System Shock Remake nasıl bir oyun olacak?

Bu günlerde System Shock Remake'in çıkışını beklerken yapımın ilk haline bir göz atalım ve bizi nelerin beklediğini görelim istedik. System Shock, yaygın olarak sevilen bir klasik olarak kabul edilir. Video oyunları için devrim niteliğinde özellikleri vardı. Serinin en önemli ve öne çıkan yapımı olup oyun tarihinde ayrı bir yeri bulunur.

System Shock Remake nasıl bir oyun olacak? Oynamaya değer mi?

Piyasaya sürüldüğünde, sistemleri oldukça zorlaması ile ün System Shock, oynaması korkunç derecede zorlu olan bir yapımdı. Hayranlarının oyuna yıllarca yama yayınlaması ile daha katlanabilir bir hale geldi. Orijinal oyunda fare kontrolü bile yoktu dersem anlayacaksınızdır.

İlk yapımda fare olmasa da o gün için bile çok fazla gelişmiş grafik seçeneği, motor üzerinde ayarlamalar yapmanıza olanak tanıyar ayarlar bulunuyordu. Hatta oyunda kullanılan silahların animasyonlarına ve çerçeve tasarımına kadar düzenleme yapabiliyordunuz. Bu kadar çok özelleştirme olunca da oyuncuların, oynaması ne kadar olsa da, uzun yıllarca yapımı yaşatması kaçınılmaz bir hal almıştı.

System Shock'da isimsiz bir bilgisayar korsanını yönetiyoruz. Satürn'ün yörüngesindeki Citadel Uzay İstasyonu'nda bulunan SHODAN isimli ana bilgisayarda korunan dosyalara erişmeye çalışırken yakalanan korsan yakalanıp ceza alıyor. Uzay İstasyonu'nda bulunan bir tıbbi odada uykuya yatırılıyor.

System Shock'ın ana hikayesi de burada, karakterimiz uykusundan uyanıp istasyonu korkunç bir durumda bulması ile başlıyor. O uyurken, SHODAN, geminin mürettebatını katletmeye ve üzerinde deneyler yapmaya başlamış, Citadel İstasyonu'na anarşi hakim olmuştur.

Hayata döndürüldükten kısa bir süre sonra, TriOptimum tarafından Citadel İstasyonu felaketini kontrol altına almak için tutulan terörle mücadele danışmanı Rebecca Lansing'den bir mesaj alıyoruz. Her ne sebeple olursa olsun, bilgisayar korsanının tıbbi bölmedeki varlığı sistem tarafından fark edilmemiş ve şu anda Dünya'ya saldırma planları yapan SHODAN'ı durdurmak için en iyi umutlarının sinirsel arayüzü olduğunu söyler. Onu yenmeyi umuyorlarsa, nihayetinde SHODAN'ın ana CPU'sunun bulunduğu istasyonun köprü seviyesine gitmesi gerektiğini açıklıyor.

Bundan sonra da bizim hikayemiz başlıyor. Klostrofobik bir siber kabusa dönüşen istasyonda ilerleyebilmek ve görevimizi tamamlayabilmek için mutantlar ve robotlar ile savaşmak zorundayız. Burada oyunun en önemli özelliği devreye giriyor. Sanki bir labirentte fare gibiyiz. Girdiğiniz her oda başka bir odaya açılırken uzay istasyonunda yolunuzu bulabilmeniz biraz da şansa bağlı.

Mini haritamız olsa da üst üste yığılmış katlar içinde ilerlerken daha üst seviyeye çıkabilmemiz için karmaşık bir maceraya atılıyoruz.

Doom'a benzer bir yapısı olan System Shock, onun etkisini de taşıyor. Katlar arasında geçiş yaparken hem yeni silahlara kavuşuyor hem de bulduğumuz çeşitli medikal çantalar ile kendimizi iyileştirmeye çalışıyoruz.

İlerlerken ortamın sesleri çok zaman gerginlik yaratabiliyor. Bilgisayar sesleri arasında kaybolan çığlıklar bir süre sonra "Acaba ben de o çığlıkların arasında yer alacak mıyım?" düşüncesini zihninizin bir kenarına yerleştiriyor.

Gitgide artan zorluk seviyesinde daha önce gördüğünüz bir robotu, yükseltilmiş seviyede yeniden gördüğünüzde eski silahınızın neden yeterli etkiyi yaratmadığını sorgulayacaksınız. Bu da sizi yeni silah ve mermi çeşitleri bulmanıza yönlendirecek. Hatta ilerleyen bölümlerde elektrik şoku veren bir silaha da sahip olacaksınız.

Silahlar demişken, orijinal yapımda yedi adet silahı elimizde tutabiliyorduk. Remake'de bu sayı değiştirilir mi bilmiyorum. Ancak günümüz oyunlarında gerçeklik unsuru göz önüne alınarak bir tabanca ve bir tüfek taşımamıza izin veriyor genelde.

System Shock Remake'i oynamayı planlıyorsanız, defalarca öleceğinizi aklınızın bir kenarına yazın. Zira oyun normal seviyede bile kimi zaman aşırı zor olabiliyor. Görmediğiniz düşmanlar birkaç vuruşta son kayıt noktanıza dönmenize çok yardımcı oluyor.

Tuzaklar ve bulmacalarla dolu uzay istasyonunun ana hedefi zaten sizi yok etmek. Bu sebeple sizin de ölüm meleği edasıyla oyunu ele alıyor, karşınıza çıkan her şeyi en kısa sürede yok edebilmek için tüm kaslarınızı zorluyor olmalısınız. Buna beyniniz de dahil. Zira kimi zaman hiç beklemediğiniz bir bulmaca oyunun sonraki bölümlerinde ilerlemenize etki edebiliyor.

System Shock genel anlamı ile oyuncuyu zorlama üzerine kurulu bir yapıda ilerliyor. Ancak oyuncular arasında speedrun dediğimiz, oyunu en kısa sürede bitirme çalışmalarına da en ayak olan yapımlardan biri. İlk oyunu bugüne kadar en kısa sürede tamamlanması altı saat 48 dakikada sürmüş. İki sene önceki bu rekoru bir sene sonraki yedi buçuk saatlik rekor takip ediyor.

Nerede ise 30 senelik bir yapım olsa da insanların hala oynamaya devam etmesi etkileyici bir durum. Kimbilir, bakarsınız System Shock Remake de bir 30 sene oynanır ve ardından REREMAKE çıkar.