Çernobil faciası, dünya üzerinde eşine bir daha rastlamak istemediğimiz bir olay olsa gerek. Çoğu insanın ölümüne neden olan bu facia, dünya tarihi üzerinde kara bir leke bırakmıştır. Üstelik geçenlerde rastladığım bir haberde, Çernobil olayının etkilerinin bir 50 yıl daha süreceğini öğrendim. Şimdi Çernobil olayı ile ilgili bir FPS oyununu bilgisayarlarımızda görmeye hazırlanıyoruz, S.T.A.L.K.E.R: Shadow Of Chernobyl.
İlk olarak Oblivion Lost olarak duyurulmuş, daha sonra ismi S.T.A.L.K.E.R: Shadow Of Chernobyl olarak değiştirilmiş olan oyun, bize Çernobil faciasını tekrar yaşatacak gibi gözüküyor. Oyundaki olay şu; Çernobil faciası geçtiğimiz yıllarda yaşanmıştır, fakat aynı facia 2006 yılında tekrar patlak verir ve bu sefer daha da değişik sonuçlar doğrurarak. Biz, olayın merkez üssüne yakın bir tesiste bulunmaktayız. Olay yerini de kapsayan, birçok yerde bulunmalı, karşımıza çıkacak olan tehlikelere en akılcı biçimde karşılık vermeliyiz.
Yapımcılar, oyunun en önem verdikleri kısmı olarak yapay zekayı gösteriyorlar. Oyunda yanımızda bulunan adamlarımız NPC konumundalar, fakat hepsinin kendi inisiyatifleri ve olaylara karşı gösterecekleri reaksiyonlar bulunmakta. Örnek vermek gerekirse, yaratıkların saldırısına maruz kalan bir adamımız, uygun durumdaysa karşı saldırıya girebiliyor, fakat mermisi bittiyse saklanma ihtiyacı hissedip, bizden yardım isteyebilir. Tabi tüm bunlar, karşımızda bulunan yaratıklar ve düşman stalker’lar için de geçerli. Biz ve arkadaşlarımızın yanında, etrafta cirit atmakta olan, başka stalker’lar da olacak. Onlara karşı da mücadele etmemiz gerekli. Düşmanlarımızın da kendilerine has düşünce ve reaksiyon durumları olacak, cereyan etmekte olan olaylara göre tepkiler verecekler, deyim yerindeyse kafalarını kullanacaklar.
Oyunumuz FPS ve RPG türlerinin karışımından oluşuyor. Hareket alanımız sınırsız, yani istediğimiz zaman istediğimiz yere gidebilme şansımız olacak. Diğer bir özellik de; silah ya da bulduğumuz alet-edevat’ları, civarda bulunan insanlara satabilecek, bunun karşılığında da kazandığımız para ile, biz de istediklerimizi satın alabileceğiz.
Silah kullanmak bazı durumlarda işe yaramayacak, çünkü yeri geldiği zaman hayatta kalabilmek için, düşünerek hareket etmemiz gerekecek. Hatta oyunda silahlarla öldüremeyeceğimiz yaratıklara rastladığımız zaman, farklı çözüm yolları bulmamız gerekecek. Oyunda ne bulursak alalım ve taşıyalım gibi bir mantık olamayacak. Inventory sistemi, RPG oyunlarındaki gibi işleyecek. Inventory’miz slot’lara bölünmüş olacak ve her bir silah ya da eşya, kendisine has ve değişik miktarlarda slot işgal edecek. Böylece yanımızda taşıyabileceğimiz silah ve eşyalara da sınırlı olacak.
S.T.A.L.K.E.R: Shadow Of Chernobyl, grafiksel olarak da yüksek bir seviyede tasarlanıyor. Şöyle ki, oyun yeni nesil nVidia kartlarda çalışabilecek. Böylelikle çevre detayları monitörlerimize oldukça gerçekçi bir biçimde yansıyacak. Araç özelliği binip kullanmak gibi bir aksiyon ile sınırlı değil. Aracın benzin ve hasar durumu ile yakından ilgilenmek gerekecek. Gerçekçi fizik motoru sayesinde oyun, hasar modellemelerinde de maksimum gerçekçilik sağlayacak. Buna paralel olarak aracımızın aldığı hasarlar da bizi yakından ilgilendirecek.