış ancak Strode bir türlü Myers'ın kendine yaptıklarını unutamamıştır. En nihayetinde Myers kasabayı ziyaret eder filmin asıl konusu ve heyecanı başlar.
Haluk Bilgiler'in kadroya alınmasından sonra aylardır takip ettiğim Halloween'in senaryosunda en çok merak ettiğim konu, aslına bakarsanız Haluk Bilginer'in filmde ne derece önemli bir role sahip olacağıydı. Hali hazırda Hollywood geçmişi olan Haluk Bilginer, tahmin edilenin aksine filmde oldukça önemli bir rolde bulunuyor. Karakterin Myers ile olan ilişkisi, Bilginer'in oyunculuk tecrübesiyle birleşince ortaya seyredilmesi güzel sahneler çıkmış.
Yeni Halloween filmini, korku türüne ait olduğu için geçtiğimiz haftalarda piyasaya sürülen Slender Man ile karşılaştıracak olursam, Haloween üç-beş gömlek daha iyi bir seviyede olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Çekim ve sahne kurgusu anlamında başarılı olan film genel olarak kapalı alanlarda geçiyor. Senaryo gereği Myers ve Strode karakterleri üzerinde yön değiştiren Halloween, belli bir kısımda hikaye gereği Strode'un aile üzerinden yürüyor. Bu kısımlar filmin heyecanını biraz öldürse de, genel itibariyle Halloween zevkli bir 2+ saati seyirciye sunmuş.
Son çıkan Halloween filmlerinden farklı olarak eski Halloween filmlerine yapılan göndermeler ise oldukça hoş olmuş. Müzik tercihini eski filmlere göre yapan yapımcılar, aynı zamanda filmin sahne çekimlerini de 80'lerin korku filmlerine benzetmişler. Ancak günün sonunda Halloween'in, Hollywood'un yeni nesil korku filmleri kategorisine ait olduğunu unutmamak gerekli.
----------------------
Selamlar,
Aynısını ben de düşünüyordum ancak filmi izleyince ne demek istediğimi anlayacaksın :) Spoiler vermekten kaçındığım için filmde Haluk Bilginer'in neler yaptığını belirtmek istemedim.