Özel İnceleme
Doğrusu For Honor'a karşı çok da büyük bir heyecan duymuyordum. Ta ki son birkaç aya kadar. Çünkü sizin de bildiğiniz üzere Ubisoft'un son birkaç senedir kötü bir şöhreti var. Genellikle çıkardığı oyunlar ya bir yerden sonra tükeniyor, ya da çıktığı zaman fazla özensiz olduğu için insanı kendinden soğutuyordu. Ancak hem Rainbow Six: Siege'in sonradan düzelen oyun yapısı, hem Division için (pek işe yaramasa da) getirmeye çalıştıkları yenilikler, hem de Watch Dogs 2'nin hiç beklemediğim şekilde kaliteli bir oyun çıkması Ubisoft'a olan güvenimi tekrar yeşertti. Üstelik artık hikaye içeriklerinin de ücretli DLC mantığıyla satılmayacağını söylediklerinde For Honor için heyecanım iyice artmaya başladı. Ubisoft gerçekten düzeliyor olabilir miydi? Cevabı veriyorum; kısmen. Zaman gösterecek.
Öncelikle For Honor'ın ne olduğuna değinmek istiyorum. Eğer oyunun beta sürümlerini denemediyseniz ve bu incelemeyi okuduktan sonra alıp-almamak konusunda karar vermek istiyorsanız öncelikle oyunun nasıl bir yapıya sahip olduğuna değinmeliyiz. Her şeyden önce, eğer senaryo modu veya doyurucu tek kişilik bir deneyim bekliyorsunuz For Honor'ı tercih etmemelisiniz. Oyunun elbette bir senaryo modu bulunuyor ancak, beklediğiniz gibi değil. Ona sonra değineceğim. Şu anda piyasada rekabetçi tarzda bir sürü oyun bulunmakta. Bunların kimisi FPS türünde, kimisi izometrik açıda oynanıyor, kimisi de MOBA tarzında oyunlar. Ancak şöyle hem kılıç-kalkanlı, hem antik zamanlarda geçen, hem de üçüncü şahıs-omuz kamerasından oynadığımız doyurucu bir oyunumuz yok. For Honor işte bu açığı kapamaya gelen, profesyonel bir yapım. Gerçekten bunun sözünü verdi ve açıkçası sözünü de tuttu. Bu boşluğu kapadı. Peki ama bu boşluğun kapalı kalması ne kadar sürecek? İşte For Honor'ın sıkıntısı da burada başlıyor.
For Honor, iki ana oyun türünü içinde barındıran bir yapım. Senaryo modu ve çoklu oyuncu moduna sahip. Asıl odak noktası çoklu oyuncu modu olsa da bir senaryo moduna sahip. Ancak bu senaryo modunu size en iyi şekilde açıklamak istersem sanırım Battlefield'ın son üç ana oyununu örnek olarak verebilirim. Bu oyunların senaryo modlarını oynamaktaki tek amacınız genellikle oyunun asıl odağı olan çoklu oyuncu moduna hazırlanmak olduğunu söyleyebiliriz sanırım. For Honor'da da durum böyle. Tamam, bir senaryo modu var. Ama bu mod yalnızca oyundaki üç ırkı ve içinde bulunan belli başlı karakterleri denemeniz için yaratılmış derme çatma bir mod. Size tavsiyem ilk birkaç bölümü oynayıp oyuna tam ısındıktan sonra daha fazla zaman kaybetmeyip çoklu oyuncu moduna girmeniz. Çünkü gerçekten, senaryonun öyle görmeniz gereken önemli bir yanı yok. Sonra bir ara bitirirsiniz. Ha, hiç yararı yok mu derseniz, var. Senaryo modundaki görevleri bitirdiğinizde çeşitli ikonlar ve karakter puanı kazanabiliyorsunuz. Ancak bunlarla zaman kaybetmek yerine çoklu oyuncu modunda asıl ekipman ödüllerini kazanmanız daha akıl karı olacaktır.
Beklediğimiz yapım olabildi mi?
