70'lerin müziği ve arabaları ile savaşmaya hazır mısınız?
PlatformlarDiğer
Çoklu Oyuncu: Yok
Merlin Puanı75
ArtılarEğlenceli oynanış. Müzik listesi. Karakter özellikleri
EksilerBazı karakterler çok güçlü. Oynayış sırasında çıkan hatalar
İsim: Vigilante 8 Çıkış Tarihi: 1998 Türü: Vehicular Combat Yapımcı: Luxoflux / Activision Platform: Playstation 1 / Nintendo 64
"Farklı bir türde mi ilerlesek?"
1990'larda çoğu oyun stüdyosu, kendi ürettikleri farklı türlerdeki oyunlarla oyuncu kitlesi kazanmayı hedefliyordu. Mecha savaşlarından tutun, fantastik türü RPG'lere kadar farklı deneyim sunan oyunlar, en azından hayranlarını sevindirip yeni çıkan oyunu almayı hedefliyordu. Çok gariptir ki, buna ben de dahil, bazı insanlar arabalara silah döşeyip birbiri ile savaşma türünü çok seviyor. Sanırsam benimkisi tamamen arabaların patlaması ve diğerlerine kimin en iyi olduğunu göstermekle alakalı. Şayet benim gibi düşünüyorsanız, Vigilante 8 kesinlikle size hitap eden yapımlardan biri.
1998 yılında, daha sonradan Activision'un yerle bir ettiği, özgür bir yapımcı olan Luxoflux, Activision ile beraber çalışıp, en azından orijinal bir fikir ile oyun çıkartmayı planlar. Markette vehicular combat adına pek oyun olmadığını gören Luxoflux, bunun üzerinde çalışmaya başlar. Zaten yapım aşamasında 70'lerin teması üzerine olsun diyen abi kimse onun alnından öpeceğim. Kesinlikle bana göre Vigilante 8'in satışında ve oynanışında bulunan en iyi yönlerinden birisi bu, tema.
"Diğerleri ile nasıl yarışacağız ki?" Luxoflux, ilk bu türün yaygınlaşmasını sağlayan yapımcılardan değildi ne yazıkki. Daha öncesinde çıkmış olan Chase HQ, Twisted Metal, Carmageddon ve Interstate '76 adlı yapımlarda da vehicular combat bulunuyordu. Önemli olan, Vigilante 8, bu türde nasıl bir yere sahip olduğu. Şayet küçük bir miktarda bulunan bir oyun türünde, özellikle iyi oyun bulmak zordu, hele hele "arcade" hissini verecek oyun bulmak daha da zordu. "Let's get boogie!" Hikayesi ne kadar yapmacık olsa da, teması için sürekli geldiğim Vigilante 8'te, 70'lerin havası ağır hâkim. Hani, ne zaman 70'ler dense ABD'nin stereotip bir insan çıkar ya, hah, hepsi burada. Kumarbaz, disko kuşu, 60'lardan kalma casus, şişman çiftçi, ve uzaylılarla uğraşan hippi gibi çok bilindik karakterle dolu olan eğlenceli yapımın hikayesi şöyle: Alternatif 1975 evreninde oluşan global petrol krizi hızla ekonominin yerle bir olmasına neden olmuştu. Özellikle ABD'nin ekonominin sarsılması şehirlerdeki hırsızlık ve suçların artmasından dolayı, bütün özel güçlerin şehirleri aktarılması, şehir dışında bulunan özel askeri depoların boş kalmasına da neden olmuştu. Bu saldırıları durdurmak isteyen Oil Monopoly Alliance Regime (OMAR) ise kendine ait bir özel kuvvet takımı toplamıştır. "Ya Coyote, ya Vigilante- bence fark etmez." Özel kuvvetlerden bahsetmişken, oyunda bulunan karakterler iyi taraf, yani silah depolarına saldıranları durdurmak için kurulmuş takım (Vigilante) ya da kötü taraf, yani depolara saldıran çeteler (Coyote) diye ayrılıyor. O sırada markette bulunan ve hikaye açısından zengin oyunlar gibi, "Ben sadece iyi taraftan gitmek istiyorum." diye bir seçeneğiniz ne yazık ki yok. Oyunu bitirmek için hem iyi hem de kötüler olarak oynamanız gerek. İlk başlarda seçemeyeceğiniz karakterler düşman olarak karşınıza çıkabilir, kitli karakterleri listenizde açmak içinse oyunda ilerlemeniz ve açık olan karakterlerin hikayelerini bitirmeniz gerek.
Her karakteri oynamanız gerektiği gibi, o karakterin hikayesini bitirdiğinizde oyun size 10-20 saniyelik FMV kısa filmi veriyor. Şayet bunlar ne kadar özensiz yapılmış, anlatamam. Hepsinde garip bir yüz şekli ve tamamen çizimlerinde gösterildiği karakterlerden daha farklı gözüküyor. Sevimsiz ve özensiz dedim ama 90'ların oyununu yapan özel elementlerden biri bu.
"Ben tek, siz bütün disko ahalisini getirin." İlk gözlemlerimden biri, karakter seçiminin diğer oyunlardan ne kadar farklı olduğu ve her arabanın kendine ait özellikleri menüde gösterildiği. Hız, nişan kabiliyeti ve zırh temel özelliklerden. Zaten ileride her arabanın/karakterin özel silahlarından, kabiliyetlerinden ve özelliklerinden bahsedeceğim.
Karakter seçimi sırasında arabalar, diğer yarış oyunlarından beklediğiniz gibi aniden çıkıp gitmiyor, akıllıca tasarlanmış "Yukarıdan at, gelsin." tarzı ile farklı bir yaklaşımı var- hayır, cidden, arabayı gösterme şekilleri resmen yukarıdan atmak. Zaten çocukken ilk oynadığımda yüksek dozda eğlencenin beni bekleyeceğini biliyordum.
Arabamızı seçtikten sonra karakterin kendine ait sözünü duydum- ki bunlar da çok bilindik ve söylenme şeklinden hangi karakter olduğu çok belli.