Antarktika’da buz gibi bulmacalar
Raw Games tarafından geliştirilen The Spire, bu senenin bomba ve sessiz projelerinden biri olarak geliyor. Bağımsız bir yapım. Adını ve yapımcısını duymamış olabilirsiniz, ancak oynanışı ve içerik yönünden bize farklı bir deneyim sunacak gözüküyor. Biraz daha açıklayıcı olmak gerekirse önümüzde fiziksel etkileşimi kullanıp, interaktif bulmacalar çözebileceğimiz bir yapım duruyor. Bunun örneklerini az çok Portal 1-2 ve Twin Sector gibi oyunlardan biliyoruz.
Karmaşık gelecek ve kaosThe Spire, 2029 yılında geçiyor. Dünyada büyük bir kargaşa hakimdir. Fosil yatıkları bitmiş duruma gelmiştir. Bu kritik zamanlarda dünya üzerinde tek bir hükümetin olması için bir adım atılmıştır. Böylesi bir ortamda ve zamanda, David Samuel Maher adında bir adam, Antarktika’da yeraltında gizli bir araştırma tesisinde gözünü açar. Geçmişiyle ilgili bir şey hatırlamamaktadır. Fakat gelecekte rahatsız edici bir durum yaratacak olan bir komplo ile iç içe olduğunu keşfeder ve bundan sonrasında olaylar gelişir.
The Spire, genel olarak fiziksel çözümlerle sonuca ulaşabildiğimiz bulmacalarıyla bizleri haşır neşir edecek. Yapımcıların belirttiği özelliklere göre devrimci bir sistem oyunda olacak. Önünüze gelen bulmacaları illaki tek bir yoldan çözme zorumuz olmayacak, The Spire bu konuda bizlere çeşitli çözümler ve alternatifler uygulamamızı sağlayacak. Mesela önümüzde bir çukur var diyelim.
Bu çukurun içine farklı materyaller ile doldurarak kendi yolunuzu yapabilir veya bulduğunuz uzun metal bir cisim ile kısa yoldan köprü kurabilirsiniz. Buradaki imkan bize bağlı, oyun sadece farklı yollar için bizi teşvik edecek. İlerledikçe karşımıza farklı ve karmaşık bir sistematiğe bağlı engeller çıkacak. Bunları çözmek için de biraz daha düşünmemiz ve yollar denememiz gerekecek. Uzaktan kontrol ederek, çeşitli objeler yapabilecek veya tamir edebileceğiz.