1/2

Stubbs the Zombie

Hasan Uğur Nayır 3.06.2010 - 12:31
Bakmaya kıyamadığım zombiler.
Platformlar PC
Stubbs the Zombie
  • Yapımcı - Yayıncı Wideload Games - Aspyr
  • Çoklu Oyuncu: Yok
  • Oyun Türü: Aksiyon
  • Sistem Gereksinimleri
Merlin Puanı 78
Artılar Zombi olarak oynamak, müzikler, komik atmosfer, sesler, film anlatımında olması, ilginç konsept
Eksiler Belli bir süre sonra sıkabiliyor, çizgisel oynanışı var, multiplayer yok, grafikler çok iyi değil.
Uzun zaman önce değişik fikire sahip olan Stubbs the Zombie Rebel Without a Pulse’ye bir ön inceleme hazırlamıştım. Oyun diğerlerine göre değişik bir konseptte hazırlanıyordu. Çünkü yapmanız gereken bu sefer zombileri öldürmek değil, onların yanında yer almaktı. Direk olarak zombinin kendisi biz oluyoruz ve insanları yiyeceğimizi söyleniyordu. Bu değişik konseptli oyun yazın çıkacaktı, 2006 yılına girdik şimdi elime geçti. Şimdi bir yaşayan ölünün yemek listesine bir geçelim.

Beyin Tava

Edward "Stubbs" Stubblefield yani biz, öldürülüp bir yere gömülüyoruz. Sonra da bir mucize oluyor ve yeniden canlanıyoruz. Ancak canlandığımız zaman etrafımızda koca bir şehir var. Canımız insan beyni istiyor ve böylece maceraya başlıyoruz. Canlandığımız gibi bizi bir robot abla karşılıyor ve kontrolleri, ne yapmamız gerektiği vb... ince ayarları bizlere gösteriyor. Zaten kolay olan kontroller sayesinde, hiç zorluk çekmeden direk olarak oyuna giriyoruz. Genel olarak yaptığımız olay, insanların parçala beynini, ye ve kendinden birine çevir. Yediğiniz kurbanlar genel olarak bizlerden biri oluyor. Bazı zamanlar şehirdeki insanlara çetem ile saldırırken kendimi “Yaşayan Ölüler” filminde zannettim. Yanımızdaki zombiler akıllı değil, karşılarında düşman görürlerse direk saldırıyorlar. Eğer bizlerden çok geriye düşerlerse onları ıslık çalarak yanımıza çağırabiliyoruz. Fakat onun dışında yaptıkları normal zombi hareketleri, ağır ağır ilerle ve parçala. Bazı zamanlar ıslık çalsanız dahi gelmeyenler veya oraya buraya takılıp ilerleyemeyenler oluyor. Olsun etrafta bol bol insan olduğundan onları öldürüp zombiye çevirebiliyorsunuz.

Düşmanlarımız aslında öyle aman aman akıllı değiller. Ancak zorluk seviyesi artınca ve ileriki bölümlerde silahlı rakipler geldikçe zorlaşıyorlar. Ben zombiyim! ayağına yatıp sakın rakipleri hafife almayın, enerjiniz belli bir süre sonra kendi kendinede dolsa, sizin sağlığınızı büyük bir şekilde götürebiliyorlar. Bunu kimi zaman makineli tüfek, motorlu testere veya kalabalık bir polis grubu yapabiliyor. Düşmanlarınız arasında polisler, sivil halk, ordu ve teknoloji ürünü robotlar yer alıyor. Robotlar canınızı bir hayli yakacak türden, ayrıca patladıkları zaman bir hayli yıkıcı olabiliyorlar.

Beyin Midye

Baş kötü, yani biz lider olarak belli özelliklere sahibiz. Öyle sıradan bir zombi değiliz. Düşmanlar kalabalık veya güçlü olsada, onlara karşı kullanabileceğimiz ilginç yeteneklerimiz bulunuyor. Kalabalık bir düşman grubunu etkileyecek, onları kısa süre sersemletecek bir gaz bırakıyorsunuz. Sersemleyen rakipleriniz hareket edemediği için onların beynini yiyebilirsiniz. Bir başka ilginç özellik ise, bağırsaklarımızdan bir parça kopartıp düşmanın kafasına atıp patlatmak. Aslında bildiğimiz el bombası, fakat burada mutasyona uğramış ve zombi bombası olmuş. Patladığı zaman çevredeki düşmanları sizden yapıyor. Üçüncü ilginç yetenek ise elimiz ile bir başkasını kontrol etmek. Şöyle ki kolumuz dirsekten kopuyor ve gidip bir kurbanın kafasına kopan kolumuz ile yapışıyoruz. Böylece o kurban bizim kontrolümüze geçiyor. Kopan el ile duvarlarda tavanda dolaşabiliyoruz, kısaca Alien gibiyiz. Bu özelliği genelde silahlı kişilerde kullanın derim. Silahınında kontrolünü alıp, etrafta güzel bir katliam yapabilirsiniz. Yalnız kopan kolunuzu kurbanınızın görmemesi lazım, görürse ona ateş edip etkisiz hale getiriyor. Son özelliğimiz ise kafamızı bowling topu gibi kullanabilmemiz. Yerden ileri doğru fırlatıp, kalabalık bir düşman grubunu saf dışı bırakabilirsiniz. Üstelik bizim kontrolümüzde nereye istersek, o yana gidiyor. Fakat belli bir süre sonrada patlıyor. Her özellik belli bir enerji yiyor. Ancak insan beyni yiyerek, bu kaybettiğiniz enerjiyi kazanabiliyorsunuz.