Oyun dünyasının son yıllarda, içerik ve oynanıştan çok görsellik üzerine kurulmaya başlaması, özellikle yaşı büyük ve hikaye odaklı yapımlar ile büyüyen oyuncu nesli için üzücü bir tecrübe olmaya başladı. Son yıllarda sayıları hızla artan, muhteşem görünümlü için boş oyunlar, sadık oyuncu kitlelerini üzüyor, oyunlardan soğutuyordu. Özellikle İnternet'in son 10 yılda inanılmaz bir hızla yaygınlaşması, dev yapımcı firmaları da çevirimiçi platformlara itiyor, ve hikayeden çok rekabete dayalı yapımları karşımızda görmeye başlıyoruz.
Geçtiğimiz yıl E3 fuarında Ubisoft tarafından sürpriz bir şekilde duyurulan For Honor ise, yukarıda bahsettiğimiz eleştirileri hak ediyor mu, bunu 14 Şubat 2017'de görebileceğiz. Ancak son yıllarda Downgrade skandalları ile sık sık gündeme gelen Ubisoft, For Honor'ın üzerinde ciddi emek harcıyor, bunu da söylemeden edemeyiz.
İnsanlık tarihini kurgusal bir yapıda ele alan For Honor, bizleri orta çağa yakın bir döneme taşıyor. Birbirlerine tam manası ile düşman 3 kültürün bitmek bilmeyen savaşını konu alan For Honor, Chivalry: Medieval Warfare ve Mount & Blade'in oynanışını seven oyuncuların ilk günden dikkatini çekmeyi başardı. Özellikle yetenek bazlı oynanışı ile rakebeti seven oyuncuların ilgisini çeken For Honor, başarılı mekanikleri ve çekici teması ile bizlere keyifli bir oyun deneyimi vadediyor.
Bizlerin de E3 2016 fuarı içerisinde kapalı kapılar ardından deneyimleme şansına eriştiğimiz For Honor'ın, çoklu oyuncu kısmına elimizi süremesek de, hikaye kısmını deneyebildik. Özellikle ilk tanıtım esnasında kafamızda oluşan yavaş oynanışa dair şüpheler ise ilk 5 dakikada adeta yok olup gitti. Oldukça akıcı ve keyifli bir oynanış sunan For Honor, 5 dakikada oynanışını oyuncuya adapte etmeyi başarıyor. Özellikle günümüzde oyunların kolay anlaşılabilir ve oynanabilir yapısının önem teşkil etmesi, For Honor'ın başarı şansını da artıran bir unsur.
Başımızda geliştirici ekipten bir arkadaşın da bulunduğu deneme esnasında, oyunun tekli oyuncu görevlerinden iki tanesini oynattılar. Üç yönlü savaş sistemi bulunan For Honor, silahımızı istediğimiz yönden savurmamıza izin veren yapısı ile ilk andan dikkatimizi çekti. Özellikle teke tek yaptığımız dövüşlerde, düşmanın duruşuna göre pozisyon almamız ve gelecek saldırıları doğru yönden engellememiz gerekiyor. Aksi takdirde ciddi hasarlar alıyor ve düelloyu kaybedebiliyoruz. Ayrıca rakibimizin yaptığı bazı saldırıları engelleyemediğimizi de belirtelim. Bu tip özel saldırı çeşitleri de mevcut. Rakibimiz saldırı yaparken eğer zamanında tepki verebilirsek, saldırıyı geçiştirip karşı saldırılar da yapabiliyoruz.
Ancak yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için belirtelim. Oyundaki tüm bu dövüş aksiyonu bire bir durumlarda olmuyor. Yeri geldiğinde 2-3 kişi ile aynı anda savaşmamız veya kendimizi savunmamız gerekebiliyor. Bu gibi durumlarda alan vuruşları da yapabilmemiz mümkün oluyor. Düşman, rütbeli ise, yani ağır bir zırha sahipse mecburi olarak teke tek mücadeleye girmek zorunda kalıyoruz. Yapımın çoklu oyuncu kısmında bu durum nasıl olacak, zaman içerisinde göreceğiz.
Ancak şunu belirtmeden geçmemek gerekiyor ki For Honor'da bulunacak olan 3 farklı kültürün de kendine has dövüş stilleri mevcut ve her birinin farklı bir keyif vereceği de bariz bir şekilde belli. Zaten Ubisoft çok büyük bir ihtimalle getireceği ek paketler ve DLC'ler ile yeni kültürleri de oyuna dahil edecektir.
For Honor'ın görsel kısmında ise Ubisoft gerekeni vermeyi başarmış. Gördüğümüz en iyi yapım demesek de, karanlık atmosferi, başarılı ışıklandırması, kaliteli kaplama kullanımı ile görsel olarak fazlasıyla memnun etmeyi başardı. Kaldı ki oyunun çıkışına daha uzun bir süre var.
Uzun lafın kısası For Honor, rekabetçi oyun anlayışını sevenler için gerçekten kaliteli bir deneyim sunacak gibi. Özellikle Chivalry ve Mount & Blade oyuncularının kesinlikle bakmadan geçmemesi gereken bir yapım olan For Honor, eğer Ubisoft tarafından gerekli özen gösterilirse uzun yıllar boyunca gelişmeye açık olacak. Bizleri tam olarak neyin beklediğini görmek için 14 Şubat 2017'yi beklememiz gerekiyor. Sevgililer gününde çıkış yapacak olan For Honor, Make War, Not Love dedirtecek gibi gözüküyor. PlayStation 4 ve Xbox One ile birlikte PC platformu için de raflarda olacağını hatırlatalım, ve uzun bekleyişimize başlayalım..
Ubisoft un tek sevdiğim yani oyun çeşitliliği ve yenilik. mesela diğer firmalar gibi hep 1 veya 2 tekelleşmiş oyunlar üzerinden gitmiyor. ya yapacaklarsa biraz bekleyip gta v gibi devrim yapsınlar (tekelleşenler) ya da farklı türden ürünler sunsunlar. rekabet ve yaratıcıklık ön planda durur hayliyle