System Shock inceleme yazısını yazmak için oyunu indirirken biraz geçmişe gittim. Daha yeni yeni yazılı oyun basınını takip etmeye başladığım yıllarda, kapağında Shodan bulunan dergiyi alıp evime giderken “System Shock 2 neymiş ya?” diye kendi kendime düşünüyordum.
İlk oyun çıktığında ben Atari 2600 klonları ile oyun oynuyordum ama 2. oyun hakkındaki incelemeyi okuduktan sonra iki oyunu da ileride (ingilizce öğrenince) denemeye karar vermiştim. Daha sonraki yıllarda gelen harika oyunlar arasında kaybolup gittim ve ikinci oyunu biraz oynamış olsam da ilk oyunun Remastered sürümünü 3 saatten fazla oynama şansı bulamamıştım. Yeniden yapılan System Shock ile bu eksiğimi de giderme şansı edineceğim. Haydi System Shock incelemesine başlayalım.
System Shock inceleme
System Shock orijinal oyunun cutscene olarak sunduğu giriş sekansını bizim kontrolümüze vererek başlıyor. Geleceğin dünyasında havalı bir hacker odasındayız, en azından o yıllarda havalı hacker odası denince aklımıza gelen oda buydu. Etrafı kısaca gezinip bilgisayarımızın işlemini bitirmesini beklerken camın önüne gelen uçan araç ve ardından odaya dalan silahlı askerler ise, çok iyi bir iş yapmadığımızı bize gösteriyor.
Götürüldüğümüz yer neresi bilmiyoruz ama karşımızdaki patron olduğu belli olan kişi bize güzel bir teklif sunuyor, uzay istasyonunu kontrol eden yapay zeka Shodan’ı hackleyerek etik değerlerini kaldırırsak, çalmaya çalıştığımız geliştirmeleri bedavaya alma hakkımız olacak. Zaten reddedebilecek bir durumda olmadığımızı da düşünürsek, fazla seçeneğimiz yok, işi tamamlıyoruz. Sonrasında kafamıza vurup bizi bayıltıyorlar, uyandığımızda ise operasyonun tamamlandığını görüyoruz. Ne yazık ki değişen tek şey biz değiliz, istasyon halkı da çok değişmiş.
System Shock inceleme
Citadel adı verilen uzay istasyonunu kontrol eden Shodan, etik değerlerini ellerimizle sildikten sonra kendince mantıklı bir yola dönüp, tüm insanları daha gelişmiş varlıklar haline getirmeye karar veriyor. Bunun için biraz ölmeleri gerekiyor ama olsun, yapay zeka için ufak ayrıntılar. İstasyon ile başlayan bu hareket daha sonra tüm dünyaya yayılacak ve en sonunda Shodan’ı tanrıları olarak kabul edecekler. Etik değerler önemliymiş yani. Neyse bizim görevimiz de bu Shodan’ı durdurmak ve istasyondan sağlam bir şekilde çıkmak.
Hikaye anlatımı daha çok etrafta bulduğunuz ses kayıtları ile yapılıyor. Bu sistemi Bioshock - Prey gibi oyunlarda da görmüştük, çevrede çok fazla insan olamayacağı için bu şekilde bir sunum gerçekleştirmek oldukça mantıklı. Zaten bunu ilk yapan oyunun System Shock olması büyük bir ihtimal. Ses kayıtları gayet iyi seslendirilmiş ve hikayenin yanı sıra istasyonun eski sakinleri hakkında günlük bilgiler ve gizli yerler de öğrenebiliyoruz.
Shodan Kat Hizmetleri
Oyunun hikaye anlatımı herkesi memnun etmeyebilir, sonuçta çok kereler kullanılmış ve görsel açıdan büyük bir içerik sunmuyor. Yine de bu oyunu farklı bir şekilde sunmak mümkün olmazdı diye düşünüyorum. Ben memnunum.
System Shock inceleme
İplerini koparmış yapay zekanın kontrolündeki uzay istasyonunda eski tip bir maceraya hazır mısınız? System Shock orijinal oyunu olabilecek en iyi şekilde yeni nesile getirmiş ama bunu yaparken yeni nesil oyuncuların alıştığı yol gösterme sistemlerini umursamamış. Bu yüzden oynarken her şeye dikkat etmeniz gerekiyor.
