Talion ve Celebrimbor, savaşı Sauron'un ayağına götürüyor.
Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin yüzyılımızdaki etkisi kesinlikle tartışılamazdır. İlk olarak 21 Eylül 1937'de yayımlanan The Hobbit ile bizi Orta Dünya ile tanıştıran J.R.R Tolkien, 29 Temmuz 1954'de ise Yüzüklerin Efendisi'nin birinci kısmını yayımlamıştır. Yıllar sonra Peter Jackson'ın Yüzüklerin Efendisi'ni beyaz perdeye taşıması ile birlikte bir kültür haline gelen seri için birden çok da video oyunu yapılmıştır. Bu yapımların her biri için başarılı diyemeyiz ancak, The Battle for Middle-earth, Return of the King ve Conquest gibi başarılı oyunları bulunuyor. Oyuncuların ve Yüzüklerin Efendisi hayranlarının uzun süredir beklediği türde bir LOTR oyunu ise 2014 yılında Monolith ve Warner Bros.'dan gelmişti. Middle-earth: Shadow of Mordor ile çıkışını yapan oyun, bildiğimiz ve sevdiğimiz Orta Dünya'da Talion isimli bir Ranger'ın hikayesini bize anlatıyordu. Gondor'un elinde bulundurduğu Mordor'u tekrar ele geçiren Sauron, Talion ve ailesini oracıkta öldürtüyordu. İntikam ateşi ile yanıp tutuşan Talion, Wrath dediğimiz araf tarzı bir yerde eski bir demirci olan Celebrimbor ile bir olup. Sauron'u Mordor'da aramaya başlıyordu.
İlk olarak, Batman Arkham oyunlarına benzeyen dövüş mekanikleri ve Assassin's Creed'in oyun mekaniklerine benzerliği ile eleştirilen Shadow of Mordor, çıkışından sonra oyunculara önerdiği bir çok yeni mekanik ile herkesi şaşırtmayı başarmış ve en iyi oyunlar listesinde yerini almıştı. Geçtiğimiz Şubat ayında duyurulan yeni oyunu Middle,earth: Shadow of War ile hikayeye kaldığımız yerden devam edip savaşı Sauron'un ayağına götürüyoruz. Oyunun, Shadow of Mordor'a göre çok değiştiğini söyleyebiliriz. Mordor'u açık dünya olarak işleyecek olan Shadow of War, ilk oyunda yaşanan monotonluğu bu şekilde gidermeye çalışacak. İlk oyun da açık dünya sayılırdı ama kısıtlıydı. Yüzüklerin efendisi kitaplarından bildiğimiz Mordor kalelerini oyuna ekleyen Monolith, haritayı doldurmak için biraz da kendi kalelerini inşa etmiş. Bizim için bir sakıncası yok tabi, ne kadar kale o kadar çok fetih.