Dead Space
Murat Sağlam
3.06.2010 - 12:31
Korkunun sınırlarını zorlamaya hazır mısınız?
Dead Space bilindiği üzere EA'in yeni bilim kurgu-korku oyunu. Uzun zamandır
oyundan hiç bir haber alamadığımız gibi, hiç bir yerde yeni ekran görüntülerine
bile ulaşamadığımız yapım hakkında endişelenmeye başlamıştık. Fakat EA, her
dönem yaptığı bahar etkinliklerinde Dead Space'in bir çok detayını açıklığa
kavuşturdu ve bize de bunları size aktarmak düştü. Bakalım oyun gerçekten
bizleri etkileyebilecek mi?
Uzayda dehşet
Oyunun pre-alpha demosu yayınlandığında gördüğümüz ilk nokta ana karakterimiz
oldu. İsmi Isaac Clarke ve Ishimura adlı bir uzay gemisinin koridorlarında
terkedilmiş halde. Ishimura nedir diyecek olursanız da, oyunun genel konusunu
oluşturan ve uzaylılar tarafından işgal edilmiş bir kazı - araştırma uzay gemisi
diyebilirim. Isaac ve ekibi bu gemiye olanları araştırmak üzere gönderilmişler.
Fakat dediğim gibi oyuna başladığımızda yalnız başımıza olacağız. Neler olduğunu
bulmak da bize düşüyor. Tabi kalbiniz buna izin verirse. Ne de olsa oyunumuz bir
korku oyunu ve EA bizleri korkutmak adına birçok şeyi deneyecek gibi görünüyor.
Zaten oyun başladığında ne yazık ki yalnızca 90 saniye yetecek kadar oksijene
sahipsiniz ve acilen yapacak bir şeyler bulmanız gerekiyor. Yani oyunun demosu
da gayet hızlı başlıyor. Aslında içerisinde bulunduğunuz gemi size oksijen
sağlayabiliyor, fakat geminin kaza geçirdiğini ve ikiye bölündüğünü gördüğünüzde
neden havaya ihtiyacınız olduğunu anlıyorsunuz. Dead Space’in genel işleyişinde
de oksijen ihtiyacınızı karşılamak adına çevreye dağılmış durumda olan hava
kutularını bulmanız gerekecek. Ayrıca kendinizi gemiye bağlı buluyorsunuz. Isaac
neredeyse oyun boyunca hep geminin tabanına bağlı durumda. Bu bağlılık oyunun
birçok bölümünde ihtiyacınız olan eşyaları almanıza ya da bir platformdan diğer
platforma geçmek ve bulmacaları çözmek gibi işleri de göreceğinden sıkça
kullanılacak gibi duruyor.
Yer çekimi uzay boşluğunda hiç bulunmadığından, tabana bağlı olarak bir çok
yerçekimsiz ortam hareketine başvurabiliyoruz. Büyük boşluklardan karşıya
atlamak gibi eylemler için bolca haşır neşir olacağız yani. Konunun daha ilginç
bir tarafına değinecek olursak eğer, bu tabana bağlı olma durumu da başlı başına
bir bulmaca diyebilirim. Yerçekimini yeniden kazanabilmek adına etraftan
bataryalar toplamak ve bunları eski yerlerine yerleştirmek zorundayız. Zaten
gemiye bağlı olduğunuz süre boyunca, oradan oraya muhteşem atlayışlar
gerçekleştirmemiz de biraz zor görünüyor. Biraz şans, biraz da iyi hedefleme ile
büyük sıçrayışlar yapmak mümkün olabiliyor. Bunların haricinde Isaac, giydiği
elbisenin kendisine verdiği bir özel yeteneğe de sahip. Bu yeteneğin adı Kinesis
ve tahmin edebildiğiniz gibi uzaktaki objeleri almaya yarıyor. Ayrıca bu
yeteneğin bir de saldırı amaçlı kullanım yönü var ki, aldığınız eşyaları
düşmanlarınızın kafasına kafasına vurabilmenize izin veriyor. Kulağa eğlenceli
geliyor değil mi?
Karanlığın sessizliği
Dead Space'in uzayda geçtiğini artık anlamışsınızdır. Uzay gemisini uzaylıların
işgal ettiğini de söylemiştik. Yani basit bir mantıkla oyunda düşmanlarımızın
uzaylılar olduğu fikrine kapılabiliyoruz ve yanıldığımızı anlıyoruz. Çünkü bir
diğer düşmanımız hastalık bulaşmış insanlar olacak ki, kendileri belki de en
rahatsız edici görünüşe sahip düşmanlarımız olacak diyebilirim. Ayrıca
uzaylılara yalnızca uzaylılar gözüyle bakmak bizi oldukça yanıltacaktır. Yapay
zekaları şöyle iyi böyle iyi demektense, nasıl işlediğini anlatırsam sanırım
daha açıklayıcı olacaktır.