Bir sen bir ben bir de robotlar
Şimdi sürekli ben burada hikayelerle ve rol yapma oyunlarıyla ama genel olarak hikayelerle ilgili şeyler anlatıyorum ya, uzun zamandır anlatmaya veya incelemeye değer güzel bir hikaye ile karşılaşmamıştım ama geçen gün Pacific Rim’i izledim, olacak gibi değildi yani.
Del Toro yine muhteşem bir iş çıkartmış, özellikle yeni jenerasyonun kafasında unutulmaya yüz tutmuş Kaiju’ları yeniden hatırlatmaya çalışmış, bunu yaparken de hakkını vermiş diyebiliyorum.
“Kaiju nedir” diye soracaksınız, ben hemen size söyleyeyim o yüzden, böyle Godzilla’dır, Mothra’dır, türlü türlü şehirleri yok eden büyük yaratıklar vardır ya, işte onların çıkış noktası Japonya olduğu için, bu tür yaratıklara Kaiju denir, bu tür filmlere ise Kaiju filmi denilir. Tabii her Kaiju’nun devasa büyük yaratık olmasına gerek yoktur bunun altını çizmek lazım.
Uzun zamandır ortalıkta adam gibi bir Kaiju filmi yoktu, yani olsa bile Japonya’da vardı ve o filmlerin kendi içerisinde bir kültür taşıdığını düşünürsek film yapımcılarının sağlam efektler, müzikler veya bazı zamanlar da “kurgu” gibi şeyleri pek önemsemediğini de görüyoruz. Japonlar animasyon konusunda kendilerini deliler gibi geliştirmiş olabilirler fakat sinema konusunda hala kötüler.
Pacific Rim, dünyanın ilk adam gibi Batı menşeili Kaiju filmi. Şimdi Peter Jackson’ın King Kong’u ve Hollywood’un Godzillla’sı rezaletti, kimse aksini söylemesin. Pacific Rim’den ise gerçekten beklentilerimiz yüksekti, gerek fragmanlar olsun gerek oyuncular, bir de işin içinde Del Toro olunca, bir filmin kötü olma ihtimali pek kalmıyor.
Rim’de bir oyuncuya yakın gelen pek çok konsept var, hatta fragmanda Glados sesi kullanan Del Toro’nun ne kadar “gamer” bir adam olduğunu biliyorsanız, buna şaşırmıyorsunuz ama Mass Effect’ten fırlamış zırhlar falan da derken, Del Toro’nun zengin zihninde oyunların etkilediği görsellerin ve sahnelerin havada uçuştuğunu söyleyebilirim.
Peki ama nedir bu Pacific Rim’in konusu? Kaiju diyorsun ama devam etmedin derseniz, hemen anlatayım. İnsanoğlu, 2013 Yılında devasa boyutlar arası yaratıklar olan Kaiju’ların saldırısına uğrar ve dünya çok ciddi bir travma yaşar. Pasifik okyanusunun altında bulunan bir portaldan gelen bu yaratıklarla savaşmak için dünya liderleri bütün güçlerini ve kaynaklarını birleştirip “Jaeger” isimli devasa robotlar yaparlar.
Bu robotların kullanımı için iki ayrı pilotun zihinlerinin birleşip bir mental link oluşturması gerekmektedir. Jaeger’lar gün geçtikçe oldukça efektif bir şekilde Kaiju saldırılarını ekarte etmeyi başarırlar fakat yıllar ilerledikçe saldırılar gücünü arttırır. 2025 Yılında Pacific Rim hükümetleri Jaeger projesini iptal edip, "Coastal Walls" isimli devasa duvarlara bütçe ayırmaya karar verirler. Kalan dört Jaeger ise yapılmamış son duvar olan Hong Kong’u korumak için Çin’e çağrılır ve olaylar gelişir.