İnsanoğlu özgürlüğüne ne kadar da düşkündür. Tutsak yaşamaktansa
ölmeyi tercih eder. İnsanın limitlerini zorlarsanız bırakın tutsaklığı, kabullenemediği
her şeye baş kaldırır. Aynı düşünce ve amaçtaki insanların bir araya gelip toplu
hareket etmesiyle, amaçları için de silah kullanmasıyla direniş dediğimiz olay
başlar. Biz bu olayın Mars’ta yaşanan kısmını irdeleyeceğiz. Direniş tek dünyaya
ait bir durum olmaktan çıkıyor.
Uzun süre PS2 kullanan oyun severlerin hafızasına kazınmış özel bir oyun vardır.
Red Faction çıktığı tarihte oldukça ses getirmişti. Konu olarak bir grup
madencinin direnişi ve mücadelesi anlatılmıştı. Yapımcı firma Volition aksiyon
bazlı FPS’nin içine özel teknikler kullanarak (GeoMod) yıkım sahneleri
eklemişti. Elimizdeki etkili roketatar ve bombalarla duvarları yıkıp binalara
hasar verebiliyorduk. Amaç alışılagelmiş kalıpların dışına çıkarak, oyunculara
etraftaki birçok yapıyı yıkabilme (Hasar verme) deneyimi yaşatmaktı. Çoğumuz
binaları yerle bir etme ya da kilitli kapılara rastlayınca anahtara ihtiyaç
duymadan kapıyı patlatıp içeri girme hevesine düşmüştük. Bu her ne kadar
istenilen sonuca ulaşmasa da, yinede övgüyü hak etmişti. Yapılan ikinci oyunun
ardından Volition, Red Faction: Guerrilla’yı (RF) hazırlıyor. Burada bir noktaya
parmak basmak istiyorum. İlk oyun için direnişin sembolü olarak, çekiç tutan el
seçilmişti. İkinci oyunda makineli silah tutan bir el resmedilmişti. RF:
Guerrilla’da ise direnişin sembolü “Balyoz” olarak değiştirilmiş.
"Oyunda yıkım sahnelerine çoğu kez rastlayacaksınız."
Özgürlüğe uzanan yol
RF: Guerrilla, isyanın başladığı zamandan 50 yıl sonrasını konu alıyor. Aradan
geçen bu zamanın sonunda, Kızıl Gezegen’de üç grup oluşmuş, bunlar; Mars’ın
büyük bir bölümünü hâkimiyeti altına almış olan Earth Defense Force (EDF),
oyundaki ana karakterimiz Alec Mason’un liderliğini yaptığı madenci direniş
grubu ve yağmacıların bir araya geldiği grup. Bu yağmacıların kimseyi dost
edinmediğini ve asla işbirliğine yanaşmadığını söyleyeyim. Karşımızdaki en büyük
güç EDF askerleri, aynı zamanda yağmacılarla da uğraşmak zorundayız. Haklı bir
direniş için çekilen çile kutsaldır. Bizde bu çileye severek katlanacağız elbet.