1/2

Driver: Parallel Lines

Arda Gündüz 3.06.2010 - 12:31
Yeni Driver!
Oyun dünyasının temel taşlarından birisi de Driver olmuştur. İlk Driver, çalışabilmesi için bilgisayarlarda mutlaka 3d bir karta ihtiyaç duyuyordu ve zevkli kaçma – kovalamaca sahneleri içeriyordu. Çıktığı ilk zamanlarda değişiklik olarak görüldü ve sevildi de. Belirli aralıklardan sonra Driver 2 ve son olarak da Driv3r ile karşılaştık. Yalnız, Driv3r ilk oyunla karşılaştırıldığı zaman bir hayal kırıklığı olarak nitelendirilebilirdi. Gerçi İstanbul’u içererek bize bir güzellik yapmıştı ancak oynanabilirlik gerçekten kötüydü. Araç içerisinde yaptığımız görevler ve kovalamacalar fena sayılmasa da, araçtan indiğimiz zaman ayak üzerindeki kapışmalar hiç de iyi değildi. Bu yüzden de çok eksi puan almıştı. Buna rağmen yılmayan ve Driver ateşini sürekli yanık tutmak isteyen yapımcılar, yeni bir Driver oyununun yapıldığını belirttiler. Driver: Parallel Lines ile ilgili sıcak bilgiler, hemen şimdi...

Yeni bir konsept

Hatırladığınız üzere, geçmiş oyunlarda gizli polisimiz Tanner’ı kontrol ediyor ve onun bu gizlilik özelliği ile birlikte suç dünyasına giriş yapıp nerede neler oluyor, onları su yüzüne çıkartıyorduk. Bu konsept, yeni oyun ile birlikte tamamen değişiyor. Artık, gizliden gizliye suçluların karşısında olmak varken, bu sefer suç işleyen taraf haline geliyoruz. Üstelik Parallel Lines’da Tanner yok, yeni adamımızın kod adı “The Kid”. 1978 yılının New York’unda geçen oyunda, Big Apple isimli suç örgütünden çeşitli görevler alıyor ve şehrin her bir yanında bunları gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Görevleri başardıkça, daha çok para kazanıyor ve yeni görevleri de açaraktan hikayeyi ilerletmeye çalışıyoruz. Burada birazcık GTA’nın başarısından esinlenilmiş olduğu ve GTA kokularının geldiğini anlayabiliyoruz.

Şehrin çeşitli yerlerden görevler alabilecek ve çok farklı yerlere giderek bunları başarmaya çalışacağız. Ana görevlerin yanında, yapabileceğimiz ve ekstra paralar kazanabileceğimiz yan görevler de bulunacak. Bu sefer, görevlerin araç ağırlı olacağı belirtiliyor. Yani, bol bol kovalamaca olacak ve heyecanı dorukta hissedebileceğiz. Driv3r’da olduğu gibi, şehir içerisinde istediğimiz aracı ve motorları kullanabilme şansına sahip oluyoruz. Gerek gördüğümüz zamanlarda tabii ki aracımızdan da inebileceğiz ancak genel olarak en sağlam görevler ve oyunun geneli araçlarımız içerisinde geçecek. Yolda son sürat giderken, bir yandan kaçmaya, diğer yandan da bizi safdışı bırakmaya çalışan düşmanlara ateş açmaya çalışacağız. Filmlerden de alışmış olduğumuz bu gibi birçok sahneye Driver: Parallel Lines’da rastlayabileceğiz.