Ultima Online'ın uçsuz bucaksız olan evreni, oldukça geniş ve bir o kadar da geliştirilmeye müsait altyapılara sahiptir. Biz oyunculara bahşedilen bu eğlenceli oluşum, hem yapımcılar hem de yazılımcı oyuncular tarafından defalarca değiştirilebilir bir haldeyken ayrıca kendi içerisinde değiştirilmeden kullanıldığında bile bu yapıma vakit harcayanlara son derece keyif verecek sistemler barındırıyor. Bildiğiniz üzere serimizin ana konusu olan oyun dinamikleri adına bu yazımızda siz kıymetli okuyucularımızla beraber Ultima Online'da (UO'da) bulunan "artifacts" mekanizmasına şöyle bir göz atacağız. Türkiye sunucularında pek rastlanılmayan ancak yurt dışında, özellikle RunUO tabanlı sunucularda, sıkça görebileceğiniz "artifacts" modelinin kelime anlamından başlayarak içeriğimizi oluşturmaya başlayalım.
İngiliz Cambridge sözlüğüne göre "geçmiş bir zamanda üretilmiş nesne (tıpkı bir araç gibi)" anlamını taşıyan "artifact" kelimesi, bir anlamda insan eliyle oluşturulmuş ve uzun bir süre varlığını koruyabildiği için antika olarak sayılan değerli eşya kavramı olarak biliniyor. Bu bağlamda, Ultima Online'ın kendi hikayesinde çeşitli dönemler bulunmaktadır. Yapımcılar tarafından oluşturulan bazı özel eşyaların arka planında kendi hikayeleri mevcuttur ve bunlar geçmiş zamanlardan gelmektedir (hazinede çıkan eşyalar, miras kalmış eşyalar, canavarlar tarafından ele geçirilmiş insan yapımı eşyalar vesaire). Evrenin dengelerini göz önünde bulunduran sunucu sahipleri, bu kıymetli araçlara, sunucularının dengelerini alt üst etmeyecek şekilde, diğer eşyalardan farklı güçlere sahip olacak şekilde birtakım özellikler verirler. Görüldüğü üzere sistemin temel işleyişi, kelimenin kendi anlamını baz alarak oluşturulmuş. Buna ek olarak, bu oyunu oynayanların kesinlikle hatırlayacağı üzere yapımın kendi içerisinde çeşitli zindanlar, bölgeler, hazineler ve oyunculara daha birçok kazanç sağlayan yerler mevcuttur. Değerli ve eski eserler olarak adlandırabileceğimiz eşyalar, UO haritasının farklı bölümlerinde ortaya çıkarlar. Bu varlıkları elde eden kullanıcılar, kendileri için büyük avantajlar elde ederler. Bazı avantajlar, "ekonomik avantaj" olarak karakterlere yansırken bazı avantajlar ise düello konusunda kan kokusunu benimsemiş savaşçılara özel güçler sağlarlar. Peki bu avantajlara nasıl ulaşılır, bu konuyu biraz irdelemek gerekir.
Değerli eserleri elde etmenin birden fazla yolu vardır. Bu yöntemler arasında en popüler yöntemlerden biri, hırsızlıktır. Şahsıma göre Orta Çağ'da geçen düzende yer alan hırsızlar, hem ticari anlamda hem de silah anlamında paha biçilemez birçok objeyi, profesyonel bir şekilde, ceplerine indirebiliyorlar. Hırsızlığı tercih etmeyen kullanıcılar ise zindanlarda gezerek, canavarları keserek, zanaatkârlığını konuşturarak veya sunucuların özel etkinliklerine katılarak hırsızların elde ettiği aynı kazançları elde edebiliyorlar (bazı eşyalar sadece bir yöntemle elde edilebiliyor). 1990'lı yılların sonunda ve 2000'li yılların başında bu oyunu oynayanların bildiği gibi bu eşyalara eskiden "artifact" denilmiyordu. Bu kavramın yerine "retro-fitted" kavramı kullanılıyordu. "Retto-fitted" kelimesi, teknoloji bakımından yenilenmiş demektir. Bu ufak bilgiyi de atlamadan diğer konulara geçmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Artifact olarak tanımlanan eşyalar, ilk olarak UO'nun "Age of Shadows" (AoS) paketinde ortaya çıktı. 28 Şubat 2003 yılında piyasaya sunulan AoS, oyuncular tarafından çok beğenilmişti. Bu sistemle bağlantılı olarak Origins Systems tarafından oyunculara yapılan ilgili duyuruda, bu tarz eşyalara sahip olmak isteyen kullanıcıların Doom zindanına gitmesi gerektiği belirtildi. Doom zindanını diğer zindanlardan ayıran en farklı özelliği, kendisinin UO evrenindeki en güçlü ve en kötü canavarı kendi içerisinde barındırmasıdır: "Dark Father".
Dark Father, bütün kötülüklerin babası olarak evrende yer almaktadır ve nadir bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Tek bir kişinin, hatta bir partinin bile kesemeyeceği kadar güçlü olan Dark Father, neredeyse sunucudaki bütün güçlü savaşçıların kendisine saldırmasıyla alt edilebilen bir yaratıktır. UO'nun "Stygian Abyss" isimli ek paketinin çıkmasına kadar en büyük ve en zor zindan olarak tanımlanan Doom, birçok oyuncuyu zengin ederken birçok oyuncuyu da madara etti. Konumuza geri dönecek olursak Doom zindanında savaşarak elde edilebilecek eşyaların dışında ayrıca bir de "rare" olarak adlandırılan ve sadece çalınarak elde edilebilen objeler ortaya çıktı. Bu objeler, genellikle ev dekorunda kullanılan objelerdir. Hırsızlık ile sadece bir kişinin elde edebildiği değerli tabloların, değerli aletlerin ve değerli antikaların parasal anlamda ticari değerleri son derece yüksek meblağlardır. Kısacası hem canavar öldürerek hem de hırsızlık yaparak kazanç elde edebildiğiniz sistem, aslında ilk zamanlarda oyuncular tarafından biraz yanlış anlaşıldı. Oyuncular, yapımcı şirket tarafından yapılan ilgili açıklamadan hemen sonra direkt olarak Doom zindanındaki canavarları kesmeye yöneldi ancak hesap edemedikleri faktör, hırsızlığın da bir kazanç kapısı olarak Doom'da kullanılabileceği idi.