Farklı kulvarlarda çıkardığı ürünler ile oyuncuların karşısına çıkan XPG firması geçtiğimiz aylarda öncelikle XPG Alpha modelini çıkartmıştı. Ergonomik açıdan oldukça başarılı ve rahat olan bu modelin ardından ise benzer ama daha gelişmiş özelliklere sahip olan XPG Alpha Wireless modeli de piyasaya sürüldü. Ben de yaklaşık üç haftadır bu modeli kullanıyorum. Bu süreçte tabi ki günlük işlerimin yanı sıra FPS oyunlarından tutun da strateji türüne kadar birçok farklı yapımda kullandım. Şimdi gelin XPG Alpha Wireless Mouse inceleme içeriğimizde hem bu modelin özelliklerine hem de kullanım detaylarına yakından bakalım.
Öncelikle tasarımdan başlayalım. XPG Alpha Wireless hem kablolu hem de kablosuz olarak kullanabileceğiniz bir model. Kutu içeriğinden örgülü bir Tip C kablosu çıkıyor ve kablolu olarak kullanırken aynı zamanda klasik olarak şarj işlemini gerçekleştiriyor. Yani arda özel bir üniteye yer verilmemiş. Tabi kablo Tip C olunca başka kablo kullanabilir miyiz sorusu aklınıza gelebilir. Bu kablonun uç kısmında kızaklı bir yapı kullanılmış. Anca uygun ya da çok ince plastiğe sahip bir kablo ile bunu yapabilirsiniz.
Tasarımda ilk olarak baktığımızda tabi ki baş parmak desteği dikkatimizi çekiyor. Bu yapısı sayesinde elinize tam oturuyor ve ergonomik bir kullanım sunuyor. Mouse'un alt tarafına baktığımızda üç kademeli bir açma kapama kızağı görüyoruz. Burada kullanmadığınız anlarda kapatabiliyor ya da Bluetooth ile birlikte fareyi 2.4Ghz bağlantı seçeneğine kullanabiliyorsunuz.
Yine alt tarafta bir kapağa yer verilmiş ve alıcı (dongle) buraya konumlandırılmış. Yani bir yere gittiğinizde bilgisayarınıza taktığınız bu alıcıyı tekrar buraya koyarak kaybolmasını engelleyebiliyorsunuz. Sol tarafta klasik iki tuş ile birlikte mod geçişini sağlayan tuşun üçgen şeklinde tasarlandığını ve tasarımı tamamlayan bir yapıda olduğunu görüyoruz.
Farenin ağırlığı 98 gram. Yani neredeyse yarı ağırlığında olan oyuncu fareleri görmeye başladık. Fakat bundaki baş parmak desteğinin bu ağırlığa direkt etki ettiğini düşünebiliriz. Ergonomik yapısı bu ağırlığı fazlasıyla tolore etmeyi başarmış diyebilirim. Zaten yapısı gereği dediğim gibi elinize tam olarak oturuyor ve rahat bir kullanım sunuyor.
Biraz standart bağlantı (5.1 ghz) ve biraz önce bahsettiğim 2.4 Ghz kullanımından bahsedelim. Aslında bu geçişi bir oyun modu olarak da düşünebiliriz. Bir tanesi pil tasarrufu yapabileceğiniz ve daha çok günlük kullanımda tercih edebileceğiniz bir mod sağlarken diğeri ise daha yüksek performans ve düşük gecikme süresi sağlayan bir oyun bağlantısı olarak düşünülebilir. Yani normalde günde 6-7 saat çalışıyor ve 1 saat oyun oynuyorsanız sürekli bu modlar arası geçiş yapmaya gerek yok. Yani çok sık oyun oynuyorsanız ya da fareyi daha çok iş için kullanıyorsanız bu modlardan birisini kalıcı olarak tercih etmek daha mantıklı.
Kullanım tarafına baktığımızda XPG'nin sensör olarak Paw 3335 kullandığını görüyoruz. DPI tarafında ise 100 ile 16.000 arasında bir kullanım imkanı sağlanmış. prime isimli özel yazılım sayesinde ışık efektlerini değiştirebiliyor ya da DPI ayarını yapabiliyorsunuz. Özelleştirme konusunda birçok seçeneğe yer verilmiş. Tuşları ve mod değişimini ayarlayarak kullanımınıza göre hızlı geçiş yapmanıza da imkan verilmiş.
Tuş ömrü olarak 60 milyon basım verilmiş. Bu rakama ulaşmak tahmin edebileceğiniz gibi zaten oldukça zor. Pil ömrü olarak da 410 mAh bataryaya sahip olduğunu ve kağıt üzerinde 60 saat dayanma ibaresini görüyoruz. Açıkçası tam şarj ettikten sonra neredeyse 10 gün hiç şarj sıkıntısı çekmedim. Özellikle haftaiçi günde ortalama 8 saat PC başında olduğumu göz önüne alırsak ortalama olarak benzer bir süreye yaklaştığımızı söylemem mümkün.
Oyun tarafında başta da belirttiğim gibi birçok farklı oyunda test etme imkanım oldu. Bu tam anlamıyla ergonomisi de göz önüne aldığımızda bir oyuncu faresi diyebilirim. Ben oynarken bir gecikme ya da hassassiyet problemi yaşamadım. Fakat profesyonel olarak espor oyunculuğu için tercih etmeyi düşünüyorsanız ağırlık konusu bir tık sizin için soru işareti olabilir.
Sonuç olarak XPG Alpha Wireless modeli hem ergonomik yapısı hem de özellikleri ile başarılı bir oyuncu faresi olmuş. Ürünün yurt dışı fiyatını göz önüne aldığımızda (60$ civarı) tam anlamıyla bir fiyat performans ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Ülkemizde ise tabi ki işin içine döviz kuru ve vergiler girince tüm marka ve modellerde kafa karışıklığı da beraberinde geliyor. Eğer bu tasarıma ve özelliklere sahip ir oyuncu faresi arıyorsanız göz atmanızda fayda var diyebilirim.