ArtılarGerilimli atmosfer, güzel ışık efektleri, hareket kabiliyeti yüksek düşmanlar.
EksilerBir müddet sonra kendini tekrar ediyor hissi veren oynanış. Zıplama ve eğilme gibi hareketlerin olmayışı...
Geçtiğimiz yıl F.E.A.R. ile adından sıkça söz ettiren Monolith, ilk olarak
X360 için hazırladığı Condemned: Criminal Origins’in PC versiyonuyla nihayet
karşımıza çıktı! Geçtiğimiz günlerde yapımın demo versiyonunu yayınlayarak
beklentileri üst seviyelere taşıyan ekip, 13 Nisan tarihinde Condemned’in
dağıtımına başladı.
Condemned: Criminal Origins’in başarılı olacağının en büyük kanıtı, aynı
yapımcıların elinden çıkmış olan F.E.A.R.’dır. Daha önce hiçbir FPS oyununda
rastlamadığımız kadar yüksek hareket kabiliyetine sahip düşmanlarıyla, başarılı
yapay zekasıyla, yeterli fizik motoru ve muhteşem atmosferiyle, oynayanların
üzerinde adeta film tadında bir etki bırakmıştı. Bu yüzden ki nice yayın
organında övgülerle söz edilip, yüksek puanlar almıştı. Condemned: Criminal
Origins’den de hepimiz benzeri bir etki bekliyoruz. Bakalım Monolith’in yeni
FPS’si, neyi ne kadar başarmış?
İnsana karşı insan
İlk olarak şunu söylemekte yarar var. F.E.A.R. ile Condemned’in en önemli ortak
yönü, her iki yapımında korku hissine etki eden bir oyananışa sahip olması. Buna
karşın en önemli farkları da yine bu noktada ortaya çıkıyor. F.E.A.R.’daki korku
vericilerin doğa üstü canlılar olduklarını biliyorduk ve onlardan her an,
alışılmışın dışında bir korku uyarısı bekliyorduk. Bu da gerilim hissini
yükseltiyordu. Condemned’in farkı ise, olayların gerçek sebeplere dayanması ve
karşımızda (Halka 1 ve 2 filmindeki Samara’ya benzeyen F.E.A.R.’daki ufak kız)
Alma gibi doğa üstü güçleri olan birinin olmaması. Yani Condemned’da size
yapılacak en büyük kötülüğü yine insanlar yapacak. Açıkçası hal böyle olunca,
yani rakibimizi tanıyınca, oyun atmosfer olarak F.E.A.R.’a göre bir adım geriden
başlıyor. Sözü daha fazla uzatmadan, Monotlith’in yeni oyununa giriş yapmakta
yarar var.
Tam sürümün demo’dan ilk bakışta ayrılan farkı, menüye eklenen bir kaç seçenek
olmuş. Archievements ile oyun için hazırlanan art’ları görebilirsiniz. İlk
etapta hepsi kapalı ancak siz görevleri bitirdikçe açılıyorlar. Load Chapter
ile, Load Game’i kullanmadan direk olarak bitirmiş olduğunuz görevlerin başından
başlayıp, yeniden oynayabiliyorsunuz. Profile için ise artık çoğu oyunda
karşılaştığımız, kendi ayarlarımızı saklayabileceğimiz bir tür modül olduğunu
söyleyebiliriz.
İlk etapta Options’ı kullanarak, başta grafik/performans ayarlarınızı yaparak
oyuna başlayın. Demo’da da karşılaştığımız gibi, yapım F.E.A.R.’a göre daha iyi
optimize edilmiş. Bilindiği üzere F.E.A.R.’ın performans sorununun en önemli
kaynağı, Monolith tarafından hazırlanan ışık efektiydi. Bu efekt, maalesef
sistemi çok zorladığı gibi, kapatılamıyordu da. Buna karşın Condenmed’de böyle
bir sorun yok. Monolith efektlerin üzerinde ince eleyip sık dokumuş olacak ki,
F.E.A.R.’da zorlanan sistemler Condemned’da gayet iyi performans verebilirler.
Demo’dan tanıdık başlangıç
Oyunda FBI ajanı Ethan Thomas’ı kontrol ediyoruz. Bir cinayet vakası için olay
mahaline vardığımız sırada bizi dedektif Dickenson karşılıyor. Kısa bir
konuşmanın ardından terkedilmiş binaya giriyoruz. Işık efektleri göz alıyor.
Dickenson’ı takip ederken anlıyoruz ki, burası demo’da karşılaştığımız bölüm.
Fakat yapımcılar tıpkı F.E.A.R.’ın demo’sunda yaptıkları gibi bir kaç bölümdeki
objeleri, aynı bölümde toplamışlar. İlerlediğiniz zaman anlayacaksınız ki, bu
bölüm tam olarak demo’daki değil. Bazı yerler farklı, uzun veya kısa olabiliyor
ya da beklediğiniz bir düşmanın yerinde yeller esiyor...
İlk bölümün bitişi, demo’nun da son sahnesi oluyor. Oynayanların hatırlayacağı
üzere iyice bir dayak yedikten sonra, camdan aşağı fırlatılıp, aracın üstüne
düşüyoruz. Sonrası mı? İki polis mumurunun öldürülmesi olayında, şüpheliler
listesinde yer alıyorsunuz ve sonra hem polislerden kaçıp kendinizi aklamaya hem
de cinayetlerin ardındaki kişiyi yakalamaya çalışıyorsunuz.