Başlangıcı nasıl yapmalıyım diye biraz düşündüm aslında. Zira bu yazıyı uykulu gözlerle yazıyorum, ancak öyle bir heyecana sahibim ki, StarCraft II'yi deneyeceğim için uykumu askıya aldım, geriye kalan kırıntıları da gözlerimden kirpiklerimle süpürüyorum şu an...
Mayıs 2007'de gelen ilk duyuruyla başlayan heyecan, özellikle son aylarda katlanarak artmıştı. Son günlerde sizi StarCraft II'ye fazlaca boğduk, farkındayız, ama bu 12 yılda gerçekleşebilecek bir olay. Belki de uzun süredir gerçekleşmesi beklenen mucizelerden biri. Öyle ki, siz ilgili olmasanız dahi çevredeki ilginin boyutundan fazlasıyla nasiplenebiliyor, bir anda kendinizi "oyunu bekleyenler arasında" bulabiliyorsunuz. İşte o bekleyiş, bir kaç saat önce sona erdi ve kullanıcılar, StarCraft II'ye kavuştu.
Bir dev ile buluşma
Merlin'in Kazanı olarak bu gece için birçok planı, düşünceyi, olasılığı süzgeçten geçirdik, en stabilleri sepetimize ekledik ve arabamıza atladığımız gibi yola koyulduk. Karanlık yolları aydınlatan sokak lambalarının altlarından hızla geçerken, ben de vardığımızda nelerle karşılaşabileceğimizi düşünüyordum. Her ne kadar yolda giderken dinlediğimiz ilginç müzikler, atmosferden az da olsa kopmamızı sağlayıp bizi alternatif boyutlara sürüklese de, StarCraft II'nin etkisi yine ağır bastı...
İlk durağımız Etiler Teknosa'ydı. Gece kulüpleri, nezih ortamı ve ışıltılı sokaklarıyla bilinen Etiler, belli ki uzun süredir böyle bir tanıtıma ev sahipliği yapmamıştı. Zira Teknosa önünde pek fazla oyuncu yoktu, ancak yine de etraftan geçen birçok kişi yanımıza gelerek "burada ne oluyor" gibisinden sorular sordu. "StarCraft II'nin gece satışı var" deyince, "o da ne?" gibi tepkiler aldık. Tabii ki haliyle herkesin konu hakkında bilgisi olmasını beklemiyorduk, ancak insanların bu gibi etkinliklere yine de kayıtsız kalamadıklarını gördük. Her ne kadar "bu bir oyun" deyince, "oyun için gece gece beklenir mi yahu" gibi ön yargılı cevaplar verseler de, eminim ki bu gece başını yastığa koyacaklar ve "acaba nasıl bir oyun için orada toplandı bu kalabalık" demeden uyumayacaklardır. Hatta belki de bu merakları, onları günün ilk ışıklarıyla StarCraft II almaya bile itebilir, kim bilir...