Resident Evil ilk kez Playstationda çıktığında oyunu arkadaşımda görmüştüm. RE'nin çıkışına kadar PS'yi sürekli küçümseyen ben bu oyunu görmem sonucunda neredeyse PS almaya karar veriyordum. Bu oyundaki atmosfer, korku öğeleri, heyecan beni o kadar etkiledi ki o gün bugündür Playstation'dan korkarım.
Resident Evil'la beraber oyunlar artık korkutucu olmaya başlamıştı. PS'nin en büyük kozlarından biri bu oyundu. Bu korku trendinin PC'deki o dönem temsilcisiyse Phantasmagoria serisiydi. Resident Evil PC'ye convert edildiğinde RE'nin PC'deki performansından pek umutlu değildim çünkü PS'den PC'ye convert edilen oyunların durumu ortadaydı. Ama Capcom beni yanılttı ve PS'deki tüm atmosferi PC'ye yansıtmayı başardı. Oyunun ilk bölümünü zevkle oynamış ve bitirmiştim. Ama bu hikayenin daha uzayacağı belliydi.
Şimdi elimizde oyunun 2. bölümü var. Konusunun pek özgün olduğunu söylemek zor ama işleniş açısından kesinlikle mükemmel. Özellikle bu durum sizi bilgisayarın başına çiviliyor. Konu aslında çok uzun, karışık ve senaryonun bazı yerleri belirsiz, senaristler konuyu biraz da kendimize göre yorumlamamızı istemişler. İşi abartıp internette herkesin kendi senaryosunu yazdığı siteler açılmış. Umbrella Corp. adlı bir şirket yaptığı tehlikeli biyolojik deneyler sonucu Racoon City'deki herkesi zombileştirmiştir. S.T.A.R.S. ekibinin ilk bölümden tanıdığımız gözüpek elemanı Chris Redfield'in ablası Claire Redfield kardeşi Chris'i ziyaret etmek için Racoon city'e gelir. Ancak görünürde hiçbir insan olmadığı gibi Claire bir süre sonra sayısız zombiyle karşı karşıya gelir. Bu sırada işteki ilk gününü geçiren çaylak polis Leon Kennedy'le karşılaşırlar. Polis merkezine giderken geçirdikleri kaza sonucunda ayrı düşerler ve polis merkezinde buluşmak üzere anlaşırlar.
Bu noktadan kontrolü biz devralıyoruz. Her iki karakteri de seçmek mümkün. Oyunun ilerlemesiyle karışan senaryoyu anlatmaya başlarsam Wordpad'in başında bir hafta geçirmem gerekir. Oyunun iki modu mevcut:Normal mode ve Arrange Mode. Normal modunda güçlü silahlara ulaşmak için biraz emek sarfetmeniz gerekecek ayrıca cephaneniz sınırlı ve buna bağlı olarak da oyun daha zor. Arrange modunda ise en güçlü silahlara(Rocket Launcher, Submachine Gun, Gatling Gun vs. . )daha baştan sahip oluyorsunuz ve çoğunun cephanesi sonsuz. Oyunun kamera açıları oyunun korkutucu olmasının en büyük nedeni çünkü mekanlara göre değişen kamera açıları zombileri veya diğer yaratıkları önceden görmenizi genellikle engelliyor.
Sesler üzerinde gerçekten profesyonelce çalışılmış. Ayak sesleri, kapı çarpmaları, zombilerin çıkardıkları iniltiler. Özellikle yerine göre değişen müzikler insanın korkusunu ikiye katlıyor. Her kapının ardından çıkacaklara karşı hazırlıklı olmanızı sağlıyor.
RE2'de kalbimin sıkıştığı anlar oldu. Mesela Polis merkezinin dar koridorlarından geçerken kırılan camlardan bir anda çıkan ve size uzanmaya çalışan zombiler veya yerde yatan ve ölmüş olduğunu sandığınız zombilerin bir anda ayağınıza sarılması gibi. RE2'de bu tür sahnelerden bol bol var. Hikaye Ara movie'lerle aktarılıyor. Bu ara movieler gerçekten özenle yapılmış. Bir de oyunda bazı bölümlerde çıkan büyük canavarlar var. Bunlar kimi zaman dev bir timsah kimi zamansa mutasyon geçirmiş bir bilim adamı olabiliyor. Oyunun en sevmediğim tarafı save sistemi. İlk oyunda da aynı sistem vardı. Alışmak biraz zaman istiyor. Oyunu ancak belirli odalardaki daktilolar sayesinde save edebiliyorsunuz. Mesela ilk save için polis merkezine kadar ulaşmanız gerekli. Hatta save etmeniz için yanınızda mürekkebiniz(Ink Ribbon) de olmalı(Genellikle daktilonun yakınlarında mürekkep bulunuyor).
Oyunda 4 farklı senaryo var (LeonA, LeonB, ClaireA, ClaireB). İki karakterin de A senaryosunu oynayabiliyorsunuz ve bunlardan biriyle oyunu bitirirseniz diğer karakterin B senaryosunu oynayabiliyorsunuz. Oyunun daha uzun süreli oynanmasını sağlamak için yapılan bu sistemin pek başarılı olduğu söylenemez. Çünkü diğer senaryolarda temel olarak ana senaryonun aynısı yalnızca bazı ayrıntılar farklı bu yüzden B senaryoları kolayca bitiyor. Oyun en az Direct3D uyumlu bir ekran kartı istiyor. S3 Virge sınıfı yeterli. Oyunun software modu grafikler açısından bir hayli kötü. Ama oyunu bu şekilde oynayan arkadaşımdan pek bir şikayet gelmedi çünkü oyundaki atmosfer insanın başını döndürüyor.
Oyunda bol bol kan var. Ama bu rahatsız edici düzeyde değil(Toplumsal
görevimizi de yapalım). Oyunda hareket eden herşeyden korkmayın herşeye ateş
etmeyin metin olun gereksiz heyecan yapmayın. Gece oynamayın oynarsanız bile
birini yanınıza alın, arada sırada kendinize "zombi falan dinlemem dağıtırım
ortalığı" gibi gazlar verin.
RE2 atmosfer harikası bir klasik. Adventure hayranları için bulmacalar idare
edici düzeyde, aksiyon ve korku severler için ise büyük bir nimet. Kaçırmak
büyük bir hata olur. Capcom deyince hep aklıma bir büro dolusu çekik gözlü adam
gelir. Ama küçümsememek lazım bunlar zeki ve yetenekli adamlar:)