Murder On the Orient Express
Hüseyin Karaca
3.06.2010 - 12:31
Tam Çözüm: Esrar perdesi çözülüyor, katil ortaya çıkıyor
Notlar:
1. Envanterinize aldığınız bütün nesneleri büyüteç ile inceleyin.
2. Envanterde iki nesneyi bir arada kullanabileceğiniz ya da nesneleri
birbirinden ayırabileceğiniz ayrı bir bölüm var (çarkların bulunduğu butona
basarak açabilirsiniz). Burada beraber kullanmak istediğiniz nesneleri sol
tarafa koyup, ortadaki butonu tıkladığınızda, yeni oluşan nesne sağ tarafta
belirir. Üzerindeki çarpı işaretine tıklayarak bu nesneyi envanterinize
atabilirsiniz. Benzer şekilde parçalayacağınız nesneyi önce sağ tarafa koyup
butona tıklarsanız, ortaya çıkan nesneler sol tarafta yerlerini alır.
Üzerlerindeki çarpı işaretine tıklayarak bu nesneleri envanterinize
atabilirsiniz. Özellikle nesneler üzerindeki parmak izini alırken bu bölümü
sıklıkla kullanacaksınız. Damlalığı ve parmak izi alınacak olan nesneyi sol
taraftaki bölümlere yerleştireceksiniz. Butona tıkladıktan sonra sağ taraftan
üzerinde kömür tozu olan nesneyi alıp, sol tarafa koyacaksınız. Envantere dönüp
seloteybi, parmak izi alacağınız nesnenin altına koyup butona tekrar
bastığınızda, parmak izini almış olacaksınız.
Oyun başlasın…
Öncelikle New York, New Paltz’da birkaç polisin bir evi basması ve iki kişiyi
tutuklamasını seyrediyoruz. Hemen sonrasında 1934 yılının İstanbul’u bütün
güzelliği ile karşımıza geliyor.
Efsane kahramanımız Hercule Poirot, bir süre Türkiye hükümeti için çalışmış ve
sonrasında acil olarak geri çağrılmıştır. Poirot’nun arkadaşı olan tren
işletmesinin sahibi Bouc ise Matmazel Antoinette Marceau’yu Poirot’nun asistanı
olarak görevlendirmiştir.
İşte bu noktada Marceau’yla Sirkeci istasyonunda oyuna başlıyoruz. Amacımız
hemen Poirot’a ulaşmak, ancak bu o kadar kolay olmayacak. Öncelikle Marceau’nun
envanterini açıp, gerçek cinayet hikayeleri ile ilgili olan dokümanları okuyun.
Sonrasında geri dönüp Sirkeci garını inceleyin. Marceau’nun Sirkeci hakkındaki
düşüncüleri gururunuzu okşayacaktır. Başladığınız yere geri dönüp ilerleyin ve
yolunuzun önündeki aşçıyla konuşun. Aşçıya sol elindeki satırın daha iyi bir
satır olduğunu söyledikten sonra yolunuza devam edin. Ekranın sağ üst köşesinde
belli belirsiz görünen Ayasofya’yı inceleyin ve ilerlemeye devam edin. Keçileri
inceleyin. Sol taraftaki satıcının arabasının üzerindeki kutuyu inceleyin.
Marceau, çay ve Türk kahvesinden bahsedecek. Poirot’nun peşinden ilerlemeye
devam edin. Yine yolunuz kesilecek.
Kütahya çinisi mi yoksa İznik çinisi mi?
Bu sefer karşımıza çıkan karakterler Kütahya çinisinin mi yoksa İznik çinisinin
mi daha iyi olduğu konusunda tartışıyorlar. Oyunun ilk bulmacası her ne kadar
yine gururumuzu okşasa da, kötü bir başlangıç. Çünkü Marceau, yolu kesen
adamların arkasından dolaşıp ilerleme imkanı varken yapımcılar bunu kısıtlamış
ve bizi gereksiz bir bulmacanın içine sokmuş.
Keçilerin bulunduğu ekrana dönüp, sağa doğru ilerleyin. Buradaki satıcının
tezgahından Kütahya çinisi ile yapılmış olan kaseyi alın. Geri dönüp az önce
seramikler üzerine tartışan adamlarla konuşun ve kaseyi verip, Poirot’nun
peşinden ilerlemeye devam edin. Yine bir yol kesme bulmacası ile
karşılaşacaksınız. Bu sefer prensesin güneş şemsiyesi kaybolmuş. Geri dönüp
soldaki el arabasının üzerinden bir avuç yem alın. Keçilerin bulunduğu ekrana
gelip, şemsiyenin önündeki keçiye yemi verin. Prensesin yanına dönüp konuşun ve
ilerleyin.