Futbol; hayatımızın bir parçası. Onunla yatıp onunla kalkıyor, fiilen
oynamasak bile çenemizi meşgul ederek hep futboldan bahsediyoruz. Başarıların
ardından gururla geziniyor, yenilgilerin ardından sanki kendi suçumuzmuş gibi
boynumuzu büküp kaçıyoruz tanıdıklarımızdan. Bu denli sevilen, bu denli takip
edilen bir sporun oyunlarının da en az kendisi kadar ilgi görmesi gayet doğal
olsa gerek. Sadece içeriğinin futbol olması, alınıp oynanması için yeterli sebep
olsa da yıllarca hep daha iyiyi vermeye çalışan ve bunu yaparken de mümkün
olduğunca gerçekçiliği ön planda tutmaya çalışan yapımcılar, gelişen teknoloji
ile birlikte daha iyi örnekleri sundular bizlere.
Hiç şüphe yok ki; FIFA serisi futbol oyunları tarihinde çok önemli bir yere
sahiptir. Yıllarca bize futbolu sevdirmiş, her sene ilerleyen grafik teknolojisi
ve başarılı animasyonları ile gönlümüzde taht kurmuştur. FIFA’nın tarihine
baktığımızda hep satış listelerinin en başlarında olduğunu, özellikle de 2000
yılından itibaren kulüp takımlarının formalarını birebir gerçek yapması ile fan
sayısını iyiden iyiye arttırdığını görürüz. Ancak bu yükseliş gün gelir Pro
Evolution Soccer’ın çıkması ile sekteye uğrar. Çünkü o güne kadar hiç bir FIFA
oyuncusunun tatmadığı bir duyguyu vermektedir bu yeni oyun; gerçekçiliği...
Özellikle PES2’nin çıkmasının ardından futbol oynamayı sevenler iki cepheye
ayrılır. FIFA’cılar ve PES’çiler. Genel kanı FIFA’cıların görselliğe ve gerçekçi
takım kadrolarına ara sıra yapılan güzel hareketlere önem verdikleri,
PES’çilerin ise; saha içi gerçekçi futbolun yansıtılmasına önem verdikleridir.
Tarihler 2003’ü gösterdiğinde FIFA hiç olmadığı kadar kan kaybeder çünkü PES3
piyasaya çıkmıştır ve fan sayısını kat be kat arttırmıştır. Elbette FIFA’nın
satış rakamları küçümsenecek derecede değildir ancak büyük bir düşüş trendine
girdiği de aşikârdır. FIFA yapımcılarının bu düşüşe dur demek için çalıştığı ve
nihayet FIFA 2005 ile PC’lerimizde buluştuğumuz güne geldi sıra. Yıllardır vaat
edilen gerçekçi oyun ve taktiksel becerinin oyuna yansıtılmasını FIFA 2005’de
bulabilecek miyiz bir bakalım.
FIFA görünüşe önem veren bir oyundur.
Electronic Arts’ın her sene çıkartmakta geç kalmadığı oyunların başında gelen
FIFA, her sene mutlaka önemli bir yenilikle gelir, fanlarını ya sevince boğar ya
da hayal kırıklığına uğratır. Bu sene FIFA’nın en büyük yeniliği; “Career Modu”
ve oyun içi paslaşmalarda önemli yer tutan “topla buluşma anı”. Career Modunu
daha detaylı bir biçimde yazının ilerisinde açıklayacağız, öncelikle oyunu
2004’ten ayıran, göze ilk çarpan detaylardan bahsedelim. Bu sene oynayacağımız
FIFA’nın geçen senekinden pek bir farkı olduğunu söylemek mümkün değil.
Kontroller aynı, görsel zenginlik artsa da animasyonlar çoğalsa da genel yapı
hep aynı. Geçen oyunu oynarken nasıl taktik belirliyorsanız nasıl gol
atıyorsanız aynen devam edebilirsiniz. Kontroller açısından ise yapımcıların
gocunduğu taraf olmadığı bir gerçek. Çünkü bu sene kontrollerde hiç bir
değişiklik yapmadıkları gibi menülerde mouse klavye ikilisini kullanmanın
zorluğunu aynen geçen sen olduğu gibi yine yaşayacaksınız.
Menüyü bir kenara bırakıp oyun içine dönelim. “Topla buluşma anı” meselesine
gelince; bu sene FIFA’nın saha içi oyunu etkileyecek en büyük kozu olan bu
teknik sayesinde, oyuncunuza pas attığınız zaman topla buluşma anında estetik
hareketler yapabiliyor, rakibimizden tek hamlede sıyrılıp alan boşaltabiliyoruz.
Pası alan oyuncu kimi zaman topu kendinin ve rakibinin üzerinden atıp arkasını
dönerek feyk atmış oluyor kimi zaman ise topu sağ tarafa yollayıp kendisi ise
sol taraftan dolanarak rakibinin halk arasında “belini kırdı” diye tabir edilen
hali almasına sebep oluyor. “Shift” tuşuna basılı tutarak yapabileceğimiz bu
hareket çok güzel bir yenilik olsa da, fazla kullanışlı olmadığı da bir gerçek.
Çünkü FIFA’nın en büyük eksisi olarak gördüğüm; istediğiniz adama tek tuşta pas
verebilme ya da ara pas atabilme imkânı halen devam ediyor. Topu kontroldeki
fazla kolaylık halen sürmekte. Demek istediğim bir oyuncuya top çarptı mı
mıknatısla yapışmış gibi önüne düşüyor. Kısacası grafiksel yenilik dışında
oynanışta kayda değer bir yenilik yok. Dolayısıyla FIFA’yı yıllarca oynamış olan
oyuncular için daha ilk maçını farklı bir şekilde kazanması işten bile değil.
Çünkü farklı hiç bir şey olmadığı gibi daha sert ya da daha akıllıca defans
yapan bir yapay zekâ da çıkmıyor karşınıza.