Rockstar Games ile özdeşleşen bir isim var. Grand Theft Auto 3. Bakıldığında suç unsuru taşıyabilecek birçok öğeyi içinde barındıran ama bence yılın oyunlarından biri olmayı çoktan hak eden bir oyun. Bunu oyunun yazılarına gelen yorumların çokluğundan da görebiliriz. Neyse lafı çok uzatmadan hemen Grand Theft Auto 3 : Vice City hakkında bilgi vermeye başlayalım. Hemen belirteyim ki Vice City, önümüzdeki günlerde Playstation 2 için çıkacak. Ne yazık ki PC kullanıcılarının bir süre daha beklemesi gerekecek.
Vice City
Oyunun geçeceği şehri düşünürsek ortamın ne kadar renkli olacağını anlayabilirsiniz. Vice City, bizi New York’un özgür ortamından alıp, 1980’lerin Miami’sine, kızgın güneş, güzel kızlar ve geniş caddelere götürüyor. Hali ile daha parlak renklerin egemen olduğu bir ortam.
Konunun işleneceği ortamdan biraz bahsedelelim isterseniz. Bahsettiğimiz gibi güneşin kavurucu sıcaklığı altında çiçekli gömlekli insanların dolaştığı bir şehirdeyiz. Motorsikletliler, paten yapan kızlar ortalıkta dolanıyorlar. Aracınızda günün popüler parçaları çalıyor. Judas Priest, Frankie Goes To Hollywood, Laura Branigan, Kooll and The Gang gibi dönemin ünlü grup ve şarkıcıların gözde eserleri sokakları inletecek. Toplam müzik süresi 90 dakikadan fazla olmuş. Denizdeki motorlar ise soğuk günlere girdiğimiz şu günlerde yeniden yaz havası yaşatıyor. Benim en sinir olduğum yollarda yürüyen NPC’ler ise daha düzeltilmiş. Hiç olmazsa daha düzgün gözüküyorlar.
Oyun, GTA3’e göre iki ya da üç kat daha büyük bir haritada geçiyor. Hem iç hem de dış mekanlarda alacağınız görevleri tamamlayabilmek için böyle bir genişleme zaten gerekliydi. Bu oyunda biraz daha farklı olarak Mafia oyununda olduğu gibi tüm şehir haritası baştan açık olarak karşımıza çıkıyor. Yani GTA3’de olduğu gibi bir bölümü bitirip bir sonraki bölümün haritasını açmaya gerek kalmıyor. tüm harita açık.
Oyunda kullandığımız arabaların, silahların sayısı da arttırılmış. 80’lerin basit görünüşlü sedan araçlar, İtalyan stili tasarlanmış spor arabalar, motorsiklet, kamyon ya da kamyonetler ile Miami’de görevlerinizi tamamlayabileceksiniz. Eklemeden geçemeyeceğim; bu sefer Miami üzerinde helikopter ile de uçabileceğimiz gelen söylentiler arasında. Bu sayede tepeden kurbanlarınızı öldürebilecek, helikopterinizi gökdelenelere indirebileceksiniz. Tabii polis helikopterlerine dikkat etmenizi belirtmeme gerek yok sanırım.
Silahlar deedik ve kaldık. On beş çeşit olan silah sayımız kırka arttırılmış. Bunlar arasında M60 makinalı tüfek, Mac 10, Colt Python ve Ruger, çeşitli bıçak ve zincirler de bulunuyor. Burada da bir yenilik söz konusu: Elinizde bir sınıfın sadece bir silahını taşıyabileceksiniz. Mesela yakın dövüşte bıçak ile zincir arasında seçim yapmanız gerekecek. Dövüş sırasındaki hareketlerde de belirgin gelişmeler var. Artık saldırı sırasında tek tuş ile hareketinizi yapıp, çeşitli tuş kombinasyonları ile farklı hareketler yapabileceksiniz.
Sürekli daha iyisi, daha büyüğü için çalışan Rockstar takımı bu sefer oyunun seslendirmelerinde de kendilerini aşmışlar. Pekçok ünlü ses ile çalışmışlar. Bunlar arasında Ray Liotta, Jenna Jameson, Luis Guzman da bulunuyor.
Bu kadar ayrıntıdan bahsedip de grafiklerden bahsetmemek olmaz. Oyunun incelemesini yapan pek çok site ve dergide daha etkileyici grafikler olduğu belirtildi. Ama neden olduğuna genelde pek değinilmedi. Öncelikle motorda daha etkilişemli sonuçlar elde edebilmek için gelişmeler yapılmış. Işıklandırma sistemleri değiştirilerek özelliklede gece kullanılan ışık efektlerinde gelişmeler olmuş. Örneğin, neon lambalarının etrafındaki parlama harelerinie varıncaya kadar hissedebiliyorsunuz. Aynı zamanda oyunun akıcılığının artması için de FrameRate’i arttırılmış. Kullanıln teknik sayesinde sistemde çakılmalara sebep olmuyor. Yüzeylerin daha çok texture kaplaması ile oyunseverlerin çok hoşlanmadığı 3D havasından da arındırılmış. Bunun sonucu olarak oyunda daha az düz yüzeyli obje kullanılmış.
Kısacası Rockstar’ın beklediğimizi çok daha üstünde bir oyun ile karşımızda olacakları kesin.