Yoksa en iyi Assassin's Creed oyunu mu geliyor?
Assassin’s Creed artık durdurulamaz bir kartopu ve her geçen yıl büyüdükçe büyüyor. Kendine ait bir oyun evreni, çizgi roman serileri ve hatta animasyon filmlerine sahip. Biz ne dersek diyelim, ne yorumda bulunursak bulunalım bu büyümeye kayıtsız kalamayız. Son yılların en büyük fenomenlerinden birisi olan (oyun dünyası için) suikastçılar ve onların gizli yaşamları
–kitap ismi oldu valla- bu yıl her zamankinden daha agresif olacak.
Birkaç ay önce E3 2014’ün hemen ardından sizlerle bir
ön inceleme yazısı paylaşmıştım. Elimizdeki bilgiler son derece sınırlı olduğu için genel itibariyle bu koca evrene değinmiş, beklentilerimizi sıralamıştık. Serinin eksiklerinin farkındaydık ve Ubisoft’un bize Brotherhood dönemini yeniden yaşatmasını bekliyorduk. Revelations ile birlikte seri önüne gelen her özelliği ekleyen, şiştikçe şişen ve asıl amacından
AC: III ile birlikte tamamen kopan bir yapıya bürünmüştü.
Şimdi değişim zamanı… Görünen köy uzakta değildir ve köy buradan bakınca cidden güzel görünüyor. Daha ilk videolarında bile “ben derli toplu bir oyunum!” diye bağıran Unity, Brotherhood’un etkisini bile süpürebilir, o derece.
Tehlikeli bir söz söylediğimin farkındayım. Brotherhood seri için kilit nokta olma özelliğini halen koruyor. Senaryodan bahsetmiyorum çünkü Assassin’s Creed oyunlarının en güçlü hikâye örgüsünü AC: II ile birlikte görmüştük. O harika senaryo Ezio’nun bu kadar sevilmesinin ana nedenlerinden biridir. Brotherhood ise seriyi farklı mekaniklerle tanıştıran oyun olmuştu.
Etkili bir dövüş sistemine sahipti. Tamam, oyun hiçbir zaman oyuncuyu savaşlarıyla zorlayan bir yapıda değildi ama en azından kabul edilebilir ve eğlenceliydi. Parkur sistemi gayet akıcı işliyordu ve Roma’nın muhteşem yapılarının üzerindeyken uzun süre yere inmek için bir sebebiniz olmuyordu.
Kendi takımımızı oluşturup savaşlarda onlardan yardım alabiliyor hatta görevlere yollayarak para bile kazanabiliyorduk. Şehrin çeşitli bölgelerinde yardım ettiğimiz insanlardan oluşan bu takım, Ezio’nun da gelişimine katkıda buluyor ve onun akıl hocası olma yolunda ilerleyişini gözlemleyebiliyorduk.
Benim şahsi görüşüme göre Assassin’s Creed serisinin en iyi çoklu oyuncu deneyimi de Brotherhood ile oyuncuya sunulmuştu. Bir kere çok yeniydi. Hepimiz kalplerimiz küt küt atarken karşımızdaki insanların oyuncu olup olmadığını çözmeye çalışıyorduk.
Tüm bu anlattıklarımın ışığında Unity ikinci kilit noktası olmaya çok yakın. Gerek konusu, gerek karakterleri, oynanış mekanikleri ve gerçekten harika görünen grafikleriyle tam bir oyun olma yolunda ilerliyor. Ubisoft son üç oyuna gelen büyük eleştirilerin farkında olacak ki gerçekten radikal değişikliklere gitmiş.