Beni en çok çeken topun çıkardığı ses, havada süzülmesi… Anlayamazsınız!..
PlatformlarPC, PlayStation 4, XBox One
Yapımcı - YayıncıHB Studios - HB Studios
Çoklu Oyuncu: Var
Oyun Türü: Simülasyon
Merlin Puanı70
5 Kişi Oyladı
Okur Ortalaması%42
ArtılarGerçekçi oyun deneyimi. Animasyonlar temiz. Top fizik kurallarına uygun biçimde hareket ediyor.
EksilerKontrollere alışması da uzmanlaşması da zor. Sadece golfe yakından ilgili oyunculara hitap ediyor. Parkur atmosferi hiç iyi yansıtılamamış.
Öyle bir yer ki oyun dünyası, yeterince paranız ve şöhretiniz yoksa kolay kolay söz sahibi olamıyorsunuz. Bu nedenle küçük bütçelerle ortaya çıkan ve büyük firmalara bağlı olmayan “indie” diye tabir edilen yapımlar, tam bir kurtlar sofrasında buluyorlar kendilerini. Kanadalı yapımcı HB Studios tarafından geliştirilen The Golf Club da sessiz sedasız piyasaya sürülen, grafikleri ve gerçekçi oyun tarzı ile iddialı olduğunu dile getiren bir golf oyunu. Piyasanın en az oyun üretilen klasmanı olan golf türünde karşımıza çıkması bir avantaj elbette, ama oyun o kadar da başarılı mı, gelin birlikte irdeleyelim.
Durumum yoktu kardeş, okuyamadım
Aslında şimdi döşenip golf sporunun bir iddiaya göre Çinliler tarafından icat edilmiş olduğuna, başka bir iddiaya göre de Romalıların MÖ dönemlerde golf benzeri bir spor ile ilgilendiklerine değinmek isterdim ama önceki incelememin ardından sizlerden gelen, “özet geç, değerli din kardeşim!” ve “durumum yoktu, okuyamadım” şeklindeki tepkileri göz önüne alarak, direkt konuya, yani The Golf Club’a geçiyorum.
PGA Tour gibi daha fazla kitleye hitap etmek yerine, tamamen gerçekçiliğe odaklanan ve golf sporunun gerçek tutkunlarına hitap eden bir oyun yapmayı kafasına koymuş olan yapımcılar, The Golf Club’da kelimenin tam anlamıyla bir simülasyon oluşturmaya çalışmışlar. Sunulan kontrol sisteminden, bölüm tasarımlarına ve ekran üzerindeki bilgilendirme simgelerine kadar, sadece golf hakkında bilgi sahibi olanları baz almışlar. Hal böyle olunca golf oyunu ile hiç tecrübesi olmayan ya da bu oyun ile hasbelkader karşılaşmış insanlar için uzun bir alışma evresi ortaya çıkıyor diyebiliriz.
Ya vezir olurum ya da rezil
Golf sporunun en kritik noktası olan topa vuruşun, tamamen analog kol ile yapıldığını belirterek söze başlayalım. Yapımcılar gerçekçilik oluşturmak adına, oyuncunun topa istediği miktarda vurabilmesi için analog kolu geriye doğru çekip, istediği hızda ileriye ittirmesi üzerine bir sistem kurmuşlar. Bilgisayarda da durum pek farklı değil. Bu sefer de farenizi geriye çekip ileriye ittirerek topu fırlatıyorsunuz. Topa vururken herhangi bir çizgi ya da bar ortaya çıkmadığından tamamen sizin önsezileriniz devreye giriyor. Analog kolu ne kadar geri çekeceğini ve ne kadar hızlı biçimde ileri iteceğinizi hislerini kullanarak belirlemeniz gerekiyor. Bu sistemi kullanmaya başladığınızda, Wii’nin hareket algılayıcı kumandasında ilk kez bowling oynayan misafir çocuğu gibi yüreğiniz heyecanla doluyor ama bir süre sonra bu kontrolün haddinden fazla zorladığını da tecrübe ediyorsunuz. Simülasyon yarış oyunlarındaki tüm yardımlarını kapatıp, yağmurlu havada viraj dönmeye dönüşüyor bu kontrol sistemi. Alışması da uzmanlaşması da zor.
Tamamıyla golf tutkunlarına hitap ettiği için, amacımızın en vuruş yaparak topu deliğe sokmamızın gerektiğini; sopa seçiminin, rüzgârın ve zeminin eğiminin ne kadar önemli olduğunu detaylı biçimde anlatmaya gerek yok sanırım. Yapımcılar tüm bu dış etkenleri gerçek hayatta olduğu gibi detaylı ve özüne uygun biçimde oyuna aktarmayı başarmışlar. Özellikle topun düştüğü yerdeki zeminin özelliği ve açısı, en az rüzgâr ve sopa seçimi kadar hayati ölçüde oyunu etkiliyor.
Spikerden mutlaka bahsetmemiz gerek. Her atışın ardından mantıklı yorumlarda ve tavsiyelerde bulunuyor sanal anlatıcımız. Açık konuşmak gerekirse, vasat üstü seviyede bulduğum oyunun spikeri beni biraz şaşırttı diyebilirim. Diğer spor oyunlarındaki saçmalayan spikerler yerine, buradaki anlatım çok daha gerçekçi ve gelişen olaylarla daha örtüşlür biçimde karşımıza çıkıyor.