Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Marvel’s Spider-Man 2 inceleme yazımızda oyunu detaylı bir şekilde bakıyor ve ilk oyunun üzerine ne kadar fazla şey koyduğuna yakından göz atıyoruz. Yayınlandığında “en iyi süper kahraman oyunu” ünvanını Batman’in Arkham serisinden alan Marvel’s Spider-Man ve DLC tadındaki devamı Miles Morales’in ardından, hikayeyi bir adım daha ileri taşıyan, Örümcek Adam’ın en korkunç düşmanlarından birini odak noktasına alan Spider-Man 2 ne kadar iyi olmuş, haydi birlikte bakalım. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme / PS5

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Marvel’s Spider-Man 2, ilk oyundan 1 yıl, Miles Morales hikayesinin ise 9 ay sonrasında geçiyor. Miles geleceğini planlamaya çalışırken, Peter’da Miles’In okulunda başladığı öğretmenlik kariyerinin ilk gününü sorunsuz bir şekilde atlatmaya çalışıyor. Güneşli bir sahilden uçarak geldiğini umduğumuz kumlar ne yazık ki şehre tekrar saldıran Sandman’in habercisi ve şehrin yardıma ihtiyacı var. 

Büyük Güçler ve Daha Büyük Sorumluluklar

Maceraya oldukça hızlı ve büyük bir şekilde başlıyoruz. Miles Morales’in Rhino kovalamacasını basit bir günlük olay seviyesinde bırakacak kadar büyük çaplı, şehir çapında bir tehdit ile uğraşmaktayız. Ama Sandman biraz garip davranıyor, hatta korkmuş gibi. Peter ve Miles onu durdurduğunda ise gerçekten kendisinin bazı sorunları olduğu ortaya çıkıyor. Bir avcı tarafından tuzağa düşürülmüş ve kendisini kaybetmesine sebep olan bir problemi var.

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Sandman’in problemi ayrı bir yan görevin konusu olsa da, aniden ortaya çıkışının sebebi olan Kraven ana hikayemizin baş kötüsü. Aradığı gerçek avı kendi habitatında bulamayan Kraven, ekibini de toplayıp New York’a gelmiş ve iyi - kötü ayrımı yapmadan güçlü avların peşinde. Bu avlar arasında Sandman, Scorpion, Shocker, Mr Negative, Lizard ve tabiki Spider-Man gibi isimler bulunuyor. Bu kadar düşman serbest kalınca, Örümcek Adam’ın problemleri de çoğalıyor tabi. 

Hikayenin Peter Parker tarafında işler yine karışık. Halasını kaybeden Peter, onun eski evine taşınıyor ve Mary Jane’i de kendisiyle yaşaması için ikna etmeye çalışıyor. Uzun süredir “Avrupa’da” tedavide olan Harry Osborn’un dönüşü, iş hayatında problemler yaşayan Peter’a sunduğu sürpriz ve ikilinin birlikte çalışmaya başlaması ise “sonunda işler yoluna giriyor” düşüncesini getiriyor akıllara. Tabi burada bahsettiğimiz kişi Peter, en güzel zamanlar bile ona zehir oluyor.

Oyunun hem ana hikayesi hem de çoğu yan görevi oldukça güzel olmuş. Ana hikaye hakkında daha fazla şeyden bahsedip spoiler içeren yanlara girmek istemiyorum ama Kraven’ın ekibi ile olan mücadelemiz, gelişen olaylar sonucu simbiyot kostümünü elde etmemiz ve simbiyotun etkisindeki Peter Parker’ın içine attığı bütün olayların öfkesinin yavaş yavaş açığa çıkması çok güzel bir şekilde sunulmuş. Yan görevlerde değil ama çevredeki etkinlikleri yaparken Peter’ın tepkilerinin hikayedeki ilerlemenize göre değiştiğini görebiliyorsunuz. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Hikayenin Miles Morales tarafı da iyi aslında, Peter’ın eğitiminde yeni bir Örümcek Adam olma yolunda ilerleyen kahramanın günlük hayatı ile kahramanlık arasındaki iç çatışmalarını, Peter’ın yaşadığı değişimler karşısındaki tepkilerini görüyor, okuduğu okulun kişisel kahramanı olarak aldığı görevleri yapıyoruz. Son bahsettiğim kısım oyunun daha az sevdiğim yan görevlerinde oluyor tabi.

