ArtılarÇok eğlenceli, 100'den fazla görev, online desteği
EksilerBazı görevler sinir bozucu olabiliyor
Seni yerim sosis, tombul sosis... Ne yazık ki Pac-Man'in zamanında sosis ve benzeri şeyleri yiyemiyorduk, sadece kırıntılar vardı. Onları yiyerek hayatta kalmaya ve peşimizden sürekli koşan hayatlerlerden kaçmaya çalışırdık. Çok fazla çaba harcarsak, belki muz veya üzüm ile ödüllendirilirdik. Ne olursa olsun, her şeyin bir sonu vardı, mutlaka tuzağa düşer ve yediklerimizin üzerine bir tas su içmeden öteki dünyaya doğru yola koyulurduk. O zaman amaç şu: "Yaşayabildiğim kadar uzun yaşamalıyım!"
Asıl adı Puck-Man olan kahramanımız, ilk kez 1980 yılında dünyaya merhaba demişti. P harfinin İngilizce'de F olarak okunduğunu göz önüne alırsak, bazı yanlış anlaşılmalar kaçınılmaz olabilirdi ve bu sebeple ona Pac-Man demeyi uygun gördük. Yıl 2010 ve biz hala kırıntıların peşinden gitmeye devam ediyoruz.
Kaçma, gel buraya
Oyunumuzda 100'den fazla görev yer alıyor. Büyük bir kısmı ana ekranda açık değil ve etap geçtikçe yenileri açılıyor. Kontroller çok rahat, ki zaten dokunmatik mekanizmanın nimetlerinden yararlanılmış. Tek bir parmağınızla tüm oyunu kontrol edebiliyorsunuz. Her etabı, 3 farklı zorluk seviyesinde oynamalıyız. Bunlar; kolay, normal ve zor olarak belirlenmiş. Tabii ki zorluk seviyesi arttıkça yapmamız gereken işlemleri de hızlandırmalıyız. Bunlardan da biraz bahsedelim.
Öncelikle zaman faktörünün çok önemli olduğunu belirtelim. Yapacağımız görevlerde, amaçlarımızda farklılıklar yaşansa da "zaman" her daim önemli. Hemen örnek verelim: Diyelim ki 5 tane meyve yememiz isteniyor. Bunu yapabilmek için tüm kırıntıları toplamamız şart, ancak hızlı hareket etmek de şart. Oyun size 50 saniye süre verdiyse, bitmeden halletmelisiniz. Bu görevi bir de "zorda" oynamayı denediniz diyelim. Bu kez o 50 saniye, 30 saniyeye düşürülüyor ve düşmanlarınız da daha hızlı hareket ediyor.
Modifiye tas, modifiye hamam
Ana tema aynı olsa da görevlerdeki ufak farklılıklar, oyundaki heyecan düzeyine kolaylıkla etki edebiliyor. Bazı etaplarda tüm güzergâh görülüyorken, bazı etaplarda da siz ilerledikçe önünüzü görmeye başlıyorsunuz. Uzak olduğunuz her yer karanlık ve o bölgelerden bir düşman mı geliyor ya da orası çıkmaz yön mü, bunu bilemiyorsunuz?
Rakiplerimiz güçlü mü? Yerine göre güçlü, yerine göre de güçsüzler. Tabii ki bunda sizin de yapacağınız hamlelerin önemi var. Bir bölümü 3-4 kez tekrar eder ve her defasında düşmanlarınızın hareketlerini izlerseniz, genellikle aynı şeyleri tekrarladıklarını göreceksiniz. Siz devamlı soldan giderseniz, onlar da devamlı sağdan geliyor, örneğin. Bu da bir süre sonra sizin avantajınız olabiliyor.
Oyunun görselleri başarılı. Yahu Pac-Man'de grafiksel olarak ne vardı ki, diyebilirsiniz. Pek fazla yoktu, evet, ama eski oyun ile yeni versiyon arasındaki farkları da görmemek mümkün değil. Tasarımlar daha da yumuşak, bazı ışık görselleri ve canlı renklerin olması çok güzel. Sesler de muazzam. Eski tarzda, ama daha temiz geliyor. Hele öldüğünüzde çıkan ses çok komik. Yüksek sesle oynamanızı tavsiye ederim, bulunduğunuz ortamda kolaylıkla dikkat çekebilirsiniz.
Son sözlere gelirken, Pac-Man: Championship Edition'ın gerçekten başarılı bir oyun olduğunu, uzun süre sıkılmadan oynayabileceğinizi söyleyebilirim. Eğer online bağlantıya sahipseniz, Facebook'un da aracılığıyla turnuvalar düzenleyebiliyorsunuz. Hadi bakalım, en yüksek puanı kim elde edecek?