Dexter: Resurrection Fırtına Gibi Esiyor

Paramount+’ta izleyiciyle buluşan Dexter: Resurrection, efsanevi karakterin hikâyesine yeni bir soluk getiriyor. Dexter: New Blood sonrasını konu alan dizi, yayınlandığı ilk günden itibaren büyük ilgi gördü. Rotten Tomatoes’da %100 eleştirmen puanı alan yapım, hem hayranlar hem de eleştirmenler tarafından heyecanla karşılandı.

Yeni Dexter Serisi Neden Bu Kadar Konuşuluyor?

Dexter: Resurrection, New Blood olaylarının hemen ardından başlıyor. Kendi oğlu Harrison tarafından vurularak komaya giren Dexter Morgan, haftalar sonra gözlerini açıyor. Harrison’ın ortadan kaybolduğunu öğrenen Dexter, pişmanlıklarıyla yüzleşerek New York’a doğru yola çıkıyor. Amacı, oğlunu bulmak ve geçmişte yaptıklarını telafi etmek.

Ancak bu yolculuk kolay olmuyor. Dexter’ın geçmişi adım adım peşinden gelirken, Miami Metro’dan Angel Batista da soru işaretleriyle hikâyeye dahil oluyor. Baba ve oğulun karanlık yönleriyle yüzleştiği bu yeni sezonda, izleyici daha derin, daha dramatik ve psikolojik açıdan yoğun bir anlatımla karşılaşıyor.

Eleştirmenler, dizinin temposunu, karanlık mizahını ve karakter derinliğini övgüyle karşılıyor. Rotten Tomatoes’ta tam puan almasının yanı sıra, izleyicilerin %92’si de diziye olumlu not verdi. Michael C. Hall’un performansı yine öne çıkarken, Peter Dinklage ve Uma Thurman gibi yeni isimler de diziye ayrı bir dinamizm katıyor.

Clyde Phillips’in yeniden başında olduğu proje, Dexter hayranlarının yıllardır beklediği türden bir dönüşe işaret ediyor. New Blood’ı geride bırakan senaryo yapısı, dramatik yapı ve görsel atmosfer, Resurrection’ı yalnızca bir devam dizisi olmaktan çıkarıp, başlı başına dikkat çeken bir yapım hâline getiriyor. Dizi şu anda Paramount+ üzerinden izlenebiliyor.