Ubisoft'un uzun bir süredir beklemekte olduğumuz yeni oyunu For Honor sonunda çıktı ve savaşma dürtüsü ile yanıp tutuşan biz oyuncuların beğenisine sunuldu. Ubisoft bu kez oyunun inceleme sürümünü erken bir tarihte yollamak yerine direkt olarak oyunun çıktığı gün yolladığı için incelememiz de biraz gecikti, öncelikle bunun altını çizerek 'inceleme neden gecikti?' yorumlarınıza da kısa bir cevap vermiş olayım.Doğrusu For Honor'a karşı çok da büyük bir heyecan duymuyordum. Ta ki son birkaç aya kadar. Çünkü sizin de bildiğiniz üzere Ubisoft'un son birkaç senedir kötü bir şöhreti var. Genellikle çıkardığı oyunlar ya bir yerden sonra tükeniyor, ya da çıktığı zaman fazla özensiz olduğu için insanı kendinden soğutuyordu. Ancak hem Rainbow Six: Siege'in sonradan düzelen oyun yapısı, hem Division için (pek işe yaramasa da) getirmeye çalıştıkları yenilikler, hem de Watch Dogs 2'nin hiç beklemediğim şekilde kaliteli bir oyun çıkması Ubisoft'a olan güvenimi tekrar yeşertti. Üstelik artık hikaye içeriklerinin de ücretli DLC mantığıyla satılmayacağını söylediklerinde For Honor için heyecanım iyice artmaya başladı. Ubisoft gerçekten düzeliyor olabilir miydi? Cevabı veriyorum; kısmen. Zaman gösterecek.
Öncelikle For Honor'ın ne olduğuna değinmek istiyorum. Eğer oyunun beta sürümlerini denemediyseniz ve bu incelemeyi okuduktan sonra alıp-almamak konusunda karar vermek istiyorsanız öncelikle oyunun nasıl bir yapıya sahip olduğuna değinmeliyiz. Her şeyden önce, eğer senaryo modu veya doyurucu tek kişilik bir deneyim bekliyorsunuz For Honor'ı tercih etmemelisiniz. Oyunun elbette bir senaryo modu bulunuyor ancak, beklediğiniz gibi değil. Ona sonra değineceğim. Şu anda piyasada rekabetçi tarzda bir sürü oyun bulunmakta. Bunların kimisi FPS türünde, kimisi izometrik açıda oynanıyor, kimisi de MOBA tarzında oyunlar. Ancak şöyle hem kılıç-kalkanlı, hem antik zamanlarda geçen, hem de üçüncü şahıs-omuz kamerasından oynadığımız doyurucu bir oyunumuz yok. For Honor işte bu açığı kapamaya gelen, profesyonel bir yapım. Gerçekten bunun sözünü verdi ve açıkçası sözünü de tuttu. Bu boşluğu kapadı. Peki ama bu boşluğun kapalı kalması ne kadar sürecek? İşte For Honor'ın sıkıntısı da burada başlıyor.
For Honor, iki ana oyun türünü içinde barındıran bir yapım. Senaryo modu ve çoklu oyuncu moduna sahip. Asıl odak noktası çoklu oyuncu modu olsa da bir senaryo moduna sahip. Ancak bu senaryo modunu size en iyi şekilde açıklamak istersem sanırım Battlefield'ın son üç ana oyununu örnek olarak verebilirim. Bu oyunların senaryo modlarını oynamaktaki tek amacınız genellikle oyunun asıl odağı olan çoklu oyuncu moduna hazırlanmak olduğunu söyleyebiliriz sanırım. For Honor'da da durum böyle. Tamam, bir senaryo modu var. Ama bu mod yalnızca oyundaki üç ırkı ve içinde bulunan belli başlı karakterleri denemeniz için yaratılmış derme çatma bir mod. Size tavsiyem ilk birkaç bölümü oynayıp oyuna tam ısındıktan sonra daha fazla zaman kaybetmeyip çoklu oyuncu moduna girmeniz. Çünkü gerçekten, senaryonun öyle görmeniz gereken önemli bir yanı yok. Sonra bir ara bitirirsiniz. Ha, hiç yararı yok mu derseniz, var. Senaryo modundaki görevleri bitirdiğinizde çeşitli ikonlar ve karakter puanı kazanabiliyorsunuz. Ancak bunlarla zaman kaybetmek yerine çoklu oyuncu modunda asıl ekipman ödüllerini kazanmanız daha akıl karı olacaktır.