ArtılarGrafikler, dinamik kontroller, eşyalarla etkileşim serbest, Lara'nın yeni modellemesi gayet güzel.
Eksiler7.6 GB yer kaplıyor. Bu alışık olmadığımız bir durum. Oyunun grafik, ses ve yapay zeka hakkında eksikleri var. Bence iyi olmayan bir tarafı checkpoint kullanılıyor olması. Daha önceki versiyonlarda, her istenilen yerde save yapılması çok iyi bir şeydi.
PC oyunları iki devreye ayrılır 1996 yılından önce ve 1996 yılından sonra
diye. 1996 yılından önceki devire "Karanlık Çağ" diyebiliriz. Çünkü o zamanlar
henüz Tomb Raider oyunları piyasada yoktu. Olan oyunlarda Süper Mario Bros gibi
platformda atlamalı zıplamalı oyunlar.
Henüz Doom gibi 3 boyutlu silahla ilerlemeli oyunlar yoktu. Hele kadın karakteri
canlandıran hiç bir oyun düşünülmüyordu bile. Oyun yapanlarda kadın karakterinin
canlandırdığı bir oyunu yapmayı risk olarak görüyorlardı.
İşte bu ahval ve şeraitte ve de karanlıklar dünyasında bir İngiliz grafiker ilk
defa kadın karakterli bir oyunun temellerini atıyordu. Fakat ileride oyun
dünyasını sarsacak bir iş yaptığının da farkında değildi.
Bu oyun öyle bir çılgınlık nedeni olacaktı ki, ismine yüzlerce siteler yapılacak
ve yüzlerce fan kulübü kurulacaktı. Adeta bir efsane olmuştu. İlk defa Tomb
Raider oyununa Core Design firması el attı. Eidos firması sayesinde piyasada
yerini buldu.
Oyunun çok tutulmasının sebepleri şunlar olabilirdi;
1- Her şeyden önce kahramanının bir kadın olması. Böylece oyunun
kahramanı olan Lara Croft’ u hemcinsleri yalnız bırakmadı. Birçok erkek
oyuncunun yanı sıra oyun oynamasını sevmeyen kızların bile gözdesi olmuştu. Kısa
zamanda birçok evde karı kocanın beraberce oynayabileceği bir oyun haline geldi.
Tabi ki erkeklerde rüyalarının kadınını bulmuşlardı. Oyuna bu gözle baktılar.
Hele Lara' nın özel hareketleri arasında olan amuda kalkmaya hiçbir erkeğin
yüreği dayanamadı
2- Yapımın basit bir oynanış tarzı vardı. Hareketlerinde esneklik,
elastikiyetlik vardı. Kontrolü kolaydı.
3- Sağlam bir konusu vardı. Lara’ nın maceracı ruhu bütün hasta Tomb
Raider’cıları düşünemeyecekleri ufuklara taşıyordu. Oyun bir yerde başlıyor
sonra dünyanın 4 yanına dağılıyordu.
4- Bölüm aralarındaki demo’lar hem konuyu tamamlıyor hem de yapıtın
akışını tamamlıyordu. Bu dönemdeki oyunlarda bu şekilde demo’lar ilk defa
oluyordu.
5- Yapımda istenilen yerde kayıt edilebiliniyor, istenilen yerde de
tekrar yüklenebiliniyordu. Hem de bu işlem istenildiği kadar yapılıyordu.
Böylelikle oyunun oynanabilirliğini artıyordu. Atlaması zor bir yerde defalarca
denemek işi kolaylaştırıyordu.
6- O zamanın teknolojisi ile grafiklerinin ve sesin çok güzel olması.
Adventure oyunlarında grafikler ön planda olmazsa da, ilk Tomb Raider oyununda
istenileni veriyordu. Kullanılan oyun motoru bu iş için mükemmeldi. Zaten Eidos
bu motordan oyunun 5. serisi olan Chronicles’ a kadar vazgeçmedi.
7- Yapımda zaman zaman çözümü zor fakat genellikle kolay bulmacaların
oluşu.
8- Oyunda secret dediğimiz gizli yerlerin olması, yapıta ayrı bir hava
katıyordu. Secret’ler oyunda gizlenmiş yerlerdi ve bazen bulunmaları zor
oluyordu. Bazen de gözümüzün önünde olması yetmiyordu. Çünkü ona ulaşmak için
özel enerji harcamak gerekiyordu. Secret’leri bulunca oyuncuya ekstra silahlar
ve item’lar veriyordu. Bazen TR3 teki gibi oyun bittikten sonra extra bir ilave
bölüm oynamaya izin veriyordu. Bu ise bir nevi mükafattı.