İlk olarak 2004 yılında oyuncular ile buluşan ve oyun dünyasının en köklü serilerinden biri olarak yoluna devam eden Far Cry, en başta Crytek'in elinden çıkmıştı. Sunuduğu grafikler ve oynanış tarzı ile çok kısa sürede büyük bir popülarite kazanan yapım, 2005 yılında el değiştirmiş ve Ubisoft'a geçiş yapmıştı. 2008 yılında Far Cry 2 ile karşımıza çıkan seri, bu sefer CryEngine yerine Dunia Engine ile açık dünyaya kavuşmuştu. Tabii ki Dunia Engine'ın da aslında CryEngine'ın modifiye edilmiş bir sürümü olduğunu da belirtelim.
Far Cry 5 İnceleme
Far Cry 2'nin çıkışından sonra derin bir sessizliğe bürünen serimiz, 2012 yılında birçok oyuncuya göre serinin en iyi oyunu olan Far Cry 3 ile tekrar karşımıza çıkmış ve temelinde içerisinde çılgın kötü adamların bulunduğu ve bizleri bir nevi diktatörlük kuran bu kişilere karşı savaşan bir hikayenin içine atmaya başlamıştı. Oyunculardan da olumlu tepkiler alan bu tema, sonraki oyunlarda da işlendi ve 2018 yılına geldiğimizde yep yeni bir Far Cry ile, Far Cry 5 ile bizleri Amerika'ya davet etti.
Şimdi öncelikle oyunun baş düşmanı olan "Baba"nın yani Joseph Seed'in kurmuş olduğu Eden's Gate Türkçe hali ile Cennet Kapı'sı tarikatından bahsetmek istiyorum. Tüm dünyada ve Türkiye'de de görmüş olduğumuz cemaatlere benzer bir yapısı olan Eden's Gate tarikatı, dünyanın sonunun geldiğine inanıyor ve üyelerine cenneti vaad ediyor.
Kısa süren bir beyin yıkamanın ardından üyelerini adeta kendilerine köle haline getiren bu tarikat, Hope County'yi adeta bir tarikat üssüne çeviriyor ve bölgede yaşayan herkese ya bizimlesin, ya da ölüsün diyor. Adam kaçırma, cinayet, silah bulundurma gibi birçok farklı suç işleyen bu tarikat, bölgedeki bazı insanların canına öylesine tak ediyor ki, bir grup insan tarikata karşı ayaklanmaya çalışıyor. Ancak tarikatin gücü öylesine büyük ki, yapılan tüm ayaklanmalar bir şekilde bastırılıyor.
Bizler ise bu ayaklanmayı ya da oyunun bize söylediği şekilde direnişi yeniden ayaklandırıyor, insanlara bir şekilde umut oluyor ve Joseph Seed'i alaşağı etmek için tarikat karşıtları ile büyük bir silahlı direnişe geçiyoruz. Oyunun co-op mantığına uygun olması dolayısı ile kendi karakterimizin belli bir hikayesi yok. Zaten oyuna başladığınızda kendi karakterinizi oluşturuyorsunuz. Oyundaki diğer karakterler ise size sürekli Memur Bey diye hitap ediyor ki, oyuna başladığınızda bunun sebebini anlayacaksınız.
adam cikiyor destek cagirdi falan derken habire ölüyorsunuz
Harika tavsiye ederim :)