Diğer FPS oyunlarına nazaran yeni bir şeyler deneyen LawBreakers, yeni tatlar arayan oyuncuların karşısına çıktı.
Günümüz video oyun dünyasında Call of Duty ve Battlefield serilerinin başı çektiği FPS oyunlarının hiç kısır bir döngü içerisinde kaldığını düşündünüz mü? RYO, RTS veya TPS oyun türlerinin aksine, yenilikçi olma konusunda büyük sıkıntılar çeken FPS oyun türü, maalesef inovasyon konusunda yıllardır yaşadığı problemleri bir türlü çözemiyor. Neredeyse 10-15 yıl öncesinde kalıplaşmış oynanış dinamikleri üzerine kurulan bu oyun türüne ait çıkan yeni oyunlar, oyuncuyu memnun etme konusunda ne yazık ki pek başarılı olamıyor. Parlak fikirleri olan oyun geliştiricileri karınca adımları misali FPS türüne yenilik getirse de, yeni oyunlarda devrimsel değişikliklerin yerine sadece farklı savaş temaları görmekten uzağa gidemiyoruz.
Bunların yanında bazı geliştirici ekipler FPS türü için yeni bir şeyler deniyor ancak, ortaya koyulan mekanikler FPS türünden uzaktan kaldığı için oyunların kimliği de kayboluyor. Aynı şekilde bir diğerinin başarısından kopya çeken oyunlar ise maalesef kendini oyunculara kanıtlamakta güçlük çektiğinden, diğer video oyunların arasında kolayca kayboluyor.
Aslına bakarsak olayın FPS türünde devrim yaratmak değil, oynanış mekaniklerinin oyuncuya güzel bir şekilde sunulmasının kilit nokta olduğunu söyleyebiliriz. İşte bu noktada kemikleşmiş tabuları yıkan oyunların, kendisini diğer oyunlardan kolay bir şekilde ayırabildiğine şahit olabilirsiniz. Yaklaşık 15 - 20 saatlik bir tecrübenin ardından LawBreakers’ın yukarıda belirten tanıma uyum sağladığını rahatlıkla söyleyebilirim. LawBreakers belki yenilik konusunda güzel bir yapım olmayabilir ancak vadedileni yerine getirmek konusunda hakkı yenmeyecek bir oyun olarak karşımıza çıkmış.