Céidot Studios Röportajı
                                
                                    
                                        
                                            
                                                
                                                    Murat Oktay
                                                    3.06.2010 - 12:31
                                                
                                             
                                            
                                         
                                     
                                 
                                
                                    Hükümran Senfoni'nin yapım ekibinden Aykut Sanver ile röportaj yaptık.
                                
                                
                                    Murat Oktay: Aykut Sanver kimdir?
Aykut Sanver: Adım Aykut Sanver. 1979 İstanbul doğumluyum. Bundan önce 
Satın alma, yatırım uzmanlığı ve özel bir şirkette pazarlama müdürlüğü yaptım. 
Sevdiğim sektör olarak oyuncak sektörünü kendime hedef seçtim fakat Türkiye’de 
üretim imkanlarının sınırlı olmasından dolayı, Céiron projesine ve çok sevdiğim 
bilgisayar (oyun) sektörüne yöneldim.
Murat Oktay: Bize oyununuzdan kısaca bahseder misiniz?
Aykut Sanver: Şirketimizin adı İmengi. Bundan 5 ay önce Ankara’da 
kuruldu. 6 yıl boyunca Erkan Bayol bitmesi için çalıştığı Céiron evrenini 
projelendirdi. Bu proje sonunda imengi şirketi adı altında, Céidot 
stüdyolarımızda Hükümran Senfoni isimli oyunu yapmaya başladık. 
Murat Oktay: Türk oyun sektörünü ve kendinizi Dünya standartlarına göre 
bakıldığında nerede buluyorsunuz?
Aykut Sanver: Dünya’da oyun sektörünü değerlendirdiğimizde, çılgınca 
büyüyen bir sektör olduğunu görüyoruz. Verilen raporlarda, Hollywood müzik ve 
sinema sektörünü geçtiği veya geçeceği öngörülen, senelik %20-30 büyüme hızına 
ulaşmış bir sektör. Hatta o kadar hayatın içindeki, ülkemizin gündeminde bile 
online oyunlara bağlılık başlıklarıyla sıklıkla karşılaşıyoruz. Konu bu şekilde 
değerlendirilse de atlanan nokta çok ama çok büyük bir pazardan bahsettiğimiz. 
Türkiye bu pastadan maalesef çok ufak bir dilim alıyor. Zaten bunu da yurt 
dışına olan bağımlılığımız nedeniyle ithal ürünler oluşturuyor. Bunların dışında 
oluşan pazar, aslında bizim çok hedeflemediğimiz, maksimum 10-12 yaşa hitap 
eden, fiyatları son derece ucuz olan, grafik, ses ve oynanabilirlik kalitesi 
zaten beklenemeyen oyunlardan ve eğitim setlerinden oluşuyor. Bu bağlamda, 
milyonda bir hatta daha bile düşük bir ölçekte Dünya piyasasına göre bir Türk 
oyun piyasası mevcut.
Murat Oktay: Anladığım kadarıyla dünya piyasasına baktığımızda Türkiye’de 
ciddi bir piyasadan bahsetmek pek mümkün değil. Sizlerin oluşturmaya çalıştığı 
bu sektöre, mutlaka destek olmak isteyen firmalar vardır. Siz istediğiniz 
desteği alabiliyor musunuz?
Aykut Sanver: Şu anda konuyla ilgili bir ön çalışma yapıyoruz. Aslında bu 
konuda devletten ve özel sektörden çok ciddi destekler almamız mümkün. Bunun 
için yapılabilecek tüm başvurularımızı yapmış durumdayız. Türk Teknoloji 
Geliştirme Vakfı vb... bir çok kuruluştan bu tür destekler istedik. Rakamlar 
anlamında oldukça ciddi destekleri var. Asıl sıkıntı, bu projeleri yönetenlerin 
biraz daha yaratıcı kişiler oldukları için, aslında çok da araştıramadığını ve 
bu tarz yerlere hiç bir başvurunun yapılmadığını da görüyoruz. Çok ciddi 
teknoloji hibeleri, sermaye ödemeleri, çok uygun rakamlarda uzun vadeli 
borçlandırma, hatta risk sermayesi ile şirketinizle ortak olmaya kadar bir çok 
imkan mümkün. Önemli olan iş planınızı sunmanız ve bu kuruluşları yapılacak işe 
inandırmak. Özel sektörle ilgiliyse tam olarak bir çalışma başlatmış değiliz. 
Öncelikle bu aşamalardan geçip daha sonra bir sonraki aşamaya geçmek istiyoruz 
ama şunun da bilincindeyiz; bu işin devamı çorap söküğü gibi gelecektir. Organik 
olarak olmasa da sektör anlamında iç içe yapıları olan bu kuruluşların birinden 
destek aldığımızda, diğerlerinden de destek gelecektir.