Oyuna başladığınızda ne yapmanız gerektiği belli, istasyonun ana yapısı hakkında da az biraz fikriniz var. Bundan sonrası tamamen size kalmış. Etrafı gezip kayıtları dinlemeleri, kapalı kapıların diğer tarafına geçmenin bir yolunu bulmalısınız. Bunu nasıl yapacağınız ise size kalmış durumda. Ayrıca ses kayıtlarında bahsi geçen şifrelerin bir yere otomatik olarak not alınacağını düşünmeyin, eskiden oyunları oynarken yanımızda kalem kağıt bulundurmamızın bir sebebi vardı, bu oyun sayesinde yine oldu.
Oyun sizi arayüz üzerinden yönlendirmiyor ama ses kayıtları ya da ekrandaki bilgilere bakarak ne yapmanız gerektiğini rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Gerçekten tanımadığınız bir istasyonda yolunuzu bulmaya çalıştığınızı hissediyorsunuz. Etrafta sizi öldürüp daha güçlü ama insan olmayan hale getirmeye çalışan düşmanlar, tuzaklar ve yapay zeka olmasa daha az tehlikeli bir macera olabilirdi tabi.
System Shock inceleme
Oyun boyunca etrafta gezen temizlik robotları, geliştirilmiş cyborglar, karakteri kevgire çeviren turretlar gibi çeşitli tehlikeler var. Tabi kendinizi savunabileceğiniz silahlar da var, üstelik farklı tiplerde mühimmat kullanan bu silahları kullanması da oldukça keyifli.
Ama hem silahların mühimmatlarının çok fazla bulunmaması hem de bazı düşmanların fazla güçlü olması sıkıntı çıkarabiliyor. Özellikle yüksek zorluk seviyelerinde mücadele etmeden geçebilmenin yollarını araştırmaya başlıyorsunuz. Zaten zor ölen düşmanın attığını ıskalamaması gibi bir sorun da var çünkü.
İstasyonda gezerken bize eşlik eden Shodan, maceramızın kolay geçtiğini düşünürse ortalığı karıştırmak için çeşitli düzenlemeler yapmaktan çekinmiyor. Rahat rahat gezinirken bir anda daha güçlü düşmanlar ile karşılaşmak mümkün. Shodan’ın bulunduğunuz kattaki etkisini azaltmak için etraftaki güvenlik kameralarını kırıp, görüş alanını kısıtlayabiliyorsunuz.
System Shock inceleme
Bolca backtrack yapacağınızı ve bazı geçişlerin sadece düşük güvenlikte mümkün olduğunu düşünürsek, gördüğünüz tüm kameraları kırmayı unutmayın. Tamamen güvende olmuyorsunuz tabi, yine de aniden ortaya çıkan düşmanlar ile karşılaşıp canınızı kurtarmak için mücadele vermeniz gerekebiliyor. Aniden derken cidden, bazen düşmanın bir anda spawn olduğunu gördüğüm oldu.
Oyunda ölmek size çok büyük bir ceza vermiyor, eğer bulunduğunuz sektörün sağlık odasını açtıysanız orada tekrar canlanıyorsunuz ve üzerinizdekileri kaybetmeden devam edebiliyorsunuz. Ama burada bir durum var, koşa koşa bölümleri geçip aceleyle oynuyorsanız, öldüğünüzde çok gerilerde başlama ihtimaliniz var. Dikkat edip etrafı gezmenin hem mühimmat bulmanızı hem de tekrar geri koşmak zorunda kalmamanızı sağlayacağını unutmayın.
Oyunun en zor kısmından bahsetmenin zamanı geldi, envanter yönetimi! Resident Evil 4’ün orijinal envanter sistemini ve yeni oyunda nasıl daha kolay hale geldiğini, Resident Evil 4 Remake incelemesinde anlatmıştım. Gerçek Inventory Tetris oyunu ise şimdi elimizde!
System Shock inceleme
Oyunda toplanacak bir sürü farklı boyutta eşya var ve envanterimiz küçük! Eşyaları evirip çeviriyor, mermiler ve kullanılabilir eşyalar arasınaa sonradan satacağınız hurdaları sıkıştırmaya çalıştırıyorsunuz. Değerlerini yarı yarıya düşüren ama boyutunu 1 karelik küpler haline getren “vaporize” seçeneği de mevcut. Sattığımızda elde ettiğimiz parayı da yine mücadelemizde ihtiyaç duyacağımız şeyleri satın almak için kullanıyoruz.