Peter Parker’ın hikayesi ne kadar belli bir yaş kitlesinin üzerindeki çizgi roman okuyucularına hitap ediyorsa, Miles Morales’in görevleri de daha genç ve farklı görüşleri olan genç takipçilere hitap ediyor diye düşünüyorum. Bazen ana görevde bile beni sarmayan kısımlar oldu ama dikkate değer ölçüde büyük bir sıkıcılık değil. Sadece bana hitap etmiyordu. Ayrıca oyunun en eğlenceli görevlerinden biri olan Black Cat macerasına da sahip olan Miles’a “görevleri sıkıcı” diyemem. “Yan görevleri sıkıcı” belki. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Tanıtımlarda da kullandıkları “Venom hikayesine orijinal bir yaklaşım” tanımını hikaye boyunca tecrübe ettim ve “olmuş” diyebilirim. Filmlerde tecrübe ettiğimiz garabet Venom hikayeleri ile karşılaştırmak yerine Animated Spider-Man çizgi filmi ile karşılaştırıyorum ve ona göre bile güzel buldum. Çizgi romanları temel alan güzel bir ilerleyiş seçmişler, bu da Örümcek Adam okuyucularını mutlu edecek demektir.

Hikayenin geneli konusunda ise kararsızım. Kraven hikayesini oldukça iyi bir şekilde sunuyorlar ama Venom tarafında bazı aceleye gelmiş olaylar var gibi düşünüyorum. Simbiyot kısmında bir problem yok, hatta çok güzel ama Venom için sayfalar bitiyormuş da bu yüzden hızlı yazmışlar gibi. Beğendim yine de, hakkını yemeyeyim. 

Oyunun yan görevlerini ve etkinlikleri genellikle beğendim. Yan görevler arasında aniden ortaya çıkan ve Wraith isimli bir anti-kahraman tarafından da takip edilen alevli tarikatın gizemini çözmek, önceki oyundan tanıdığımız Harold’un güvercinleri ile olan yeni yuva arayışına dahil olmak, okulumuzun Espor takımının fotoğrafını çekmek gibi şeyler bulunuyor. Miles’ın okul görevlerinden hiç keyif almadığımı söylemiş miydim? Ama ana hikayeyle bağlantılı bir şekilde ilerleyen ve “bunun sonu yoksa başka bir şeye mi bağlanacak” diye kendini takip ettiren “The Flame” isimli tarikat görevini mutlaka tamamlayın. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Marvel’s Spider-Man 2 oynanış açısından oldukça iyi tepkiler alan ilk oyunun sistemini koruyup, üzerine yeni özellikler ekleyerek daha iyi hale getirmiş. Oyuna ilk başladığınızda “ilk oyunun aynısı bu” diyeceksiniz, gerçekten öyle. Ne zaman karakterlerimiz “deneysel” özelliklerini aktif etmeye başlıyor (ki gayet hızlı oluyor) o zaman değişikliği ufaktan hissetmeye başlıyoruz. Miles’ın zaten sahip olduğu yetenekleri yüzünden başta çok büyük bir fark hissedilmiyor ama Peter ile oynarken yeni kolların etkisini hissediyoruz.

Eski dövüş sistemi geliştirilmiş, özellikle Miles Morales oynamayanlar için yetenek sistemi dövüşleri ekstra hızlı ve akıcı hale getiren bir şey olacaktır. Miles’ın Venom yetenekleri (O Venom değil) ile Peter’ın Superior Spiderman-vari kolları başlangıçta dövüşe baya renk katıyor. Hikayede ilerleyip seviye atladıkça açılan yeni yetenekler sayesinde daha elektriği yıldırıma çevirmek ya da kolların yerine aldığımız simbiyot güçleri ile düşmanları topluca temizlemek mümkün oluyor. Oyunun ilerleyen seviyelerinde 4 yetenek slotu ve her slotta kullanabileceğiniz en az 2 farklı yetenek bulunuyor, bunları nasıl kombine etmek istediğiniz size kalmış. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Dövüş sistemine eklenen en büyük yenilik “parry” sistemi ve ekipmanlarımız-güçlerimiz ile yaptığımız karşı saldırılar. Saldırıdan kaçınmak için kullandığımız “dodge” her zaman yeterli olmuyor, mesela alev silahının menzilinde kaçınarak kurtulmak mümkün değil. Bu gibi sarı renkle belirtilen “kaçınılamaz” saldırıları görünce olabildiğince hızlı L1 tuşuna basıp savuşturma moduna girmemiz ve rakibin saldırısını durdurarak geri saldırmamız gerekiyor. Başlangıçta buna alışmak zor gelebilir ama düşmanların verdiği yüksek hasarları görünce hızla adapte olacaksınız. Ek olarak ileride mavi renkli “crushing attack” denilen savuşturulamaz saldırılar gelince ortalık karışıyor gerçi. 

