Muhteşem filmin beklenen oyunu Pirates of the Carrabian sonunda piyasada. Oyun Bethesda Softworks tarafından piyasaya sürülmüş. Muhteşem grafikler ve bir o kadar oynanabilirlik seviyesi ile sizi bilgisayar karşısına uzun süre bağlayacak bir oyun. Yalnız hemen söyleyelim oyun ve film birbirinden alakasız.
Aslında oyun genel anlamda commodore 64 oyunlarının piri sayılan pirates gibi. Siz bir geminin kaptanı olarak küçük bir miktar mal ile küçük bir kasabada başlıyorsunuz. Önce yanınızda getirdiğiniz malları satıp biraz para kazanmalısınız. Daha sonra o parayla istediğinizi yapabilirsiniz. Kendinize yeni malzemeler, geminize yeni malzemeler, har vurup harman savurma. Olasılıklarınız pek çok. Oyunun başında geminizde yeterli tayfa yok o yüzden hana uğrayıp bir miktar tayfa elde etmenizde yarar var. Handa barın arkasında duran adamla birçok işinizi halledebilirsiniz. Son dönen dedikodular, tayfa bulma, bazen küçük işleri ayarlama gibi. Bunun yanında handaki adamlarla da oturup sohbet edebilirsiniz. Bir kısmı pek konuşma modunda olmayıp sizi masadan kovabilir. Bazıları da sizi masaya davet edip kumar oynamak isteyecektir. Şansına güvenen zar atabilir. Yalnız şunu hatırlatmalıyım, eğer handa özel bir adamla karşılaşırsanız oyunu hemen orda save edin çünkü siz handan çıkıp tekrar girince aynı adamlar orda olmuyorlar.
Bunların yanısıra handa, tayfalarınızı idare edebilecek serbest çalışan subaylara, toplarınızı daha iyi çalışmasını sağlayacak topçu subayı gibi kişilere rastlayabilirsiniz. Bu adamlar belirli fiyatlara sizle çalışmayı öneriyorlar. Kabul ederseniz geminize bir de subay almış olursunuz. Yalnız subaylar askerlerden çok daha pahalı hatırlatalım.
Geminizi tamir ettirdiniz, tayfaları topladınız gemiye gideceksiniz. Bunun için sahile inmeli ve sizi iskelede bekleyen kayığınıza binmelisiniz. Artık geminizdesiniz. Geminiz üzerindeyken üç yelken ayarından birini seçebilir, topları ve mermilerini düzenleyebilir yönünüzü belirleyebilirsiniz. Açık denize çıkmaya hazır olduğunuzda ekranın sol üst köşesindeki ikon pusulaya dönüşüyor. Artık açık denizdesiniz. Yolunuzu bulmaya çalışırken dikkatli olun çünkü ortalık siyah yelkenli korsan gemileri ve siyah yuvarlak halindeki fırtına bulutları ile dolu. Oyunun bir güzel tarafı da bu gemileri veya bulutları belirli bir mesafeye kadar göremiyorsunuz. Sonra yavaş yavaş ortaya çıkıyorlar. Korsan gemileri ile diğer gemiler hemen ayırt edilebilir. Normal gemilerin yelkenleri beyaz ama korsanlarınki siyah. Tabii bir de normal gemiler sizi görür görmez üstünüze gelen bir rota çizmiyor.
Diyelim ki korsanların birinden kaçamadınız veya kaçmak istemiyorsunuz. İki gemi arasındaki mesafe çok azaldığı zaman hemen savaş ekranı çıkıyor. Bu ekranda korsan gemisi ile sizin geminiz hala seyir halinde. Yön değiştirmek, topları ateşlemek, yelkenlerle oynamak mümkün ve gerekli. Önce iki(veya daha çok) gemi arasında karşılıklı top atışları başlıyor. Bu top atışları esnasında isabetli atışlarla gemiyi batırmak olasılık dahilinde. Top çeşitleriniz de duruma göre. Gemiler için , yelkenler için, ve mürettebat için kullanabilen üç ayrı top çeşidiniz var. Hepsinin menzili kendine göre. Örneğin gemi için olan toplar uzun mesafeye giderken, mürettebat için olan toplar en fazla on metre uzağınıza düşüyor. Sonunda da eğer bir gemi kaçmaz ya da batmazsa bordalama söz konusu. Bordaladığınız anda birebir mücadeleye giriyorsunuz. Kılıç sizin elinizde ve düşman askerlerini bir an önce kesseniz iyi edersiniz. Tabi eğer isterseniz silahınızı da kullanabilirsiniz. Yalnız silahlar bir kurşunluk ve doldurma süresi de çok uzun. İlk atış olarak etkili ama hemen sonra rakibinize kılıçla girmelisiniz. Unutmayın kazanan herşeyi alır.