Assassin's Creed Valhalla ile birlikte Ubisoft oyuncuları bu sefer Viking dönemine, tam tarih vermek gerekirse 873 yılına götürüyor. Vikinglerin İngiltere topraklarını akın etmeye başladığı döneme gittiğimiz yapımda Viking akıncılarından biri olan Eivor rolünü üstleniyoruz. Bu sene sonunda mevcut nesil ile birlikte yeni nesil konsollara, yani Playstation 5 ve Xbox Series X'e de çıkacak olan oyunun PC sürümünü 3 saat kadar deneyim etme şansına eriştik. Bu yazımızda da oyunun genel hatlarına değindiğimiz gibi deneyimlerimizi de size aktaracağız.
Assassin's Creed Valhalla genel itibari ile önemli değişiklikleri bünyesinde barındıran fakat işleyiş olarak Assasin's Creed Origins ve Assassin's Creed Odyssey izinden giden bir yapım. Ana oyunda olacağı gibi denediğimiz demo sürümünde de karakter seçimine izin verilmiş. Yani dilerseniz erkek dilerseniz de kadın Eivor rolünü üstlenebiliyorsunuz. Demo serbest dolaşıp bazı görevleri yerine getirdiğimiz ve Akın bölümü olarak tabir edebileceğimiz iki kısımdan oluşuyordu. Ben serbest dolaşımda erkek Eivor seçerken, Akın bölümünde ise kadın olarak devam ettim. Zaten görünüm ve seslendirmeleri dışında arada bir fark bulunmuyor.
Öncelikle en sevilmeyen Assassin's Creed'de bile bildiğiniz gibi oyunun dünyası büyük bir özenle hazırlanmıştır. Assassin's Creed Valhalla bu geleneği kesinlikle bozmuyor ve yine şahane bir dünyayı avuçlarımızın içerisine bırakıyor. oyundaki yapılar, tasarımlar özenle hazırlanmış ve bu dünyanın içerisine bir o kadar da özenli bir şekilde yerleştirilmiş. Oynadığımız demo sürümü kısıtlı bir alanda olsa da yine de azımsanmayacak kadar büyük bir alanı kapsıyordu. Yani ana oyunda bu demoya kıyasla çok daha büyük bir dünya bizi bekliyor olacak. kısıtlı bir bölge olmasına rağmen burada irili ufaklı yerleşim bölgeleri, büyük kaleler, alabildiğince uzanan akarsular, mağaralar ve keşfedilmeyi bekleyen onlarca bölge vardı. Hatta göreve giderken enteresan, yıkık dökük bir kale dikkatimi çekti. Kale dediysem bizim Galata kulesi gibi bir kule düşünün. Burayı araştırmaya gittiğimde ise kendimi kocaman bir mağaranın içerisinde farklı bir hazinenin peşindeyken buldum. Kısacası oyunun dünyasının güzelliği kadar keşfetme dinamiği de yine üst seviyede tutulmuş.
Oynanış kısmında ise oyunun iyiden iyiye aksiyona, hatta biraz daha hack-n slash türüne kaydığını görüyoruz. R1 tuşu ile yine hafif saldırılarımızı gerçekleştirirken R2 tuşu ile ağır ataklar yapıyoruz. Karakterinizin seviyesine de bağlı olarak yetenekleriniz ile birlikte bu atakların vuruş gücü de değişiyor. Karakter özelleştirme ve yetenek geliştirme kısmı demoda biraz kısıtlandırılmış. Yani tam sürümde karakter görünümünü, kullandığı silahları değiştirebileceksiniz.