Yapımcı - YayıncıCauldron - Playlogic International
Çoklu Oyuncu: Var
Oyun Türü: Aksiyon
Merlin Puanı73
Artılarİlk oyundan çok daha kaliteli, şehirlerde dolaşma, eşya alım satımı, daha fazla kombo ve yetenek, npc'ler ile etkileşim, yan görev alabilme, harika müzikler, multiplayer
EksilerGrafikler daha iyi olabilirdi, seslerde ve oyun içinde bazı hatalar var, kontrollerde bazı problemler var, kamera şizofren bundan eminim, ilkindeki güzelim sinematikler yok, belli bir serbestlik olsada yine de çizgiselliği belli oluyor
Tapınak şövalyeleri her zaman dikkat çekici olmuştur. Kitaplara,
belgesellere, filmlere konu olmuşlardır. Haklarında halen bir çok söylenti
bulunan bu şvolayelerden günümüzde kalmadı. Ancak namları dijital ortamda
sürmeye devam ediyor. Geçen sene ilki çıkan Knigths of the Temple, ikinci oyunu
ile yeniden karşımızda. Tapınak Şövalyelerine şöyle bir bakalım.
Tapınak Yemini
İlk oyunu Starbreeze geliştirdi. Firmayı Enclave 1 – 2, The Chronicles of
Riddick: Escape from Butcher Bay ile tanırsınız. Gerçi Riddick ismi kısaca
firmayı hatırlamanız için yeterli olacaktır. Ancak oyunun yapımını Cauldron
isimli başka bir firmaya verdiler. O gün geldi çattı, KOTT 2 nihayet elime geçti, kısaca
KOTT diye hitap edip geçiyorum. İlk oyun, arada bulmaca çözüp sonrada katıksız
aksiyona girdiğimiz ortalama bir yapımdı. Çizgisel oynanışı ve fena olmayan
grafikleri ile hoşuma gitmişti. Ancak unutamadığım asıl yönü eşsiz müzikleri
olmuştu. Oyunun resmi sitesinden bu parçaları indirebilirsiniz, haberiniz olsun.
İlk yapımın sonunda kötü papazı yenip, cehennemin kapılarını kapatıp, prensesi
kurtarmıştık. Ancak onu evine geri götürmemize karşın son sinematikte gözleri
simsiyah olmuş ve şeytani bir görüntüye bürünmüştü. Böylece ikinci oyun için
açık kapı bırakıldı. KOTT 2 işte buradan devam ediyor, bu sefer cehennemin
kapıları yeniden açılmıştır, ancak onları sonsuza kadar kapatmamız gerekiyor. Bu
yüzden 3 tane Artifact toplamamız lazım. The Eye, Weapon ve Rune adındaki bu
değerleri parçaları toplayıp, şeytanlar Dünya’ya hakim olmadan onları geri
göndermeliyiz. İlk KOTT sonunda, kötü olan prensesde olaylar içinde yer alıyor.
Yönettiğimiz karakterimiz ilkinde acemilikten usta bir savaşçı olan Tapınak
Şövalyemiz. Oyun içinde ilerledikçe zaten hikayeyi iyice anlıyorsunuz.
İlk göze çarpan değişiklik menüdeki hareketli arka plan. Son zamanlardaki
oyunlarda hareketli arka plan zaten iyice yaygınlaşmıştı. Olsun deyip geçiyoruz,
oyun başlarken ilk olarak gitmek istediğimiz yeri haritadan seçmemiz gerekiyor.
Yeni bir değişiklik ile şaşırıyorum, bu gideceğiniz yerler en baştan belli.
Artifact’ların bulunduğu üç şehir olan Yigor, Yusra ve Sirmium, sonradan
alacağınız görevler ile haritada başka yerlerde açılıyor.
Gittiğimiz şehire göre ufak bir ara sinematik bizleri karşılıyor. Sinematik
dediğim oyun içi grafik motoru ile yapılmış. Sirmium ve Yusra’da direk olarak
aksiyona girme gibi bir şansımız yok. Ancak korsan şehri olan Yigor’da direk
olarak hareketin içine düşüyoruz. Gittiğimiz tüm yerlere gemi ile ulaşıyoruz.
Şehirlerde tam olmasada belli bir serbestliğe sahipsiniz, içinde dolaşabiliyor
ve alış veriş yapıyorsunuz. Hatta bazı binaların içine girip içerisini
gezebilirsiniz. Ancak gireceğiniz yerler sınırlı ve kendilerini belli ediyorlar.
Oyundaki diğer değişiklik, artık bulduğunuz zırh veya kılıçlar dışında,
şehirlerden başka eşyalarda alabilmeniz. Bu çok iyi bir özellik olmuş, ilk KOTT
çok kısır bir oyundu, ancak yapımcılar bu sorunu çözmüşler. Yine ekstra olarak
NPC’ler ile etkileşime girebilirsiniz. Bu beni daha da şaşırttı, çünkü
etkileşimde olduğunuz kişiler sizlere görev verebiliyorlar. Aslında bu görevler
iki çeşitli; bazıları yan görev oluyor ve size tecrübe puanı, para vb...
kazanıyorsunuz. Bazıları ise ana görevinizi yapmak için yol açıyor. Bu yüzden
şehirdeki insanlar ile konuşmalısınız. Aldığınız görevlere göre yeni yerlerde,
ana haritanıza ekleniyor. Ölüler adası, Yusra deniz feneri gibi ilginç yerlere
gidebilirsiniz. KOTT 2 içinde NPC’ler ile ufak oyunlar oynuyorsunuz. Mesela bir
handa adamın biri ile en iyi nişancı iddiasına giriyorsunuz. Bir kızın kafasına
elma koyuyorlar, en başta NPC sonrada siz elmayı vurmaya çalışıyorsunuz. Ancak
bunu yaparken sürekli alkol aldığınız için sallanıyorsunuz ve hedefi
tutturmanızda zor oluyor. Arada böyle ufak tefek karşınıza oyunlar çıkabiliyor,
bu oynanışı eğlenceli kılmış.