Siren 2
Semih Sancar
3.06.2010 - 12:31
Siren geri geliyor!
Kendi adıma konuşayım, şu ana kadar çok az SH ( Survival Horor ) tarzı oyun
oynadım. Oynadıklarımdan ise pek haz alamadım. Çünkü bana o korku havasını
veremiyorlardı ya da ben alamıyordum. Zaten çıkan SH tarzı oyunların aldığı
puanlara bakarsak, bu konuda pek de haksız değilim hani. Fakat bu sene sonu için
bazı şeyler değişebilir diye düşünüyorum, çünkü Forbidden Siren 2 geliyor.
Nedendir bilinmez 2005 yılı içerisinde doğru düzgün SH tarzı oyun çıkmadı. Şöyle
korkuyu iliklerimize kadar yaşatan, hatta oturduğumuz yerden bizi sıçratacak bir
yapım gelmedi. Bu tarz oyunları seven oyuncular için, 2004 yılı bence 2005
yılına göre daha zengin bir yıl olmuş. Şöyle bir dönüp bakıyorum da sağlam SH
tarzı oyunlar çıkmış Silent hill 4, Forbidden Siren, Resident Evil Outbreak,
Fatal Frame 2 gibi. “F.E.A.R. çıktı ya?“diyorsunuzdur ama F.E.A.R. ‘ın başlı
başına FPS tarzı bir oyun olduğunu da unutmayalım. Forbidden Siren 2 ‘nin çıkış
tarihi ise 2005 yılının 4. çeyreği olarak gösteriliyor.
Forbidden Siren 1 oynayanların da hatırlayacağı gibi Japonya’da olan bir deprem
sonrası hayatta kalan bir grup insanın, zombilere karşı verdiği mücadele
anlatılıyordu. Forbidden Siren’in bir sürü fanatik kazanmasının en büyük nedeni,
korku duygusunu iyi hissettirebilmesiydi. Ayrıca, orijinal ve akıllıca bir fikir
olan “Sight Jack “ mod’unun bulunması oyuna ayrı bir hava veriyordu. Bu mod ile
oyunu başkasının gözünden takip edebiliyorduk. Adeta zombilerle kapışan başka
biriymiş gibi... Tabi bu olayı zombilerle de uygulayabiliyorduk. Yani herhangi
bir zombinin gözünden oyunu oynuyorduk. Bu mod’un çok tutması nedeni ile “ Sight
Jack “ olayını Forbidden Siren 2’de de göreceğiz.
Biraz da Forbidden Siren 2’nin konusundan bahsedelim. Oyun, Japon kıyılarına
yakın bir yerde olan Yamijima adasında geçiyor. Her şey 29 yıl önce, yeraltına
döşenmiş olan elektrik kablolarının koparak etrafı karanlığa gömmesi ile
başlıyor. Bu olaydan sonra şehrin tüm sakinleri, arkalarında sırlar bırakarak,
esrarengiz bir şekilde ortadan kayboluyorlar. Bu olaydan tam 29, evet tam 29 yıl
sonra değişik sebeplerden dolayı adaya gelen insanlar adada buluşuyor ve
olacaklardan habersiz bir şekilde, adaya gelme sebeplerini faaliyete geçirmeye
başlıyorlar. Mesela dergi editörü olan Mamoru, dergisindeki yazı için bilgi
toplayamaya gidiyor. Fakat birden fırtına çıkıyor ve deniz kan kırmızıya
dönüşüyor ve dergi editörü Mamoru kasırga yüzünden zihnini kaybetmiş bir
şekilde, kendini bir kıyıda buluyor ve olaylar başlıyor…