Mortal Kombat deyince akan sular durur. Kimisi nefret eder, kimisi de tapar.
Ancak şurası gerçektir: Midway, MK ile dövüş oyunlarının nabzını 10 yıldan fazla
bir zamandır tutmaktadır. İlk oyundan son oyuna baktığımızda, teknolojinin bu
kadar gelişmesi inanın göz korkutucu; ama belli ki Midway bu teknolojik
gelişmelerden kendisine düşeni yapmış; çünkü karşımıza görsel şölen sunan, şu
ana kadar yapılmış en iyi MK ile gelmiş. Bu fikre eminim ki açılış demosunu
izledikten sonra sizde katılacaksınız.
Raiden'ın hem Shang Tsung'ı hem de Quan Chi'yi efendice pataklayışını izlerken
maç tersine dönüyor ve Raiden kısmen yeniliyor. Bu sefer Shang ile Quan Chi
güreşe tutuşmuşken Deception'ın son Boss'u, Dragon Onaga'yı görüyoruz. Onaga'nın
ne kadar güçlü olduğunu da Raiden'ın her şeyi yok edecek kadar elektriği etrafa
bıraktıktan sonra Onaga'nın hala sağlam olduğunu görünce anlıyoruz. Bir an önce
oyuna başlamak için can atarken menü karşımızda beliriyor. Hemen bir profil
yaratın da oyunun içinde ne var ne bakalım.
Genellikle her yeni MK'ın ilk alınma nedeni, favori dövüşçünüzün son halini
görmek ve onla oynamaktır; aslında bu dövüş oyunlarının genel konseptidir. MK
demek benim için Scorpion demektir. Ha birde Nightwolf var. Karakter seçme
ekranına giriyoruz ve gördüğümüz 12'si açık 12'si gizli olmak üzere toplam 24
dövüşçü olduğudur. Şöyle bir karakterlere göz atarsak: Ermac, Darrius, Tanya,
Noob Saibot & Smoke, Kobra, Kira, Kabal, Havik, Li Mei, Mileena, Sindel, Ashrah,
Hotaru, Dairou birkaçı. Bir dövüşçü seçip, parmaklarımızı çıtlattıktan sonra "ohoooo"
diye bir tepki veriyoruz; çünkü Deadly Alliance'ın görselliğinin daha da
ötesinde bir oyun Deception. Her bir karaktere harcanan poligon sayısı artık beş
basamaklı sayılarla ifade ediliyor.
Kill me or die by the Sword!
Kontrollere ve oynanışa şöyle bir baktığımızda birçok yenilikle karşılaşıyoruz.
Oyunu dijital kontrol tuşlarının yanı sıra artık analog çubukla da
oynayabiliyoruz ama analog kontrolün başarılı olduğunu söyleyemeyiz; çünkü MK'da
ileri/geri/aşağı tuş kombinasyonları çok çabuk yapılmalı, aksi halde hareket
doğru bir şekilde uygulanamıyor. Analog ile de bunu çabuk yapmanıza ise imkan
yok çünkü ileri/geri/ileri/geri yapana kadar insanın uykusu geliyor.
Bir diğer yenilik ise, Breaker özelliği. Bunun aynısını King of Fighters'tan
biliyoruz. Eğer enerji gücünüz full ise guard’dayken bile kontra atağa
kalkabiliyordunuz. MK'da da böyle olmuş. İleri + guard ile rakibinizin atağını
bölebiliyorsunuz. Eminim ki usta oyuncular bu özelliği çok sevecekler; çünkü bu
hareketi yedirdikten sonra rakip kısa bir süreliğine saf dışı kalıyor ve adeta
"beni gel parçala" diye bağırıyor. Rakiplerinizi parça pinçik etmek içinde merak
etmeyin, gerekli donanıma sahipsiniz. Deadly Alliance'ta olduğu gibi 3 tür dövüş
tekniğini kullanabiliyorsunuz. Bunlardan biri de silah kullanma tekniği ki oyuna
Mature sınırının konulmasında başı çekiyor. Kombo yaparken bu üç teknik arasında
geçiş yaparak çok çeşitli kombolar yapabiliyorsunuz. Yani şöyle düşünün; her
teknikte art arda kullanılabilecek 3-4 hareket var ve doğru geçiş yaptığınızda
bu üç teknik ile kaç Hit'lik kombolar yapacaksınız, gelin siz hesaplayın.
Belirtmek gerekir ki DA'da canlılığın olmayışı Deception'da da devam ediyor.
Hareketlere akıcı diyemeyiz. Tekken ya da Street Fighter'daki gibi kısa sürede
bir çok hareket çıkaramıyoruz. Bir diğer eksikliğini hissettiğim şey de
dövüşçülerin çok ruhsuz olması. Tamam, hepsi piksel yumağı ama elde avuçtaki
teknoloji mimik yaratmaya yetecek düzeyde (bkz. Tekken 4). Örneğin round
başlarken öylece duruyorlar. Az sonra ikisinden birisi tanınmaz halde olacak
yani, nedir bu soğuk kanlılık? Ya da karakterlerin darbe aldığında surat
ifadelerinde hiçbir değişikliliğin olmaması. Evet, suratlar deforme oluyor ama
göğüs kafesine giren bir samuray kılıcından sonra da aynı gaz ile dövüşmek,
bilemiyorum artık! Bu gelişmişlik oyunda ki şiddet, kan unsurlarını da
beraberinde getirmiş. DA'da kan oluk oluk akıyordu. Suratınızdan akan kan,
vücudunuzdan süzülüp yerlere serpiliyordu. Sizde o kana basa basa sek sek
oynayabiliyordunuz. Deception'da da durum değişmemiş, hatta biraz daha ileriye
alınmış bunlar. Mesela kan artık kuruyabiliyor, ya da yağışlı mekanlarda bu kan
daha sulu bir hal alabiliyor. Nedir bu şiddet beyler? Gidin çayıra çimene,
kopmuş kayışınızla ip atlayın!