Heyecanımızın tekrar doruklara tırmandığını hissedebiliyoruz. Yarış 
oyunlarının babası ve her yeni bir yapımda, daha çok adrenalin salgılamamıza 
sebep olan konsept Need For Speed, Most Wanted ile muhteşem bir dönüş 
gerçekleştirmeye hazırlanıyor. 17 Kasım’da piyasalardaki yerini alması beklenen 
Most Wanted’ın, yayınlanan demosunu inceleme imkanı bulduk. Demoyu gördükten 
sonra ise, heyecanımız iki katına çıktı ve sabırsızlıkla bekleme durumlarına 
geçtik. Yarış oyunlarının yanısıra, bu oyunlarda karşımıza çıkan grafikler 
konusunda da yeni bir çığır açılacak gibi. Most Wanted, demo’su olmasına rağmen 
gerçekten muazzam gözüküyor.
Geri sayım durumları
Başta karşımıza çıkan bayan, bize uyarısını yaptıktan sonra harika bir başlangıç 
videosu ile karşı karşıya kalıyoruz. Muhteşem bir kaçma- kovalama sahnesi var ve 
bizi Most Wanted hakkında iyiden iyiye fikir sahibi yapıyor. Bunları gördükten 
sonra, oyunda bunu aralıksız olarak yaşayacağımız aklımıza geliyor ve iki katı 
heyecanlanıyoruz. En gaz yerde noktalanıyor ve buradan da ana menüye giriş 
yapıyoruz. 
Demo olması dolayısıyla, yarış seçeneklerimiz ve kullanabileceğimiz araçlar da 
tabiiki sınırlı. Quick Race kısmına girerek, buradaki üç yarıştan istediğimizi 
oynayabiliyoruz, ikisi Sprint diğeri de Speedtrap modunda yapılıyor. Oynanabilir 
diğer kısım olan Challenge’da ise, Pursuit Length, Tolloboth Time Trial ve 
Roadblock olmak üzere üç çeşit yarış şeklini oynayabiliyoruz. Demoda da 
görüldüğü üzere çok çeşitli yarış türleri var. Sprint ile normal yarışımızı 
yaparken, Speedtrap ile gerekli checkpoint’lere olabildiğince hızlı girmeye 
çalışıyoruz, Pursuit Length’de polislere karşı amansız bir mücadele veriyoruz 
ki, Most Wanted’da da ana tema polislerden olabildiğince kaçmak üzerine kurulu 
olacak. Tollboth Time Trial’da, belirli bir süre içerisinde, gerekli 
checkpoint’lere ulaşmaya ve yarışı tamamlamaya çalışıyoruz. Roadblock ise 
demodaki en heyecanlı yarış olarak kabul edilebilir. Bir yandan polisler 
tarafından kovalanıyoruz, diğer yandan ise kendileri önümüze barikatlar 
kuruyorlar. Araçlarını yolun ortasına döşeyerek geçmemizi engelliyor ya da dar 
yolları kapatarak bizi durdurmaya çalışıyorlar. Bizim de amacımız, bir taraftan 
arkamızdakilerden kaçarken, diğer yandan da önümüzdeki tuzakları safdışı 
bırakmak.
Grafiksel devrim
Herhangi bir yarış modunu seçtikten sonra giriş yapıyoruz. Tek kelimeyle 
muhteşem grafikler karşımızda duruyor. Çevre detaylarından tutun da, araçların 
modellemesi, ışık oyunları ve özellikle yansımalar iyiden iyiye gerçeğe 
yaklaşmışlar. Görür görmez ağzımız açık kaldı ve büyülendik. Daha sonra oynamaya 
başladık ve o hız duygusunu da hissetmeye başladıktan sonra daha da keyiflenmeye 
başladık. Hızlandıkça, çevredeki ve etraftaki araçların ışıklarının daha bulanık 
gözükmesi, çevrenin hızın da etkisiyle geride kalması, muhteşem efektler ile 
desteklenmişler. Uzun lafın kısası, grafikler tek kelimeyle aşmışlar ve bize 
görsel şölen sunacaklar. Tabii, ekran kartlarının da buna paralel olarak sağlam 
olması gerektiğini de söylemeden edemiyoruz.