1/3

Call of Cthulhu, Röportaj !

Erdem Maşlak 3.06.2010 - 12:31
Call of Cthulhu yapımcıları ile güzel bir sohbet.

Not: Okuyacağınız yazı, www.gamesplanet.be sitesinde orjinali bulunan röportajdan çevrilmiştir.

Call of Cthulhu: Dark Corners of the Earth; gerçekten de son zamanlarda adeta bir patlama olan korku aksiyon oyunlarının son parçası olmaya hazırlanıyor. Diğerlerinden daha farklı tatlar da içerecek olması bu oyunun dikkat çekmesindeki asıl neden. Oyunun ikincisi de ilkinin piyasaya sürülmesinden çok kısa bir süre sonra oyun marketlerde yer bulacağına dair açıklamalarda bulunan yapımcılar, ilk oyun için neredeyse her şeyi bitirmişler. Olaylar artık bundan sonra promosyon çalışmalarına bakıyor.

İlk oyunun çıkmasına daha hayli zaman olsa da biz bildiklerimizi tekrar tazelemek için GameZone internet sitesinin oyunun yapımcılarından Dennis Cheng ile yaptığı bir röportajı sizlere sunalım istedik. Anlatılanlara bakılırsa oyun büyük bir patlama yapacak denebilir.

-Merhaba, okuyucularımıza kendinizi tanıtabilir misiniz?
-Merhaba. Adım Dennis Cheng; Bethesda Softworks’de yapımcı olarak çalışıyorum ve şirket olarak Call of Cthulhu: Dark Corners of the Earth’ın yapımcılığını üstleniyoruz.

-Bize Call of Cthulhu hakkında kısaca bir şeyler söyleyebilir misiniz?
-Oyun, ana karakterimiz olan Jack Walters’in hayatını bir akıl hastanesine kapatmak istemesiyle açılıyor. Ardından da altı yıl öncesine, efsanelerden haberi olmayan Jack’ın Boston’daki bir evde fark ettiği, daha önce izine rastlanmamış bir mezhebin yol açtığı karışıklığı araştırmasına dönüyor. Jack, dünya dışı olan bu evi dolaşırken evin basamaklarında onun akli dengesinin ve anlama kabiliyetinin ötesine dokunan bir “şey” buluyor, sonrasında da karşılaştıkları hakkında hiçbir şey hatırlamadığını fark ediyor. Oyunda ise biz, evde yaşananların altı yıl sonrasında Jack’e katılıyoruz. Jack karşılaştıklarını polise bildirmeden önce kendini bu işe adıyor ve zaten bir dedektif olarak işe koyuluyor. Bu olanlar akıl hastanesindeki intihardan birkaç hafta önce, Şubat 1922’de gerçekleşiyor. Evde olanları ne zaman hatırlamaya çalışsa ise Boston’daki eve girişinden başka bir anımsayamıyor, dahası bu denemesinin sonucunda da beyninin ona oynadığı korkunç görüntüler eşliğinde dayanılmaz acılar çekiyor. Jack’ın Arthur Anderson adındaki bir müşterisi ondan Innsmouth’da kaybolan bir dükkan çalışanını bulması için yardım istiyor. Kısa bir araştırma sonucunda tuhaf yaratıklar ve bölgedeki refahın kaynağı olan dinsel törenler hakkında bilgi ediniyor Jack. Ve birkaç insanın daha son günlerde tuhaf bir şekilde kaybolmasına dair haberler de buna dahil oluyor. Oyun sırasında oyuncu sadece Innsmouth’un gizemini çözmeye çalışmayacak, Jack’ın geçmişindeki korkuları da ortaya çıkarmaya çalışacak.