Oyunu normal zorluk seviyesinde oynadım ve buna rağmen bazı kalabalık mücadelelerde zorluk yaşadığımı itiraf etmem gerek. Düşmanlar birisi saldırırken beklemiyor, topluca saldırıyorlar. Başarıyla kaçındığınız yumruk darbesinin yerine yukarıdan gelen bir mermi yiyebiliyorsunuz. İşin içine “savuşturulamaz” ve “kaçınılamaz” saldırılar da girince iyice kaosa dönüşüyor. Bir de görsel işaretçilerin benim için fazla hızlı gözüküp geçtiğini düşünüyorum, uzun bir süre ikisi arasındaki farkı yeterince hızlı ayıramadığım için dövüşlerde hasar aldım. Neyse ki sesli uyarıları da birbirinden farklı ve bu seslere göre anında tepki verip hasar görmeden kaçabildim. Çünkü saldırılar cidden yüksek hasar veriyor, iki darbede örümcek gibi duvara yapıştırıyorlar bizi.

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Boss mücadeleleri de benzer şekilde zor ama eğlenceli. Kimi zaman düşman o kadar fazla saldırı yapıyor ki “abicim bi saniye müsade edersen vurmak istiyorum” diye yere bırakıyorsunuz kendinizi. Daha oyunun en zor zorluk seviyesini bile açmadım, bu kadar güçlü olmanın lüzumu var mı diye düşündüm ama kabul edilebilir bir zorluk. Ekipmanlarımız, yeteneklerimiz ve geliştirdiğimiz karakter özellikleri ile her mücadele geçilebilir seviyede. 

Marvel’s Spider-Man 2’de karakterlerimizin ortak yeteneklerinin yanı sıra, karaktere özel yeteneklerini de geliştirebiliyoruz. Peter ve Miles arasında, özellikle oyunun başında çok büyük fark yokmuş gibi hissedebilirsiniz, teknik olarak benzer güçlere sahipler. Fakat yeni yetenekler açılıp, yetenek ağacındaki karaktere özel geliştirmeleri yapmaya başladığınızda fark ortaya çıkıyor. Aklınızı başınızdan alacak şekilde büyük değişiklikler değil ama oynadığınız karaktere göre gruplara yaklaşımınız değişiyor. Akıl alma kısmını simbiyota bırakmışlar diyerek geçiyorum. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Marvel’s Spider-Man’in en hayattan bezdiren, en çok “ya ben niye bunları oynuyorum” dedirten bölümleri, Spider-Man olarak oynamadığımız “gizlilik” temalı bölümler bu oyunda da var! Kaçmayın kaçmayın, bu defa gizlilik kısmını toparlamışlar, hem daha kısa hem de oynaması daha eğlenceli. MJ geçtiğimiz oyundan sonra Silver Sable ile eğitime girmiş ve bu eğitimin meyvelerini görüyoruz. Bu arada oyunda yalnızca MJ’i kontrol etmiyoruz, hem ana hem de yan görevlerde kontrol ettiğimiz diğer karakterlerin kendine has bazı özellikleri var. Bunları keşfetme ve keyfini çıkartma kısmını size bırakıyorum. 

Etkinliklerde Sandman’in başına neler geldiğini öğrendiğimiz ve kendine gelmesi için gerekli taşları topluyor, artık topluma kazandırılmış bir teknik sihirbaz olan Quentin Beck (Mysterio) tarafından tasarlanan eğlence sistemini tamir etmeye çalışıyor, avcıların toplandığı yerleri bulup ekipmanlarını çözmeye çalışıyoruz.

Suç ve aksiyon asla bitmiyor, sokakları ateşe veren The Flame tarikatçıları, suçlularla yaptığımız araba kovalamacaları, Prowler’ın eski ekipmanlarını geri toplama ve başka bir boyuttan gelmiş gibi gözüken örümcek dronelarını toplama gibi bir sürü yapılacak iş mevcut. İlk oyundaki “Sürekli aynı şeyi yapıyoruz” hissiyatı azalmış, yine benzer şeyler yapıyoruz ama çeşitliliği arttığı için önceki kadar dikkat çekmiyor. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Şehir etkinlikleri demişken bir şeyden daha bahsetmem gerek, bu şehirde birden fazla süper güçlü insan bulunuyor ve bizden bağımsız olarak da olaylara müdahale ediyorlar. Kimi zaman tarikatçıları durdurmaya gittiğinizde Wraith’i görüyor, suça engel olmaya çalışırken Miles ile karşılaşıyor ya da daha acemi ortaklar ile birlikte savaşabiliyorsunuz. Bu durum “yaşayan şehir” havasını çok daha iyi vermiş, beğendim. Hem saldırıları bazen birlikte yapıp şekilli bitirici vuruşlar da yapabiliyorsunuz. 

