Call of Duty: World at War: Zombies

Nazi Zombies’in ilk kez gün yüzüne çıktığı döneme bakıyorum da, Cadılar Bayramı sebebiyle hazırlanmış hoş ve etkileyici bir video olduğunu düşünmüştüm. Eminim çoğu kişi de öyle sanmıştır. Fakat Treyarch, Call of Duty severleri şaşırtmış ve Nazi Zombies’in World at War için hazırlanan eğlenceli bir mod olacağını duyurmuştu. Sonuç olarak elimizde harita paketleri ve sınırsız sayıda zombi var. PC ve yeni nesil konsolları bir kenara bırakırsak, zombiler şimdi de iPhone’da karşımıza çıkıyor.

Zombiler geliyor, kaçın!
Oyunumuz, World at War’daki zombi bölümüne adım atmadan önce karşılaştığımız video ile açılıyor. İstersek hemen aksiyona dalabilir, istersek de eğitim bölümünü oynayarak ana hatları kavrayabiliriz. Zira bir FPS oyununu el platformlarında oynamak biraz pratik gerektiriyor. Ekranın sol köşesinde şeffaf bir joystick var. Kullanarak gideceğimiz yönleri belirliyoruz. Sağ köşede ise, ateş etme ve nişan alma simgelerini görüyoruz. Ekranın sol üst köşesinde menüye dönüş, sağ üst köşesinde de silah değiştirme ve mermi doldurma ibareleri yer alıyor. Alt kısımda da bıçağımız var.

Eğitim bölümünü geçtikten sonra, nihayet etrafı zombilerle çevrili lanetli evin içindeyiz. World at War’daki ilk zombi haritası, bire bir olarak iPhone’a taşınmış. Eğer oynadıysanız, dolayısıyla haritayı tanımakta zorluk çekmeyeceksinizdir. Pencere dipleri ve kolonların arka kısımları gibi yerler, zombilerden kaçmak ve onları yönlendirmek için önemli. Özellikle kolonların etrafında seri hareketler yaparak ilerlerseniz, tüm zombiler belirli bir sırayı takip ediyor ve ipe dizilmiş boncuk misali arka arkaya hareket ediyorlar. Bu da onları öldürmeniz için gayet iyi. Tabii ki kontrolleri iyi kavradıysanız, ilerleyen seviyelerde karşınıza daha hızlı ve güçlü olarak gelenleri de haklayabilirsiniz demektir.

Zombi öldürdükçe hem para kazanıyor, hem de bir üst seviyeye adım atıyoruz. Haliyle amacımız, en fazla zombi öldürme sayısına ulaşarak yeni rekorlar elde etmek. Peki, paralar ne işe yarıyor? İlk etapta evin sadece bir odasında bulunuyoruz. Paralar sayesinde diğer kapıları açabiliyor ve böylece üst kata veya yan odaya geçebiliyoruz. Buralarda daha fazla silah bulabileceğimiz gibi, sürpriz silah sandığıyla da karşılaşıyoruz. Yine para karşılığında, biraz da şans faktörünü katarsak güzel silahlara sahip olabiliyoruz. Kötü yönü ise, hareket etme alanınız ne kadar genişlerse, size saldırmak için gelen zombiler de o kadar artıyor. Onları engellemek için, kırılan pencereleri tamir etmeli, cephanenizi tutumlu kullanmalı ve en önemlisi seri hareket etmelisiniz.

Minyatür Nazi Zombies
Grafikler oldukça hoş. Herhalde görseller, normal oyundakilerle ancak bu kadar benzer olabilirdi (tabii ki küçültülmüş hali olarak). Sesler de oyunun başarılı yönlerinden. Yaratıkların çıkardığı ürkütücü sesler, sizi gerçekten kısa süre sonra atmosfere çekiyor ve heyecanlanmanıza sebep oluyor. Diyelim ki arkanızdan zombi geliyor. Eğer size çok yaklaştıysa bu, ekranda ufak bir simge olarak belirtiliyor ve oyuncu uyarılmaya çalışılıyor.

Menüye geri döndüğümüzde, ekstralar, co-op oynanış ve yeni haritalar başlıkları dikkat çekiyor. Tek başına oynamak istemiyorsanız, en az 2, en fazla 4 arkadaşınızla bu eğlenceyi tadabilirsiniz. Ekstralar başlığına bakarsak, yaptığımız dereceler ve açtığımız archivementsleri görebiliyoruz. Yeni haritalar bölümünde ise, yapımcı firmanın daha sonradan hazırlayıp indirilmeye sunacağı haritaları download edebiliyoruz. Tabii ki ücret karşılığında.

Sonuca gelirsek Zombies’i beğendim. Özellikle sesleri ve görselleri çok etkileyici. Kontroller, bazen karmaşaya yol açabiliyor. Bunun sonucunda da sinir bozucu bir şekilde raundu kaybedebiliyorsunuz. Unutmadan şunu da ekleyelim; oyundan çıkarsanız, kayıt dosyalarınıza zarar gelmiyor. Tekrar açtığınızda, kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz. Şimdi lafı daha fazla uzatmayalım ve zombi avına çıkalım.