Ana karakterimiz bir hacker ve oyunda hackleme sekansları da bulunuyor. Bunlar basit “doğru yerlere bas” şeklinde değil, tamamen farklı bir oyun gibi işliyorlar. Cyberspace içerisinde hack yollarını ararken Shodan tabi ki peşinizi bırakmıyor. Burada kontroller biraz daha farklı ve alışmak zaman alıyor. Neyse ki oyun zorluk seçeneklerinde farklı kısımlar için zorlukları değiştirme seçeneği sunuyor. Normal oyunu zor, hacking kısmını kolayda oynayabilmek gibi bir şansınız var.
System Shock inceleme
1994 yılında çıkan System Shock’un hakları Nightdrive’ın eline geçtikten sonra, 2015 yılında çıkardıkları System Shock Remastered’a bakma şansı bulmuştum. Yüksek çözünürlük, Direct3D ve OpenGL desteği, Mac - DOS sürümleri arasında seçim yapabilme falan derken “bu hala oynanır aslında” diye düşünmüştüm. Bu düşünceler eşliğinde System Shock’un yeni haline bakıyorum da, muazzam bir gelişme ile karşı karşıyayız.
Görsel açıdan AAA oyunlar ile karşılaştırabileceğim seviyede bir iş yok, bunu baştan kabul ediyorum. Zaten herkes bunun farkındadır diye düşünüyorum. Oyunun eski halini hesaba katınca (ya da isterseniz satın alıp oynayabilirsiniz) yenilenmiş sürümün ne kadar büyük bir değişikliğe gittiğini görüyorsunuz. İstasyonun içindeki çoğu yer birbirinden farklı, düşman tasarımları gayet iyi, ve ışıklandırmalar da oldukça güzel. Retro oyun grafiklerinin, özellikle indie oyunlarda bolca karşımıza çıktığı dönemde, System Shock görsel açıdan beni memnun etti.
System Shock inceleme
Ses kayıtlarının gayet iyi bir şekilde hazırlandığından bahsetmiştim, oyunun önemli bir kısmını oluşturdukları için bu çok önemli bir kısım ve kötü olsa üzücü olurdu. İlk iki oyunun unutulmaz olmasını sağlayan Shodan’ın seslendirme sanatçısı Terri Brosius stüdyoya geri dönmüş ve karakteri yeni nesile harika bir biçimde taşımış.
Bilgisayarımda yaklaşık 9GB alan kaplayan System Shock, ihtiyaç duyduğu sistem gereksinimleri konusunda da gayet iyi. 4GB RAM ve 2 GB hafızalı ekran kartlarını da minimum gereksinimlerinde bulunduran oyunun önerilen sistem gereksinimlerinde 8GB RAm ve 4 GB hafızaya sahip GTX 970/Radeon R9 290 kartları görüyoruz. Ben oyunda teknik anlamda hiç problem yaşamadım, bu konuda şikayet edebileceğim herhangi bir şey yok.
System Shock inceleme
System Shock serisi çıktığı dönem çok ses getirmiş, daha sonra bir sürü oyuna (Bioshock - Deus Ex - Prey vs.) ilham kaynağı olmuştu. Bu seviyede bir oyunu kendiniz tecrübe etmek ve hala daha etkisini kaybetmediğini görmek benim için güzel bir deneyim oldu. Aslına sadık kalıp, yeni nesil geliştirmeler ile güçlendirilen oyun, serinin hayranlarını da memnun edecek bir yeniden yapım olmayı başarmış.
Sizi elinizden tutup hedefe götüren, roketatar ile otomatik tüfeği aynı torbaya koymanıza izin veren, bulduğunuz her önemli bilgiyi sizin için kaydeden oyunlardan sonra bu oyun çoğu oyuncuya zor gelebilir. Ama uzun zamandır “immersive” etiketiyle önümüze sunulan saçma sapan oyunları gördükten sonra, bu oyundan beklediğinizden daha fazla keyif alabilirsiniz. Yalnızca biraz alışmanız ve sabırlı olmanız gerekiyor. Bir de not almanız, o önemli.
Ben oyunun GOG platformu üzerinde satılan , DRM Free sürümünü oynadım ve gayet memnunum. Oyunun 40 dolarlık fiyat etiketi, sunduğu içerik ile karşılaştırdığımızda, gayet uygun gözüküyor. 60 - 70 dolar fiyat etiketiyle sunulan çok kötü oyunların arasında böyle bir oyun bulmak çok güzel oldu.
Sizin zevkinize göre değerlendirmenin bize ne faydası var.Bunu anlamakta zorluk yaşıyorum.