Artık Metro Yerine Sapan Kullanıyoruz

Marvel’s Spider-Man 2 ile birlikte ulaşım çok daha kolay ve hızlı bir hale gelmiş. İlk oyunda ağ atma mekanikleri çok güzeldi, zaten uyarlanabilir tetiklerin de desteğiyle gerçekten şehirde ağ atıyormuş gibi hissediyorduk ama uzak mesafelerde biraz yoruyordu, bunu kabul etmek gerek. Artık ağlarımızın yanı sıra yeni ulaşım araçlarımız da var, kanatlar ve sapan!

Orijinal Örümcek Adam’ın da standart ekipmanlarından biri olan kanatlar oyunun en başında geliyor ve yükseklerden süzülerek uzun mesafeleri aşmamıza yardımcı oluyor. Şehirdeki hava akımlarını yakalayıp doğru şekilde yönlendirebilirsek çok uzun mesafeleri bile hızla aşıp gidebiliyoruz. Şehir zaten daha büyük, nehrin iki tarafını da gezebiliyoruz, bu mesafeler için sadece ağ atmak olmazdı.

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Nehrin iki yanını da geziyoruz dedik, bu durumda sadece ağlar ya da kanatlar yetmez, farklı bir ulaşım aracı daha lazım değil mi? Mesela yüksek binaların tepesinde kendi imkanlarımızla oluşturduğumuz sapanlar! Ağlarımızı kullanarak sağlam iki sütun arasında kurduğumuz sapan ile güç toplayıp kendimizi oldukça hızlı bir şekilde fırlatabiliyoruz. Hem çok eğlenceli hem de gerçekten hızlı bir ulaşım şekli. Yalnız özellikle trophy almaya çalışmıyorsanız duvarlara dikkat edin, kafalama girebiliyorsunuz.

Önceki oyun kostüm konusunda iyiydi, hem Peter hem de mİles için bir sürü kostüm vardı. Bu defa o kostüm sayısı iyice artmış, 60’dan fazla kostüm bizi bekliyor! Önceki oyunda olan, hatta sonradan eklenen kostümlerin hepsi mevcut. Tüm filmlerin kostümleri var, Sam Raimi filminin hastaları bu konuda gayet mutlu olacaktır. Ben o kostümlerin hiçbirini sevmediğim için bakıp geçtim. Bunun dışında Spider Verse serisinin her iki filminden de Peter ve Miles’ın kullanabileceği kostümler bulunuyor. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Çizgi romanlardan doğrudan aktarılan kostümler ve oyuna özel orijinal kostümler de var. Bu defa kostümler ile birlikte gelen özellikler kaldırılmış durumda ama bunun yerine çoğu kostüme renk paletleri eklenmiş. Miles’ın kostümünün Peter’ın renklerinde olabilmesi gibi farklı şeyler var. Özelleştirme açısından tam bir cennetteyiz. Oyunun orijinal Spider-Man kostümünü sevmediğim için (fazla beyaz var) mümkün olduğunca farklı kostümler ile gezdim. Bu arada simbiyotun ilk ortaya çıktığı görüntüsünü (daha zırhlı gözüken halini) daha çok sevmiş biri olarak Peter’ın simbiyot kostümlerini de çok sevmedim. Keşke ilk gördüğümüz haliyle olsa. (Bir de Miles’ın son kostümü hakkında “bu maske nedir ya” diyesim var ama o konuya giremiyorum)

SSD’nin Gerçek Gücünü Görün!

