‘Thank you! Heavy Machinegun!’ repliğini belki de çoğumuz, bu çoğunluğa bizzat ben de dahilim, uzun zamandır duymadık. 90’lı yılların sonlarına doğru Türkiye’de de arcade makinelerinde yerini alan ve bizlerin aralıksız olarak jeton harcamasına sebep olan bu seri hakkında uzun uzun konuşacağız bugün. SNK’nın geliştirdiği, replikleri, düşmanları ve eğlenceli oynanış tarzıyla aklımıza kazınan Metal Slug, yirminci yaşına yavaş yavaş yaklaşırken bizlere yepyeni bir mobil oyun duyurmuştu.
Metal Slug Attack isimli bu oyun iOS ve Android için geliştirilirken, bizler de ‘Neden yepyeni bir Metal Slug oyunu gelmiyor ki?’ demeden edemedik. Yine de, Metal Slug Attack hakkında konuşmadan önce, yılı 1996’ya çekip kendimizi ilk olarak Marco ve Tarma’nın yerine koyalım.
SNK’nın platform/shooter türünde geliştirdiği ve 1996 yılında piyasaya sürdüğü Metal Slug, ilk olarak SNK’nın konsolu olan Neo-Geo için satışa sunulmuştu. Neo-Geo arcade makineleri için de geliştirilen Metal Slug aslında ilk olarak Nazca Corporation isimli bir ekip tarafından geliştirilip, SNK tarafından da oyuncularla buluşturulmuştu. Metal Slug’ın o eşsiz, aklımıza kazınan müzikleri Takushi Hiyamuta tarafından bestelendiği zaman, ne SNK ne de Nazca bu oyunun bu kadar efsanevi olacağını tahmin etmiyordu. Aslına bakarsanız, Nazca Corporation Metal Slug’ı geliştirdiği vakit oyunun gayet basit bir oynanışa sahip olmasıyla birlikte Japonya’dan dışarı çıkacağını dahi düşünülmüyordu.
Metal Slug, bizlerin sürekli sağ tarafa gittiği, yeni silahlar kazanarak düşmanlarımızı öldürdüğümüz bir oynanışı sunuyordu. Her oyun genel olarak 5 ile 6 görevi bizlere sunmasıyla birlikte, bu bölümlerin sonunda da bir boss fight olurdu. Her ne kadar Metal Slug eğlenceli bir ‘koş-ateş et’ oyunu gibi görünse de, aslında bir hayli de zordu. Düşmanların ve de boss’ların saldırı şekilleri, dikkatli oynanmadığı takdirde hem bizim için hem de cüzdanımız için ölümcül olabiliyordu ki, Nazca’nın asıl amacı oyuncuların sadece 1 jetonla oyunu bitirmesini sağlamaktı. 3 kere öldüğünüz takdirde Metal Slug, 10’dan geriye sayar ve devam etmek için yeni bir jeton isterdi. Yeni jetonu attığımız gibi yüksek skorlarımız da sıfırlanır, rekor kırma hayallerimiz de suya düşerdi. Peki bu puanları nasıl alıyorduk?
Öldürdüğümüz askerlerden, yok ettiğimiz tanklardan ve helikopterlerden, kurtardığımız savaş esirlerinden ‘THANK YOU!’ duyar duymaz puan almakla birlikte, savaş cephesinde bulduğumuz yiyeceklerden, mektuplardan puanlarımızı toplardık. Durum böyle olunca da, oyuncular boss’ları ölmeden, taktiklerini öğrenerek ve hiç ölmeden ilerleyerek Metal Slug makinelerine isimlerini ve puanlarını yazardı. Hatta Metal Slug 2’de elde ettiğimiz yiyecekler ve konservelerin sayısının artması ile birlikte karakterlerimiz kilo alır, Morden’in askerlerini bıçakla öldürmek yerine çatal kullanmaya başlarlardı. Ne günlerdi ama…