God of War oyun dünyasının en iyi serilerinden biri, hatta bazı kullanıcılar için “En iyi oyun” sıfatında. Oyun dünyası, God of War’un fanları ve gediklileri ile dolu. Hatta ben bile, vakti zamanında PSP’ye çıkan God of War: Chains of Olympus’un demosunu oynamış ve hemen arkasından gidip kendime bir tane PSP almıştım. İlk iki oyun beni PlayStation 2 başında sabahlatmıştı. Üçüncü oyunda ise PlayStation 3 ile bütünleştim desem yeridir. İşte GOW ve Kratos böylesi bağlayıcı harika bir klasik. Üçüncü yapımla birlikte PlayStation 3’te efsaneye veda ettik, umarım gerisi gelir diyeceğim, ancak Sony’nin ne yapacağı belli olmaz. Neyse buradan kısa kesip asıl meseleye gelelim, yani Garshasp: The Monster Slayer’a!
Çekilin yoldan
Garshasp’ın yapımcı koltuğunda Pasadena, Texas merkezli Dead Mage Studio oturuyor, hem de nasıl bir oturuş, çünkü oturup bütün GOW’ları oynamışlar ve biz de bir tane yapalım demişler. Oyun dibine kadar Kratos’un çoğu kısmını almış ve içmiş. Dead Mage Studio bu konuda temiz bir ders çalışması yapmış anlaşılan. Aslında Garshasp, Fanafzar Sharif Game Studios’un başladığı, ama Dead Mage tarafından bitirilen bir proje. Gelelim oyunumuzun içine dışına neler varmış neler yokmuş, onları anlatmaya…
Konu İran mitolojisine dayanıyor. Garshasp, kahramanımızın adı ve mitolojide de bir canavar avcısı. Kısaca bahsetmek gerekirse öldürülen erkek kardeşinin kanını yerde bırakmak istemiyor ve intikam almak için yola koyuluyor. Oyunun içeriğinden bahsedecek olursak, kendisi ucuz bir GOW klonu. Kahramanımızla üstümüze gelen düşmanları bir güzel kesip, arada karşımıza çıkan ufak bulmacaları çözüyoruz. Düşmanlarımız çeşitli ve hepsi de sevimli.
Yapay zeka arıyorsanız aramayın, zaten aksiyon dolu ve önümüze gelene daldığımız Garshasp’tan da bunu pek beklemedim. Yine de düşmanlarla kapıştığınız zamanlarda hiç bir şey yapmadan biraz durursanız, size saldırı yapamadıkları ve bolca kaçırdıkları hitleri de görebilirsiniz. Zorluk seviyesi en üstte de olsa, sadece güçleri ve vuruşlarının hasarları biraz daha fazlalaşıyor. Düşmanlarımız arasında normalleri dışında, biraz daha güçlü olanları ve boss’larımız da bulunuyor. Yeri geldiğinde vuruşlarımızı engelleyen kalkanlı rakiplerimiz çıkarken, bazen de diğerlerine göre hasarı daha yüksek düşmanlarda gelebiliyor. Buralar da GOW ve başka oyunlardan tanıdık esintileri hissedebilirsiniz.