The Escapist 2

Hapisanelerden kaçmak, genellikle klasik filmlere harika bir konu olur. Planlanmış kaçışlar, el birliği ve zamanlama, kaçışlardaki anahtar noktalardandır, o yüzden kendinizi serin kanlı tutmalı ve her şeyin yolunda gitmesi için dua etmeniz gerekir. Tabii, gunu gerçekten yapmak isterseniz sizi zorla "hapse girin" tercihi ile başbaşa bırakmayacağım. The Escapist 2, ilk oyunundaki teması ile aynı olarak, hapisanelerden kaçma planı yapma ve bunu uygulama üzerine kurulu.

Herhangi bir yerde gördüğünüz oyun içi görüntü, sizi kandırmasın. Her ne kadar günümüzdeki "piksel" tarzı oyunlara benzese de, yapımın oynanışı bir hayli keyifli ve düşünce gerektiriyor. Başta, her oyunda olduğu gibi, oyunun mekaniklerini öğrenmemiz açısından bir hapisaneye gidiyor ve oyunun söylediklerini sırasıyla yapıyoruz. Bir önceki oyundan farklı olarak, pek bir şey yok, sadece göze batan asıl olay daha fazla eşyaların ve hapisanelerin bulunması. Yapımcı Team 17, muhtemelen çokça sevilen The Escapist'e yeni eşyalar ekleyerek oyuncuların ne kadar yaratıcı olduğu görmek istemiş.

The Escapist 2, oynanış olarak bir simülatöre çok benziyor. Kendinizi her ne kadar hapisaneden dışarı çıkartmaya çalışsanız da, aynı zamanda hapishane kurallarına uymanız gerekiyor. Kahvaltı, öğlen teneffüsü ve akşam yemeği gibi hapishane genelinde olan olaylar sırasında orada değilseniz, yönetmelik bir şeylerin ters olduğunu anlıyor ve sizi aramaya başlıyor. Yani demek istediğim, eğer planlarınızı yapacaksanız, aynı zamanda hapishanenin kendi düzenlediği programa da dikkat etmeniz gerektiği.