ArtılarGerçekçi animasyonlar, co-op ve Multiplayer seçenekleri, yüzlerce zombi, keyifli oynanabilirliği
EksilerAz bölüm olması
Zombi içerikli filmleri daima sevmişimdir. Hep aksiyon doludur. Hakkında oyun
yapılmaya da çok müsaittir. Mantık çok basit. Karanlık bir dünya, içinde
yüzlerce zombi, elinizde de sınırsız cephane, bir yandan kaçıp öte yandan
önünüze geleni öldürmek. Akla ilk gelen Dead Rising. İlk defa bir oyunda aynı
anda ekranda hem de etkileşimli belki yüzden fazla karakter görmüştük. Left 4
Dead ise işin konusuydu, kurgusuydu hiç uğraşmadan direk aksiyona girmiş.
Counter-Strike’ı yapan insanların elinden zaten daha bağımlılık yapacak başka
bir tarzda çıkmazdı. Hastalıktan kurtulan dört kişiden biriyiz. Bütün şehir
talan edilmiş. Yapılabilecek tek şey ufak ufak ilerleyip şehirden tek parça
halinde kurtulmak. Basit ama oldukça etkili bir yapım.
Sağ kalanlardan mısınız?
Left 4 Dead genel olarak 4 bölümden oluşuyor. Bunlarda kendi içerinde 5’e
ayrılıyor. Yani toplamda 20 bölüm var. Amacımız başladığımız güvenli yerden
çıkıp, diğer güvenli odaya ulaşabilmek. Son bölümlerde ise kurtarılmak için
çağrı yapıp, bizi almaya gelene kadar hayatta kalmayı başarmak. Basit görünüyor.
Tabii ki elinizde silahınız o güvenli kapıyı açıp koşmaya başlayana kadar. İşte
o andan itibaren yüzlerce zombiyle karşılaşıyorsunuz. Bazen ufak gruplar
halinde, bazen onlarcası aynı anda üzerinize koşuyor. Oyunun başında 4
karakterden birini seçiyorsunuz ve geriye kalanlar sizinle birlikte oluyorlar.
Yeri geliyor sizi kurtarıyorlar, bazen siz onları kurtarıyorsunuz, sağlığınız
azaldığında birbirinize yardım ediyorsunuz.
"Infected olan yani zombi karakterler arasındaki en güçlüsü Tank. Oldukça dayanıklı olan çevredeki cisimleri tutup, fırlatabiliyor."
Oyunun ana teması zombilerden söz edelim. Zombiler, Valve’nin bir alt firması
olan Turtle Rock’ın geliştirdiği yapay zeka motoruna sahipler. Firma aynı
zamanda Counter-Strike: Source için de bot geliştirmişti. Geliştirdikleri
teknoloji oldukça gerçekçi. Zombiler size ulaşabilmek için camlardan atlıyor,
duvarlara tırmanıyor, araçların üzerinden zıplıyorlar. Hatta bazıları pusu kurup
siz önlerinden geçtiğinizde üzerinize atlıyor. Tansiyon bölüm içersinde sadece
birkaç saniye yavaşlıyor. Biraz nefes aldığınız gibi bir yerlerden zombilerin
size doğru olağanca güçleriyle koştuklarını görüyorsunuz. Yapımcılar genel
olarak oyunun bütün mantalitesini basitlik üzerine kurduklarından silah, şarjör
gibi etmenleri de pek geliştirmemişler. Bölüm içerisinde 3 veya 4 kere mermi
alabileceğiniz noktalar var. Buralarda silah dışında sağlık, patlayıcı bomba da
bulunuyor. Silahlar ise sınırsız mermiye sahip tabanca, 2 adet pompalı tüfek,
keskin nişancı tüfeği, M4 otomatik tüfek ve küçük Uzi’den oluşuyor.
Zombilerin kendi aralarında bazı elit tipleri var. Boomer, Hunter, Smoker, Witch
ve Tank. Bunlardan birini öldürdüğünüzde ekranda uyarı çıkıyor. Boomer, şişmanca
bir zombi ve öldürdüğünüzde bomba etkisi yapıyor ve içinden çıkan sıvı yüzünden
bir süre etrafı bulanık görüyorsunuz. Hunter, pusu kurup sizin üzerinize atlıyor
ve tırmıklayarak öldürüyor. Smoker, sizi uzaktan yakalayıp kendine doğru
çekiyor, eğer yanınızdakiler bağa ateş etmezler ya da onu öldürmezlerse o sizi
öldürüyor. Tank, oldukça iri kıyım bir zombi ve oldukça dayanıklı. Sizi bir
vuruşta sokağın öteki tarafına kadar yolluyor. Öldürmesi zor ve takım halinde
uğraşılması gerekiyor. Son olarak Witch ise bir yerlerde oturup ağlıyor. Uzaktan
sesini duymak mümkün. Özel zombilerin arasında en tehlikeli olanı.
Karşılaştığınızda yapacağınız en iyi şey ışığınızı kapatıp sessizce oradan
uzaklaşmak. Eğer sizi fark ederse hızla üzerinize gelip bir vuruşta deviriyor,
hatta canınız tam değilse direk öldürebiliyor. Hazırlanan bu özel yetenekli
zombiler oyuna tat katma amaçlı yapılmış. Birisi yakalandığında onu kurtarmak,
yardımına koşmak oyuna farklı bir heyecan ve atmosfer katıyor.