Tüm sosyal hayata elveda! Pro Evolution Soccer geri geldi!
Ne ilginçtir ki, son yıllarda kendi alanında tekel olmuş bir markanın, yani
FIFA’nın düşüşüne tanık oluyorduk. Uzak doğudan gelen rakipleri karşısında
Amerikalılar çok ciddi şekilde sarsılmışlardı. Öyle ki Pro Evolution Soccer ile
Konami sadece kaliteli bir futbol oyun yapmakla kalmamış, FIFA’nın tekel olduğu
pazara girip, PC kullanıcılarına seçme fırsatı da sunmuş oldu. Böylelikle iki
oyun arasında kıyasıya bir rekabet ve oyuncular arasında da iki oyunu kıyaslama
başladı.
Japonlar, PES’i son derece gerçekçi ve rahat bir oynanabilirlik ile piyasaya
sürdüler. Rakiplerine oranla oyun, saha içinde çok daha özgür bir şekilde
oynanıyordu. Öyle ki futbolcular, uzun yıllardır karşılaşmadığımız kadar dinamik
hareket ediyorlardı. Bu durum bizim oyuna etkimizi oldukça olumlu yönde
etkiliyordu. Paslar ve şutlara geldiğimizde, rakiplerine oranla maç esnasında
daha gerçekçi anlar yaşıyorduk. Ancak ufak tefek eksiklikler de yok değildi.
Örneğin uzaktan şutların çok yüksek oranda defanstan dönmesi, bazen sinir bozucu
bir hal alıyordu. Fakat tüm eksiklerine rağmen, oynanabilirliğin verdiği keyif
öylesine üst noktalardaydı ki, birçok FIFA’cı, tercihini PES’den yana kullanmaya
başlamıştı. Peki FIFA cephesinde işler neden ters gitmişti? Neden FIFA eski
popülaritesini kaybediyordu?
Neden yıllarca o zayıf oynanabilirlikte ısrar edildi?
Aslında herşey Motion Capture isimli, futbolcunun bedeninin çeşitli yerlerine
yerleştirilen algılayıcılar vasıtası ile, yapılan hareketi birebir olarak
bilgisayara aktarma tekniğinin, FIFA’da kullanılması ile başladı. İlk bakışta
oldukça iyi bir fikir olarak gözüken bu teknik, başlangıçta epey gerçekçi
görünüyordu. Ancak EA’nin oyunu geliştirmek bağlamında her sene bu tekniği daha
da detaylı kullanmasından ötürü, artık oyundaki futbolcular, kurulu robotlara
dönüştüler. Nasıl mı? Artık futbolcunun ayağına top geldiğinde hemen bir oyun
içi animasyon izliyorduk. Oyuncunun topu nasıl karşıladığını gösteren bu
animasyon küçüktü ama o sırada oyuna hiç bir müdahale yapmamıza izin vermiyordu.
Nitekim aldığımız topu herhangi bir takım arkadaşımıza atmaya çalıştığımızda
bile, devreye pas verme animasyonunun girişi, bizi çok kısa bir zaman diliminde
de olsa etkisiz hale getiriyordu. Bu tür animasyonların FIFA serilerinde çok sık
kullanılmasından ötürü, sanki önceden programlanmış futbolcuları kontrol edip,
kurgulanmış maçları kazanıyor gibiydik. Zira bu durum, oynanışa temelden etki
ediyordu. Hamle yapma fırsatımız azaldığı gibi FIFA, dinamik bir oynanıştan çok
uzaktaydı. Tabi hatalar bunlarla da kalmıyordu. EA, “Off the Ball” gibi özgürlük
katili özellikleri de oyuna katarak, FIFA’da oynanabilirlik namına hiçbir şey
bırakmamıştı. İşte tüm bu ufak tefek detaylar birleştiklerinde, koskoca bir
markanın yani FIFA’nın içeriden fitilini ateşledi. Ancak neden zayıf
oynanabilirlikte ısrar edildiği sorusuna verilecek cevaba geldiğimizde, ilk
olarak şu söylenebilir; yapımcı EA Sports, oyuna yeni animasyonlar ekleyerek,
daha gerçekçi görüneceğini düşündü. Nitekim haklıydılar, oyun daha gerçekçi
görünüyordu. Ancak gördüğümüz oyun içi futbolcu animasyonları, pas verildiğinde
topun güdümlü füze gibi hareket etmesi, keşfedilebilen çeşitli gol taktikleri,
oynanabilirliği katleden en önemli etkenler olmuştu. Bunu EA’nin biraz geç fark
ettiği bir gerçek. Fakat madalyonun bir de diğer yüzü vardı. Zaten piyasada
tekel olmuş bir oyunun her sene alıcıları adeta hazırdı. Pazarda hiç bir zorluk
çekmeden satılacağı garanti oyunların başında geliyordu FIFA. Hal böyle olunca
oyunu geliştirmeye yönelik projeler üretmek yerine, ilgiyi kaybetmemek için hep
makyaj kısmına eğilindi. Tabi bu durumda oyuncuların tepki göstermesine yol açtı
ve ardından PES ile FIFA arasındaki rekabet başlamış oldu.
Son 2 senede piyasaya çıkan FIFA oyunlarında yaşanan olumlu gelişmeler herkesin
dikkatini çekti. Oynanabilirlik biraz daha düzeltilmeye başlamıştı. Belki
oyuncular için ufak ama EA için oldukça büyük bir adımdı bu gelişmeler. Zira
sözünü ettiğimiz firma yıllarca, birbirinden pek de değişiklik göstermeyen
oyunları piyasaya sürüyordu. Ancak serinin son çıkan oyunlarında yapılan
geliştirmeler, EA Sports binasında kıpırdanmaların olduğunun kanıtıydı.