Formula One 2005
Alp Abukay
3.06.2010 - 12:31
900 beygirlik bir canavarı yol üstünde tutmak kolay değil
Platformlar
PlayStation 2
-
Yapımcı - Yayıncı
SCEE - Sony Computer
-
Çoklu Oyuncu: Var
-
Oyun Türü: Yarış
Bundan sadece 2 sene önce ne F1 pistimiz vardı ne de takvime girme şansımız.
Günler ilerledikçe Türkiye'nin Formula 1’e ev sahipliği yapacağı açıklandı. Bu
inanılmazdı. Adım adım ilerliyorduk, artık takvime girmiş ve pistin inşasına
başlamıştık. Formula 1 patronu Türkiye pisti için: "Formula 1'in en iyi pisti"
diyordu. Göğsümüz kabarmış, Türklük damarımız gururla dolmuştu. Bir yandan
yetişmeyecek söylentileri dolaşmaya başlamıştı. Hatta önceden belirlenen
bütçenin çok aşıldığı, bu yüzden yarım kalacağı bile söyleniyordu. Neyse ki pist
bitti ve artık dünyanın en iyi pilotlarını bekler oldu. Motorsporlarıyla
ilgilenen herkes bir şekilde Formula 1’e ilgi duyar. Yarış oyunları arasında pek
rağbet görmese de, hep oynanmış ve beğenilmiştir.
F1 oyunları genelde oldukça zor oynanış yapısıyla hep hayal kırıklığı
yaratmıştır. Malum 900 beygirlik bir canavarı yol üstünde tutmak kolay değil.
Size tanıtacağım Play Station 2 oyunu F1 2005 bugüne kadar ki F1 oyunlarına olan
bakış açınızı değiştirecek. Eh ne de olsa İstanbul Park pistinde
yarışabileceğiz. İnanılmaz değil mi?
Oyuna giriş
Oyunumuza başlayıp menülere girdiğimizde ilk gözümüze çarpan dil seçeneği
oluyor. Menülerde klasik hemen başla, online, continue game, profil ayarlama
gibi özellikler bulunuyor. Instant Race (hemen başla) dediğimizde yarışacağımız
pisti, pilotu, takımı ve yarışla ilgili ayarları yapabiliyoruz.
Özellikle dikkatinizi çekmek istediğim Learning and Tips bölümü. Burada Formula
1 ile ilgili, bir F1 aracının tuning edilmesiyle ilgili, yarış çizgisi (yarış
hayatına başlayan insanların ilk öğrendiği şey) gibi detaylı bilgilerin yer
aldığı geniş bir ansiklopedi yatıyor.
Oyunda kendi profilimizide yaratabiliyoruz. Adımızı, yüz şeklimizi, ülkemizi ve
puan tablosundaki bazı kısaltmalar için kısa adımız gibi. Kariyerimize
başladığımızda menülerde gördüğümüz seçenekler: Puan tablosu, e-mail, şampiyona
bilgileri, v.s...
Buradan yeni iş tekliflerine bakabiliyoruz. Genellikle 3 takım Minardi, Jordan
ve Red Bull'dan teklifler var. Hepside önce trial yani deneme olarak sizi
deniyorlar. Bu üç takımında seçmelerine katılıp en son kararınızı da
verebiliyorsunuz, yani bir tanesini seçip; “acaba diğerleri nasıldı keşke
diğerini deneseydim” gibi bir düşünceniz olmuyor bu çok iyi.
Ben Red Bull ile başladım, testi geçersem 2. pilot olarak başlayacaktım. Kabul
ettim, burada onların seçtiği bir pistte, önceden belirlenmiş tur üzerinden yine
daha önceden tespit edilmiş zamana karşı yarışıyorsunuz. Amacınız verilen
turları tamamlayıp, verilen zamandan daha iyi bir derece yapmak.
Yalnız şunu belirtmeliyim, oyun dönüşümlü olarak teklifleri değiştiriyor. Mesela
ben başka zaman yeni bir kariyer başlatmıştım. Orada Red Bull bana test
pilotluğu için denemeye çağırmıştı. Yani her seferinde size teklif edilen iş
farklı olabiliyor. Ayrıca göstereceğiniz performansa göre büyük takımlardan
teklif alıp, daha da yükselme şansınız var.
Yarış
Sezon gerçek yarış sıralmasıyla gidiyor ve tüm pistler detaylı olarak çizilmiş.
Evet artık herşey hazır, profil belirlenmiş, testlere katılıp başarılı olmuş ve
yeni takımımızda mücadeleye başlıyoruz. Unutmadan size edilen tekliflerde, aynı
zamanda hedeflerde koyulmuş oluyor. Örneğin takım arkadaşından daha çok puan
topla ve sezonu ilk 10 da bitir gibi.