Başlıktan da tahmin edebileceğiniz gibi, oyunun teknik tarafına bakma zamanımız geldi. Bir incelemeden çok reklam sloganı gibi başlık oldu, bunun farkındayım ama Marvel’s Spider-Man 2 konsolun gücünü oldukça iyi bir şekilde gözler önüne seriyor. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Oyunda”Fidelity” ve “Performance” adı altında grafik seçenekleri var. Ray Tracing her iki modda da açık durumda, daha önce olduğu gibi açma ya da kapatma gibi bir seçenek yok çünkü bu oyun PS5 özel oyunu ve cihaz her durumda Ray Tracing’i kaldıracak güce sahip. Ben oyunun neredeyse tamamını “Fidelity” modunda 4K 30 fps oynadım. 120 Hz ve VRR ayarları da mevcut.  Bu sayede hem "Fidelity" hem de "Performance" modunda gayet güzel bir tecrübe yaşamak mümkün. Hangi modu seçerseniz seçin, akıcı bir görsellik ile karşılaşıyorsunuz. 

Oyun görsel anlamda çok iyi gözüküyor, hem çevre detayları hem de karakter modelleri oldukça güzel, hareketleri gerçekçi ve çoğu çevresel nesne hasar görebiliyor. Büyük binaları deviremiyorsunuz tabi ama dövüştüğünüz alanlarda, kullandığınız güce göre belli bir yıkım yaratabiliyorsunuz. Kontrol ettiğiniz karaktere göre daha yıkıcı güçler (simbiyotun son saldırıları gibi) kullanabiliyorsunuz. Modeller konusunda da ben Peter’ın yeni modeline sonunda alıştım. İlk oyunda hala kötü gözüküyor ama bu oyun ile birlikte daha yetişkin ve inandırıcı bir insan gibi gözüküyor. MJ’in yeni halini beğenmeyenler de çok gördüğüm kadarıyla, oyun içerisinde gayet güzel gözüktüğünü düşünüyorum. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Geldik oyunun teknik anlamda en çok beğenimi kazandığı yere, yükleme süreleri ve akıcılık! Ratchet & Clank: Rift Apart ilk duyurulduğunda “işte PlayStation 5’in SSD farkı, bu oyun PS5 SSD’si olmadan olmaz” diye reklam edilmiş, daha sonra PC sürümü çıkınca “Olur aslında ya” diye yan çizmişlerdi hani. O oyunda gerçek zamanlı mekan değiştirmeler bile sadece önceden hazırlanmış, “scripted” etkinlikler dahilinde gerçekleşiyordu. Marvel’s Spider-Man 2 ise SSD’nin etkisini gerçekten gördüğümüz oyun olmuş. 

Oyun içerisinde tıpkı Rift Apart benzeri, büyük mekanlar arasında çok hızlı hareket ettiğimiz bölümler var. Bunlardan çok fazla bahsedip oyun keyfini kaçırmak istemiyorum ama gerçekten kesintisiz ve etkileyici bir şekilde sunulmuşlar. Bir de yükleme süreleri ve karakter geçişleri var tabi. Miles ile etrafı gezerken ileride Peter’ın yapabileceği bir görev mi gördünüz, hemen karakter değiştiriyorsunuz ve neredeyse hiç beklemeden, tıpkı GTA V’de olduğu gibi diğer karakterin kontrolünü alıyorsunuz.

Ya da bir yerden diğerine ulaşım zor geldi, hızlıca “Fast Travel” yapmak istiyorsunuz, metro kullanmaya son! Haritayı açıp bölgeyi seçiyorsunuz ve 1.5 saniye bile geçmeden diğer bölgedesiniz. Bazen sırf mesafe ve yükleme süresi yüzünden etkinlik yapmaya üşendiğimi düşünürsek, bu çok güzel bir gelişme. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Oyunun hem ses efektleri hem de müzikler konusunda gayet başarılı. Müzikler yine ilk oyun ve ek paketi ile benzer tarzda gidiyor, karaktere göre değişen tınılar var. Aşırı akılda kalıcı değiller ama güzeller. Ses konusunda ise harika. Kulaklık, 2+1 hoparlör ile ve televizyon hoparlörleriyle denedim, üçüyle de gayet iyi ses aldım. Gelen saldırıyı görsel uyarılardan değil de ses efektlerinden tanıyarak tepki verdiğimden bahsetmiştim, bu bile ne kadar iyi bir iş çıkarıldığının göstergesi benim için. 

Tıpkı ilk oyun gibi, Marvel’s Spider-Man 2’de DualSense’in tüm özelliklerini kullanıyor. Dokunsal geri bildirim sayesinde bulunduğunuz yüzeyi ya da çevrenizdeki şeyleri elinizde hissediyorsunuz. Uyarlanabilir tetik özelliği ise yaptığınız eyleme ve karakterinizin durumuna göre tepki veriyor. Özellikle hikayenin bir kısmında, karakterimiz kendinden şüphe ederken yaptığı ağ atışlarının daha boş tepki verdiğini, daha gevşek tetikler ile desteklendiğini fark ettiğimde ne kadar keyif aldığımı anlatamam. Zaten PlayStation 5’in DualSense kontrolcüsünde sevdiğim tek yan bu geri bildirim ve tetik özellikleri, yoksa ilk tercihim olmayacak bir kontrolcü. Buna rağmen oyunu aşırı keyifli hale getirdiğini belirtmem gerek.

