1/3

Soul Reaver 2

Fatih Arpacı 3.06.2010 - 12:31
Oyunda 3. ki?i gözünden Raziel’i yönetiyoruz. Raziel, sadece kemiklerin üzerine yerle?mi? kaslar ile syrtynda birer paçavraya benzeyen kanatlar ve kary?yk saçlary ve göz yuvalaryndan y?yk saçan bir kafadan ibaret. Ancak bütün olarak bakyldy?ynda oldukça karizmatik bir yapyya sahip.
Platformlar PC
Soul Reaver 2
  • Yapımcı - Yayıncı Crystal Dynamics - Crystal Dynamics
  • Çoklu Oyuncu: Yok
  • Oyun Türü: Aksiyon
  • Sistem Gereksinimleri
Merlin Puanı 90
Artılar -
Eksiler -

Soul Reaver 2, adından da anlaşılacağı üzere bir oyunun (Legacy of Kain: Soul Reaver - 1999) konu olarak devamı niteliğinde, ancak önceki oyun da başka bir oyunun (Blood Omen: Legacy of Kain -1996) devamıydı. Her üç oyunda öncelikle konsol oyun makineleri için çıkartılmıştı. Ancak daha sonra üçü de PC'ye aktarıldı. Bu oyun (Soul Reaver 2) da önceki oyunlar gibi bir 3. kişi action oyunu.

Önceki oyunları oynamadım ancak bu oyunun başında "zorla ama zevkle" izletilen animasyonların ardından anladığım konusuna göre:

Raziel çok uzun bir süre önce, kutsal bir savaşçıyken, mezarı Kain denen vampir tarafından bozulmuş ve ruhu Kain'e hizmet etmek için tutsak edilmiştir. Binlerce yıl Kain'e yarı vampir yarı iblis bir formda hizmet ettikten sonra, dışlanmış ve bir çukura atılmıştır. Bütün teni yanmış ve gözleri yandığı mavi ateşin etkisiyle yok olmuş, yerlerini mavi ışık saçan oyuklar almıştır. Mavi tenli ve cidden süper karizmatik kahramanımız Raziel tam olarak hiçbir şeye benzemeyen ama hafiften insani vücut formunda sağ koluna yerleşmiş bir silah olan "Reaver"ı taşımaktadır. Bu silahla kendisi arasında özel bir bağ bulunmaktadır. Raziel bu silahın da yardımıyla kendisini bu hallere sokan Kain'den intikam almak istemektedir. Tam Kain'le karşılaşıp onunla kapışacakken Kain bizimkini geri savurur ve bir ton "nutuk" çeker, ardından açılan bir zaman kapısından geçip kaybolur, Raziel'de kurtlu olduğu için o kapıdan geçer ve kendisini bir zaman gardiyanı (Moebius) ile karşı karşıya bulur Raziel onun tehlikeli birisi olduğunu bilmektedir ama tam olarak ne yapacağını bilememektedir. Zaman gardiyanı düşmanımın düşmanı benim dostumdur mantığıyla Raziel'e bir ton nutuk da kendisi çeker. Ona nasıl 9 zaman gardiyanından 6'sının vampirler tarafından öldürüldüğünü falan anlatır. Raziel'in kafası artık iyice karışmıştır; kime ve neye inanacağına karar veremez halde Moebius'un da gazıyla Kain'den intikam almak üzere yola çıkar.

Oynanış: Oyunda 3ncü kişi gözünden Raziel'i yönetiyoruz. Raziel, sadece kemiklerin üzerine yerleşmiş kaslar ile sırtında birer paçavraya benzeyen kanatlar ve karizmatik saçları ve göz yuvalarından ışık saçan bir kafadan ibaret. Ancak bütün olarak bakıldığında oldukça karizmatik bir yapıya sahip :) Alt çenesinden itibaren göğsüne doğru dolanmış bir atkısı var. Bu atkının niye orda olduğunu biraz oynayınca anlıyoruz. Atkıyı açtığımız zaman Raziel'in alt çenesinin olmadığını ve öldürdüğümüz rakiplerin ruhunu içtiğini görüyoruz. Raziel iblislikle vampirliğin de verdiği doğayla bir undead karakter ve asla gerçekten ölemiyor. Birisi tarafından bedeni öldürüldüğünde veya biz istediğimiz zaman, ruhsal boyuta geçiyor ve burada tekrar enerji toplayıp "uygun ortamlarda" bedensel boyuta geri dönebiliyor. Ruhsal boyuta geçtiğinde canlı olan düşmanlar görünmüyorlar, onlar yerine bazen iblisler ve serbest ruhlar görünebiliyor; içinde bulunduğumuz mekan bükülüyor, ortamın geometrisi baya bir değişiyor, önceden farkedemediğimiz bazı şeyleri farkedebiliyoruz. Ruhsal boyuttayken Raziel ortamda bulunan serbest ruhları yutarak enerjisini doldurabiliyor, kapalı parmakların arasından süzülebiliyor, bedensel boyuttayken ulaşamadığı yerlere ulaşabiliyor, ancak kolunda sabit olan Reaver'dan başka bir silah kullanamıyor. Bedensel boyuttaysa duvarlara tırmanabiliyor ve suda yüzebiliyor, fiziksel olan her şeyle etkileşebiliyor. Yani Raziel'in boyut değiştirebilme özelliğini, sıkıştığımız anlarda ruhumuzu kurtarmak veya herhangi bir boyutta ulaşamadığımız yerlere diğerinde ulaşabilmek için kullanıyoruz. Her iki boyuttayken de kanatlarımızı kullanarak yüksek yerlerden aşağı süzülebiliyoruz.