Oyunda bazı teknik sorunlar yaşadım, bunların bir kısmı görsel hatalar, bir kısmı ise doğrudan oyunu etkileyen problemler oldu. Bazıları inceleme sırasında gelen Day 0 güncellemesi ile düzeldi, bir kısmı da Day 1 güncellemesi ile düzenlenecek. Ama bu problemler arasında birbirinin içinden geçen insanlar ya da kol bacaklar var mı emin değilim. Genellikle çok dikkat çekmiyorlar ama bir ara sahnede Harry’nin yanlışlıkla çarptığı insan, yoldan geçen başka birinin içinden geçip, ikisi de bir şey olmamış gibi devam edince garip gözüktü. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

Bir de oyunu etkileyen bazı sorunlar var, oyun çıktıktan sonra çözüleceklerini tahmin ediyorum ama önden uyarımı yapayım. Mysterio’nun mekanlarına uçarak girmeyin, oyun buna hazır değil, ne yapacağını bilemiyor bazen. Ya da bir etkinliği yarım bıraktım diye hikaye ilerlemeyebiliyor, Genki aslında Miles’ı arayacakken Peter’ı arıyor ve yüzüne kapatıyor, sonra yine arayıp kapatıyor, yine arayıp kapatıyor. Karakter değiştirme ya da oyunu son checkpointten yükleme gibi hareketlerle çözebileceğiniz hatalar ama uyarmakta fayda var. 

Sonuç

Marvel’s Spider-Man 2 incelemesini daha uzun, daha ayrıntılı yapmak istiyorum ama hem oyunun keyfinin kaçmaması hem de bazı inceleme kuralları gereği anlatmak istediğim bir çok şeyi söyleyemiyorum. Oyun şu haliyle tüm Spider-Man severlerin, hatta eğlenceli bir aksiyon oyunu oynamak isteyen herkesin memnun olabileceği, ilk oyunun daha da ötesine gidebilmiş bir oyun. Spider-Man ve Miles Morales’in en iyi yanlarını birleştirip, olabilecek en güzel şekillerde geliştirmişler gibi. Keşke bazı yanlarına biraz daha özen gösterip, bazı şeyleri oldu bittiye getirmeselerdi. 

Oyunun hikaye kısmını normal zorlukta, yan görevlerin bazılarını tamamlayıp, etkinliklerin hepsine kısa bir süre bakarak 18 saatte bitirdim. Eğer daha fazla etkinlik yapacak ve daha yüksek bir zorluk seviyesinde oynayacak olursanız 25 - 30 saat arası bir oyun süresi olduğunu düşünüyorum. Oyunu bir kez bitirince daha yüksek zorluk seviyesi açılıyor ve kaldığımız yerden oynamaya devam edebiliyoruz. New Game+ modu ise şu an için yok ama ilerleyen zamanlarda oyuna güncelleme ile eklenecek. 

Marvel's Spider-Man 2 inceleme

PlayStation 5 için çıkacak olan Marvel’s Spider-Man 2 PlayStation Store üzerinde 1.500TL fiyat etiketiyle satışa sunulmuş durumda. Daha fazla kostüm ve ek görsel içerikler sunan Digital Deluxe sürümü ise 1700TL fiyat etiketiyle satılıyor. Oyunun sunduğu şeyleri düşünerek, ek kostümler olmadan da gayet dolu bir gardrop sunduğunu hesaba katıyor ve Standart Sürüm ille oyundan maksimum keyifi alabileceğinizi düşünüyorum. Son tercih yine size kalmış durumda.

Insomniac Games yine süper kahraman oyunu türündeki çıtayı biraz daha yukarı taşımış. Bir kez inceleme için tamamladım ama tüm etkinlikleri yapmak ve daha yüksek zorluk seviyesinde oynamak için tekrar başına oturacağım günü bekliyorum. Çünkü oyuın buna değecek içeriğe sahip. Bir de benim favori kötü adamım olan Mysterio var malum. Bütün bunlardan sonra Insomniac’ın elinden çıkacak Wolverine için nasıl bir oyun olacak çok merak ediyorum.